Organ Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Bülent Aydınlı, Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde düzenlenen ''Organ Bağışı'' konulu konferansta yaptığı konuşmada, organ bağışının önemine dikkati çekerek, bu konuda herkesin duyarlı olması gerektiğini söyledi.
183 KİŞİ HAYATA TUTUNDU
Beyin ölümünde kalbin sadece destekle çalıştığını belirten Aydınlı, bu durumun anestezi bölümünde çalışanlar tarafından iyi bilindiğini ifade etti. Beyin ölümü tanısı konulmuş kişinin hiçbir şekilde geri dönme şansı olmadığını anlatan Aydınlı, ''Soğuk bir bölgede yaşıyoruz. Soğuk, böbrek hastalıklarında taşla birlikte çok ciddi böbrek yetmezliğine sebep oluyor. 6-7 kişiden biri böbrek hastası. Allah göstermesin çocuğumuzun, yakınlarımızın ve bizim ileride bir organa ihtiyacı olup olmadığı belli değil'' dedi.Aydınlı, merkezlerinin 2004 yılının Mayıs ayında böbrek nakli yapmak için ruhsatlandırıldığını belirterek, şunları kaydetti:''Canlı donörden böbrek nakliyle başladık. En son pazartesi günü canlı karaciğer naklimizi yaptık. Bununla beraber toplam 183 nakil yapıldı. Temmuz 2005'te kadavradan böbrek nakli yaptık. Mart 2008'de karaciğer için ruhsatlandırıldıktan sonra yine karaciğer nakli yapmaya başladık. Kadavra donörden Temmuz 2009'da ilk canlı böbrekten naklimizi yaptık. Ancak bu yıl Allah'a şükür çok iyi bir ivmemiz var. Karaciğer nakillerinin çoğu canlıdan olan nakiller. Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile bizim hastanemizin bir olduğunu düşünüyoruz. Çevre illerden kadavradan böbrek nakli ve karaciğer nakli için kayıt olan hastalarımız var.''Alınan organın en kısa sürede hastaya nakledilmesi gerektiğini belirten Aydınlı, ''Bizim getirdiğimiz karaciğeri 12 saate takmamız lazım. Böbrek daha fazla olabiliyor. 72 saate kadar çıkabiliyor ama mümkün olduğu kadar 20 saatin altında takıldığı zaman böbreğin fonksiyon görmesi ihtimali çok daha fazla oluyor'' diye konuştu.