Evlilik, İslam’da sevgi, merhamet ve huzur üzerine kurulu kutsal bir bağdır. Kur’an-ı Kerim’de evlilik, “Sizin için kendileriyle huzur bulasınız diye kendi cinsinizden eşler yaratması ve aranıza sevgi ve merhamet koyması, O’nun ayetlerindendir.” (Rum, 30:21) ayetiyle tarif edilir. Ancak günümüzde boşanmalar artmakta, aile faciaları yaşanmakta ve evlilik kurumu ciddi tehditlerle karşı karşıya kalmaktadır.
Evliliklerin çöküşünde en büyük etkenlerden biri, manevi değerlerin yitirilmesidir. Eşler arasında sevgi, sadakat ve fedakârlık gibi İslam’ın teşvik ettiği değerler yerine bencillik, menfaatçilik ve dünyevi hırslar ön plana çıktığında evlilik sağlam kalamaz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “Sizin en hayırlınız, ailesine karşı en hayırlı olanınızdır.” (Tirmizî, Menâkıb, 63) buyurarak aile içindeki iyi ahlâkın önemini vurgulamıştır.
Evlilik bir imtihandır. Kimi zaman ekonomik sıkıntılar, hastalıklar veya anlaşmazlıklar yaşanabilir. Sabır, müminin en güçlü silahlarından biridir. Ancak günümüzde tahammülsüzlük ve anlık öfkeyle hareket etmek, evliliğin temelini sarsmaktadır. Oysa Kur’an’da, “Gerçekten Allah, sabredenlerle beraberdir.” (Bakara, 2:153) buyrularak sabrın önemine dikkat çekilmiştir.
Evlilik sadece iki kişi arasında değil, aileler arasında da bir bağdır. Ancak bazı durumlarda aile büyüklerinin aşırı müdahalesi, genç çiftlerin huzurunu bozabilir. Özellikle kayınvalide-kayınpeder ilişkileri, yanlış yönlendirmeler veya baskılar evlilikleri zora sokabilir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “Başkalarının işine gereğinden fazla karışan, kendi işini ihmal eder.” diyerek ölçülü olmayı tavsiye etmiştir.
Eşler arasındaki iletişimin zayıflaması, sevginin ve güvenin zamanla kaybolmasına neden olur. Konuşarak halledilebilecek küçük sorunlar büyüyerek büyük krizlere dönüşebilir. Kur’an, eşler arasındaki iyi muameleye vurgu yaparak, “Onlarla maruf (güzellikle) geçinin...” (Nisâ, 4:19) buyurmaktadır. Peygamber Efendimiz de eşleriyle sürekli istişare eder, onları dinler ve birlikte çözüm üretirdi.
Şeytan, mutlu aileleri dağıtmak için çaba harcar. Zina, haram ilişkiler, sosyal medya bağımlılığı, ahlaki yozlaşma gibi fitne unsurları, evlilikleri temelinden sarsmaktadır. İslam, eşlerin birbirine harama karşı kalkan olması gerektiğini söyler ve gözleri ve gönülleri harama kapatmayı emreder. Peygamber Efendimiz, “Kişi evlendiğinde dininin yarısını tamamlamıştır.” (Beyhakî, Şuabü’l-İman, 7/337) buyurarak nikâhın korunmasını öğütlemiştir.
Evliliklerin bozulmasında maddi sıkıntılar önemli bir rol oynar. Ancak İslam, lüks ve israfın evliliğe zarar vereceğini açıkça belirtmiştir. Günümüzde gösterişe dayalı düğünler, ekonomik beklentiler, sürekli daha fazlasını isteme gibi tutumlar aile içi huzursuzlukları artırmaktadır. Oysa Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “Evliliğin en hayırlısı, en kolay olanıdır.” (İbn Mâce, Nikâh, 49) buyurarak sadeliği teşvik etmiştir.
Evliliğin ölmesini engellemek ve aile facialarının önüne geçmek için İslam’ın önerdiği şu prensiplere dikkat edilmelidir. Eşler birlikte ibadet etmeli, dua etmeli ve Allah rızasını merkeze koymalıdır. Evlilikte zorluklar karşısında sabırlı olunmalı, bencil değil, fedakâr bir tavır sergilenmelidir. Eşler birbirini dinlemeli, saygıyla konuşmalı ve sorunları açık yüreklilikle çözmeye çalışmalıdır. Sadakat, dürüstlük ve güven esas alınmalıdır. Büyüklerin tavsiyeleri alınmalı ancak evliliğin yönetimi eşlere bırakılmalıdır. Lüks ve israf yerine, sadelik ve kanaatkârlık ön planda tutulmalıdır.
Evliliğin ömrü, tarafların İslam’ın öğretilerine ne kadar bağlı kaldığıyla doğrudan ilişkilidir. Sevgi, saygı ve Allah rızası için bir araya gelen çiftler, bu bağı sağlam tutarsa evlilikler de sağlıklı ve huzurlu olur. Sevgi ve saygının olmadığı ve Allah’ın rızasına dayanmayan evlilikler ölmeye mahkumdur. Olumsuzluklar evliliğin düşmanıdır ve bu düşman mağlup edilemezse evlilik ölür. Evliliği öldüren bir çok olumsuzluk vardır.
Şüphe ve güvensizlik evliliği öldürür. Karşılıklı saygı eksikliği, affetmemek, kırgınlık, nefret, kin ve öfke evliliği öldürür. Gereksiz anlaşmazlıklar evliliği, sır saklamak evliliği öldürür. Sadakatsizlik, kötü iletişim, yalanlar evliliği bitirir. Feminist propaganda ve erkek şovenizmi, kontrol edilemeyen ahlak ve öfke, evlilikteki rol ve sorumluluğunu anlayamamak, eşin ruhsal, duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarını ihmal etmek, ALLAH'ın emirlerine itaatsizlik evliliği bitirir.
Bir kısmını ifade ettiğimiz bu ve benzeri olumsuzluklar; evliliğin yoluna dinamit döşemektir. Eşlerin birbirlerini iyi tanıması ve evliliğin hikmetini bilmeleri; evliliği ölümden kurtaran en önemli ve öncelikli unsurlardır. Evlilik; neslin devamı, nefsin ıslahı, toplumun felahı için yapılır. Evlilikleri ölmüş bir toplum da yok olmaya mahkumdur.
EVLİLİĞİN ÖLÜMÜ
İlk yorum yazan siz olun