Dünya görüşümüz ne olursa olsun yaptığımız işi doğru, dürüst ve ilkeli yapmak zorundayız, iş adamı iş adamlığını, bürokrat bürokratlığını, gazeteci gazeteciliğini adam gibi yapmak zorundadır. Aksi halde her şey rayından çıkıp nereye gideceği belli olmayan bir ülke halini almış oluruz. Bunu söyleme nedenime gelince son günlerde bazı siyasetçilerin yaptıkları konuşmaları görünce canım sıkıldı, adam çıkmış diyor ki dövizdeki manipülasyon bertaraf edildi, olay kontrolümüz altında, endişe edilecek bir şey yok. Bu açıklamayı yapan isim iktidar partisinin en etkili ve yetkili isimlerinden birisi olan Mahir Ünal. Adamı dinleyince önce şaka yapıyor zannettim ama daha sonra ciddi olduğunu görünce şaşırıp kaldım.
Siyasi görüşümüz ne olursa olsun doğruları söylemek zorundayız, ben Ak Partiliyim diye bu yanlışları görmezlikten gelirsem Allah hesabını sorar. Evet, Dünyada bir ekonomik sarsıntı var. Bu doğru ancak biz ülke olarak sadece dolara karşı sıkıntı yaşamıyoruz ki bir ay önce Hacca giden vatandaşlarımız 100 TL verdiklerinde 83 Arabistan Riyali alıyorlardı, şimdi ise 100 TL verdiklerinde 50 Arabistan Riyali alabiliyorlar, bu ülkemizde yüzde kırk devalüasyon olduğunun açık ve net delilidir. Ben sadece gazetecilik yapmıyorum, öğrenci yurdu, tavukçuluk, inşaat ve pansiyonculuk hizmetleri veren işletmelerim var, tüm sektörlerde ciddi anlamda sıkıntı var, daha önce de yazmıştım. Biz kâğıdın tonunu dolar cinsinden 539 Dolara alırken doların iki katına çıkması bir yana kâğıda dolar cinsinden de yüzde kırk zam geldi ve 800 Dolar oldu, böylece kâğıt yüzde iki yüz gibi fahiş bir artış yaşadı. İnşaat sektöründe de durum aynı ben önceki yıl inşaata başlamıştım, geçen yıl bitirdim, ilk başladığımda Demir 1350 TL iken bitirdiğimde 1850 TL idi şu anda ise demir 4200 TL. Tavukçulukta aynı şekilde kömürün tonunu 180 Dolara alırken yaz olmasına rağmen kömürün tonu 230 Dolar, altlık dediğimiz pirinç kabuğu (Gavuz) 300 liradan 600 liraya çıkmış ama biz tavuğu canlı olarak 2.636 Kuruşa Köytür’e veriyoruz. Yurtçulukta durum aynı elektriğinden suyuna, kömüründen SSK primine varıncaya dek her şey yüzde kırkın üzerinde zamlanmış ama satış fiyatları geçtiğimiz yıllarda dahi değil, doluluk oranıysa çok daha kötü. Peki, halinden şikâyetçi misin derseniz ben ömrüm boyunca hiç bir zaman halimden şikâyetçi olmadan hep Rabbime Hamd ederek hayatımı sürdürdüm, Dünya işlerinde benden önde olanlara değil geride olanlara bakıp halime şükrettim, o nedenle de Rabbim hiç bunaltmadı. Ancak ülke gerçeklerini de görmezlikten gelemeyiz, sosyal medyada herkes gezide, turistik yerler tıklım, tıklım dolu, araçlardan yollar tıkanmış durumda olduğunu yazıyor. Bu denilenler çok doğru ancak olayı ekonomik bazda değerlendirecek olur isek o tatile gidenlerin yüzde kaçı Bankalara borçlu, yüzde kaçı kendi cebindeki parasıyla tatil yapıyor. Altındaki aracın kredi taksidi olmayan kaç tane vatandaş var önemli olan bu, yok borç, harç, araç almak, seyahate gitmek iş mi yani. Ekonominin temel direği üretim olduğunu her fırsatta söylerim, ülkedeki üretim yapan Çimento Fabrikalarından Şeker Fabrikalarına, Şişe cam tesislerinden Azotuna, Bakırına varıncaya dek ne varsa özelleştirilmiş. Özelleşen bu. Tesislerin şu anda çalışanlarına saygı duyuyorum ama büyük bir kısmı ya atıl durumda veyahut da arsasına Rezidanslar yapılmış. İstanbul Beykozdaki Sümerbank fabrikası özelleştirme idaresi tarafından satıldı, hatırladığım kadarıyla o günkü parayla 18 Milyon Dolar civarında bir paraya özelleştirildi ve alanlar da Samsunlu iş adamı kardeşler. O işletmede yıllarca ülkemizdeki Askeriyesinden bilmem neresine dek ayakkabı üretilmişti ve binlerce insana orada iş, aş verilmişti. Bildiğim kadarı ile orada 18 bin metrekare alan vardı içinde de evler, iş yerleri, binalar vardı, şimdi oralarda TV filmleri çekiliyor, satın alan iş adamları eşlerine bu işin kiralaması işini yaptırıyorlarmış. Sizin anlayacağınız canım tesisler bomboş Filimden filme kullanılmakta. Sorarım size bu işletmeler çalışıp, üretip ekonomiye katkıda bulunsa mı daha iyiydi yoksa şimdiki durumu mu daha iyi. Bunlar birkaç basit örnekti amacım sadece sizleri bilgilendirmek, yoksa o insanlar paralarıyla satın aldıkları mülkleri istedikleri gibi kullanırlar kimsenin diyebileceği bir şey yok. Ülke olarak kendi kullandığımız telefondan arabaya, yediğimiz her çeşit yemekten giydiğimiz ayakkabıya varıncaya dek her şeyi kendimiz üretmediğimiz sürece kimseyle mücadele etme şansımız yok, yalandan bağırıp durmanın ötesinde hiçbir şey yapamayız. Dolar bugün 6 lira, Avro 7 lirayken birilerinin çıkıp biz bunu bertaraf ettik demesine değil biz, havada uçan Kargalar dahi gülerler.
Siyasi tercihimiz Ak Partili olabilir ancak Ak Partinin yaptığı her şeye sorgulamadan alkış tutarsak bu işin başındaki siyasi lideri merhum Abdülhamid’in düştüğü durumdan başka bir duruma düşürmeyeceğimizi de unutmayalım. Siyasi duruşumuz, dünya görüşümüz, yaşam biçimimiz inancımız sağlam olacak ancak yapılan yanlışları da hiç çekinmeden Müslümana yakışır bir tavırla ve açık yüreklilikle söyleyeceğiz, bize yakışan da budur. Bilmem anlatabildim mi itirazı olan varsa beri gelsin kalın sağlıcakla.