Gazetecilik, canınız istemese de doğruları yazma sanatıdır
Gazeteyi kurarken birçok dostumun karşı çıktığını daha önce yazmıştım. Aslında karşı çıkan dostlarım alışılagelmiş gazetecilik kültürünü bildiklerinden benimde aynı şekilde gazetecilik yapacağımı düşünüp, hem ekonomik olarak, hem de teknik olarak bu işin altından kalkamayacağımı söyledi ler. Bana ve çocuklarıma bu işten vazgeçmemiz için tavsiyede bulundular. Bizim Kayıkçıbaşı da bunlardan biri, hatta oğlumu yanına çağırıp, onlara ait parayı harcayacağımı, onların gelecekleri için gerekli olan bu parayı harcamamam gerektiğini söyledi. Bu konuda da samimi idi. Geçenlerde Saski Genel Müdürü Coşkun Beyin kızının düğününde görüştüğümüzde nasıl gittiğini sorunca, gazetenin ilk kez kendi imkanı ile personel maaşlarını ödediğini söyleyince, inanamadı. Az çok bu işleri bildiğini, bunun imkansız olduğunu söyledi, kendince haklı idi. Ancak bilmediği veya bilemediği şu idi, ben bir işi yaparken adam gibi işin gereği ne ise yaparım. O nedenle kendilerine; değerli Kayıkçıbaşı ve de koğuş ağam, siz hep bu işin sahtekarları ile çalıştığınızdan haklısınız, ancak biz işimizi adam gibi yaptığımızdan Cenabı Hak karşılığını veriyor dedim.
14 Ocak 2008 tarihinde yayın hayatına başlayan gazetemizin, ilk kez personel maaşını kendi imkânıyla ödediğini siz değerli dostlarımla paylaşmak istiyorum. Zira bazı arkadaşlar batarım diye korkup birkaç ay yanıma gelmediler. Bazıları gazete tutmaz diye görmezlikten geldi. Bazıları ise gazetenin ayakta duramaması için elinden geleni yaptı. Ama Allaha binlerce kez hamd ediyorum ki; bizleri ve sevenlerimizi mahçup etmedi. Emeği geçen tüm arkadaşlarıma ve dostlarıma şükranlarımı sunuyorum.
Gelelim asıl konumuza; Aylardır yazıp çizdiğim ve gerçek karakterini siz değerli okurlarıma tanıtmaya çalıştığım bazı şahsiyetlerden birininde Kral hazretleri olduğu bir gerçek. Ancak benim adamı istememem veya parlamenterlerin ve teşkilatın istememesi, adamın aday olamayacağı anlamına gelmiyor. Nedenine gelince, karşısına güçlü bir isim çıkartılamadı. Çarşamba Belediye Başkanı değerli bir arkadaş, güzel de hizmetler yapmış, ancak yaşının genç oluşu; Çarşamba gibi 60.000 nüfüslu bir ilçeden gelip, 500.000 nüfuslu bir Büyükşehirde Belediye Başkanı olmasına yetmemiş veya Başbakan yeterli bulmamıştır. O nedenle istemesek de, önümüzdeki pazar günü adaylığı ilan edilmek üzere Ankaraya çağrılmış olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Ancak burada göz ardı edilmemesi gereken en önemli husus, genel merkezin ve genel başkanın, adaylığını henüz ilan etmediği Bursa, Sakarya, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlarının burnunu sürtüp, teşkilat, milletvekili bazında gerekli alt yapının yapılmasını ve onların gönlünün alınmasını temin ettikten sonra, adaylıklarını açıklayacağıdır. Doğrusu da budur. Öyle iki tane mobilyacı, birkaç tane iş adamı ve birkaç rotaryan kokana ile koskoca belediyeyi yönettirmezler adama bunu herkes bilmeli.
Bu arada yazıyı yazar iken, Gazi Belediyesi eski Başkanı Nihat Batur Bey aradı. Dün yerel bir gazetede kendisi ile ilgili bir haber çıktığını, haberde CHPden aday olması halinde kendisinden 300.000 tl istendiğini, aksi halde aday olamayacağını, böyle bir talep karşısında aday olmaktan çekileceğini gazetenin manşetten verdiğini söyledi. Gerçekten şoka uğradığını, ancak şoka uğrama nedeninin böyle bir talepten değil, yapılan haberden ötürü olduğunu söyledi. Zira ne kendisinden böyle bir para istenmiş, ne de henüz partiye adaylık için müracaat etmiş. Kaldı ki aday olması da doğaldır. Adaylık sürecinde kendi seçiminde harcanmak üzere partiye para yardımı yapması da doğaldır. Ancak ortada fol yok, yumurta yok, durup durur iken neden böyle bir haber yapılmış, anlamış değilim doğrusu.
İşi gücü, yalan yanlış haber yapmak olan gazetelerin akıbetleri de ortada. Ona buna yağcılık yapıp, sırf birilerinin kalemşorluğunu yapanların akıbeti de ortada. Vampir gibi bir yandan Kral hazretlerine yağcılık yapıp, diğer taraftan da birilerine hoş görünmek için aday olamayacak diye haber yapanlarında sonunun yaklaştığını unutmasınlar. Dürüst, ilkeli, güvenilir haber yapan kim olursa olsun kazanacağından kimsenin şüphesi olmasın. Hoşçakalın.