Yaklaşık bir hafta süre ile yaptığımız anketle ilgili gelen eleştirilerin başında bazı okurlarımız neden Ak Parti aday adaylarına tek anket yaptınız da muhalefetin tamamına tek anket girdiniz diye sormaktadırlar. Bu arkadaşlarımızın bilmesi gereken konu Ak Parti'nin 84 tane milletvekili aday adayı varken MHP ve CHP'nin toplam milletvekili aday adayı 64 civarında. Bu durumda bizleri tarafsız olmamakla itham eden arkadaşlarımız da bizim yerimizde olmuş olsalar aynı şeyi yapmaktan başka çareleri yoktur. Bu şehirde birileri kalkıp DENGE Gazetesi'nin yayın politikaları ile ilgili taraflı olduğunu söyleyebiliyorsa bu insanlara pes yani demekten başka söyleyecek bir şey bulamıyorum.
Eleştiri yapan arkadaşların eleştirdiği konuyla ilgili ne kadar samimi olduklarını görmek için sitedeki yeni ankete katılma oranlarına bakmak gerekir diye düşünüyorum. Ak Parti ile ilgili yapmış olduğumuz ankete bir haftalık süre içerisinde 15.000 kişi iştirak ederken, CHP ve MHP'li milletvekili adayları ile ilgili yaptığımız ankete iki günde ancak 1150 kişinin katılmış olması bu eleştiriyi yapan insanların ne kadar azınlıkta kaldıklarını veya ne kadar duyarsız olduklarını göstermektedir. Bir şeyi konuşmak için önce yaptığınız icraata bakmak gerekir diye düşünüyorum.
Ak Parti'de son durum nedir derseniz 84 kişilik liste 18 kişiye düşmüş durumda bu listede kimlerin olduğu veya kimlerin olmadığı yönünde birçok rivayet gelmekte ancak gelen bilgiler çok sağlıklı olmadığından sizlerle paylaşmak istemedim. Yazdığımız yazılar ve yaptığımız haberler sağlam delillere ve belgelere dayanmaması halinde bu mesleği yapmanın hiç bir anlamı yok. Bu hassasiyeti göstermeksizin mesleğimizi icra etmemiz halinde başkalarından farklı olmayacağımızı düşündüğümüz için bu ayrıntıyı yazma gereği duymaktayım.
CHP'de yapılan teşkilat temayülü herkesten sır gibi saklanmış olsa bile Haluk Hoca'nın birinci çıktığını bilmek için müneccim olmaya gerek yok. Değil CHP teşkilatları, bu şehirde yaşayan herkes Haluk Hoca'yı sever. Şayet CHP Haluk Hoca'yı listeye koymama gibi bir hata işlerse emin olunuz bir milletvekilinden fazlasını Meclis'e gönderme şansı yakalayamaz. Yeni il başkanı her ne kadar partiye taze kan getirmiş olsa bile, hatta tüm aday adaylarından listeye girmemeleri halinde çalışacaklarına dair yazılı imza almış olsa bile çalışmamaları halinde yapacağı çok fazla bir şey yok. Burada asıl sorun CHP tabanının DSP tabanından gelenleri kabul etmesi ve kanıksaması sorunudur. Daha önceleri Baykal'cı, Önder Sav'cı hizipleşmeleri vardı, şimdi ise CHP'lilerle teşkilata yeni giren DSP'liler hizipleşmesi sorunu var. Bu sorunla ilgili belirsizlik listelerin YSK'ya verilmesi ile aydınlığa kavuşacak. Şayet listede Tarık Cengiz olur ise o zaman eski DSP'liler partiye hakim demektir, yok listede eski CHP'liler ön planda olursa o zaman CHP eski çizgisinde devam ediyor demektir. CHP'de ortalık çok flu, hiç kimse net bir durum değerlendirmesi yapamıyor.
MHP'ye gelince geçenlerde İbrahim Yazıcı arkadaşımız bizim gazetede bir ilan yayınladı, ilan herkesin çok dikkatini çekti, ilanda şayet MHP bir milletvekili çıkarmak istiyorsa Osman Çakır'ı liste başı yapsın, şayet hiç milletvekili çıkarmak istemiyorsa İbrahim Özyer'i ikinci sıraya yazsın, şayet üç milletvekili çıkarmak istiyorsa listeye bu saydıklarımın dışında kimi isterse yazsın anlamında bir ilan verdi. Bu ilan kamuoyunda ciddi anlamda yankı buldu, her ne kadar bazı MHP'liler kızdı ise de kamuoyunun büyük bir bölümü takdir etti. Ben hem Osman Çakır'ı, hem de İbrahim Özyer'i severim insan olarak her ikisine de söyletecek en ufak bir sözüm yoktur, ancak kanaatimce MHP tabanı bir kan değişikliği istiyor, bu yapılmazsa sıkıntılı bir süreç MHP'yi bekliyor demektir. Siyasette küçük olsun benim olsun mantığı fevkalade yanlış bir mantıktır, şayet oyu halk verecek o zaman halkın ve teşkilat tabanının gönlünü almak gerekir, aksi halde kaçınılmaz sona razı olacaksınız.
Dün Hasan Anayol hocam MHP'deki aday adayları ile ilgili çok güzel bir değerlendirme yazısı yazmış, yazısına sadece Erkan Avcı konusundaki değerlendirmesine katılmıyorum, onun dışındaki tüm yazdıklarına aynen katılıyor ve gönülden destekliyorum, değerli hocam yıllarca bu davanın içerisinde bulunduğundan adaylarla ilgili o kadar güzel değerlendirmeler yapmış ki hocamın yazıları içerisinde en zevkle okuduğum yazı bu yazıdır dersem abartmış olmam. Önümüzdeki Pazartesi akşamı her şey ortaya çıkacaktır, biraz sabır, biraz da gayret. Kalın sağlıcakla