GERÇEKLERİ VE SORUNUN NEREDE...

Adnan Bahadır

GERÇEKLERİ  VE SORUNUN NEREDE OLDUĞUNU SÖYLEMEK YÜREK İSTER

 

Birkaç gün önce Değerli bir meslektaşım köşe yazısında şehrimize yatırım yapmak isteyenlerin önlerinin tıkandığından bahisle,sorunun nerede olduğunun birilerinin söylemesinin gerektiğini ifade etmiş.Burada 2 şeyin üzerinde durmak gerektiğini düşünmekteyim.Birincisi Fatih Öztürk Beyin,  bu konuda yaptığı açıklamalarla ilgili yazılan yazılardır.Birçok köşe yazarı Sayın Öztürk"ü eleştiri yağmuruna tutarak “Neden sen Başbakana sormuyorsun?Başbakana gidip,konuyu açıklasana” türünde eleştirilerde bulunmuş.Bu eleştirileri yapan arkadaşlarımızın iyi niyetli olmadıklarını düşünüyorum.Zira Fatih Öztürk yeni milletvekili seçilmiş,daha önce bürokrasiden gelen en genç milletvekilimiz.Şayet böyle bir iş yapılacaksa, Partinin Grup Başkan Vekili var.Başbakana yakınlığı ile hava atıp,”Benim haberim olmadan beni listeye yazdı” diyen MKYK üyesi vekil var.Partinin İl Başkanı var.Onlar varken bu işi Fatih Beyin yapmasını isteyenler,onun Başbakanın nezdinde bitmesini isteyenlerdir.Şayet F atih Öztürk tek başına gidip Başbakana durumu arz etse,diğerlerinin “Yok efendim doğru değil olur mu öyle şey” deyip işin içerisinden çıkacaklarını herkes biliyor ,ama sıra yazmaya  gelince farklı yazıyor.Bu konuda üzerinde durmak istediğim ikinci husus;Sevgili meslektaşımın köşe yazısında yatırımların önünün tıkanmasında, sorunun ne olduğunu kendisi de pek ala biliyor.Ama gerçekleri söylemek çok zor iştir,biraz yürek ister.Kaldı ki söylese soluğu benim yanımda,(hapishanede) alabilir.O yüzden hiç kimse risk almak istemez.Havadan,sudan,kuştan,tarihten,Üstad-ı Azamlıktan,kendisini övmekten başka bir iş yapınca benim gibi sıkıntı çekeceklerini bildiklerinden,azıcık kıyından köşesinden değdirip,geçiştirmeyi en büyük gazetecilik sayıyorlar.Ama ben farklı düşünüyorum.Ve düşüncelerimin hiçbirisinden de vazgeçmeyeceğim.Şayet bir işi yapıyor ve olayların doğrularını biliyorsak,en ufak ayrıntısına kadar yazmakla mükellefiz.Aksi halde bende o kadar anlatılacak roman,fıkra,hikaye var ki anlatmakla bitmez.Beni tanıyanlarda bilir bunu.Hem o tür yazılarda çok okunur.Ama bu kendime,mesleğime ve okurlarıma saygısızlık olur.Çünkü ben bana yakışanı yapmakla mükellefim.İşte bu yüzden tüm gerçekleri ayrıntıları ile yazmaya devam edeceğim.Bedel, ne olursa olsun,umrumda değil!!..Kalın sağlıcakla...

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (5)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.