Bölgede yaşayan insanların haklı şikayetleri olduğu bir gerçektir bu şikayetlerin çözümü için yaklaşık her kesim tarafından 20 yıldan beri çaba sarf edilmektedir.
Ben kanımca hükümetin tasarladığı bazı adımların maalesef ayrıştırıcı nitelikte olduğu izlenimini algılıyorum
. Burada dikkat edilmesi gereken noktalardan biri bazı çevrelerin ´ayrı millet arayışı´ çabalardır. Buna hiçbir şekilde müsamaha etmemek lazım.
Biz Cumhuriyetin kuruluşundan beri hangi kökenden gelirse gelsin bütün vatandaşlarımızın Türk milletinin bir parçası olduğunu savunan bir devlet anlayışının mensuplarıyız .
Aynı şekilde etnik dilde milli eğitim ayrışmayı, bölünmeyi başlatıcı bir unsurdur. Anayasamızda açıkça ifade edildiği gibi Türkiye´de eğitim dili Türkçe´dir.
Hükümetin bu tip arayışlar içerisine girmesini son derece sakıncalı buluyorum..
Biz bunun yapılmasına hiç bir zaman karşı değiliz. Ancak bunun okullarda, Milli Eğitimde Kürtçe eğitimi gerçekleştirmek için bir öğretmen yetiştirme mekanizması gibi değerlendirilmesine karşıyız.´´
bu işin, başından beri bir uluslararası tezgah olduğunu milletçe biliyoruz Demokratik açılım tedbirleri içinde de yer verilmesi çok muhtemel olan bu konu hakkında yeterli bilgi birikimine sahip olmayan vatandaşlarımızı, yanlış algılamalara, tutum ve davranışlara itmek için, özellikle “insan hakları” maskesi altında, konu hakkında bilgili bilgisiz birçok kesim çeşitli yalan ve yanlış haberleri ortaya atıyor ve hatta bunları televizyon televizyon dolaşıp tartışabiliyor. Bu tartışmalarda bazı DTP milletvekillerinden, saçma sapan birçok talebin yanında, Türkçeye ilave olarak Kürtçenin de resmi dil olarak kabul edilmesi, öğretim ve eğitim alanında bu dilin de kullanılması ve hatta bu haklarının anayasada güvence altına alınması gibi, tamamen PKK terör örgütünce dikte ettirilen ve ülkemizi bölmek, parçalamak ve çoğu bu vatana gönülden bağlı Kürt kökenli vatandaşlarımızı ötekileştirmeyi amaçlayan talepler bile gelebiliyor
bu etnik grupların kanaat önderleri de ilkokul öncesindeki dönemde, çocuklarımızın ileriki dönemlerde devletin resmi dille verdiği eğitim olanaklarından tam olarak faydalanabilmeleri için, okul öncesi çağdaki Türkçe bilmeyen çocuklarımızı devletçe sağlanacak Türkçe kurslarına gönderebilirler, köylerindeki, mezralarındaki veya aşiretlerindeki Türkçe bilmeyen herkesi, kadınlarını ve kızlarını Türkçe öğrenmeye teşvik etmeleri şeklinde olumlu bir adımı hiç beklemeden derhal atabilirler.
Bunun diğer alanlardaki açılımlara da çok büyük katkısı olacağı hiçbir zaman unutulmamalıdır.
, ayrımcılığı savunanların tuzağına düşmeyeceğiz. Kürt diline yönelik araştırmaların yapılması, etimolojisinin incelenmesi en iyi şekilde Türkiye´de yapılır.
Saygılarımla