Türk Oftalmoloji Derneği Glokom Birimi Başkanı Prof. Dr. Kıvanç Güngör, rahatsızlığı, "göz sinirinin hasar görmesi sonucu meydana gelen, başlangıçta görme alanını daraltan, ilerleyen dönemlerde ise körlüğe yol açan ve sinsice ilerleyen bir hastalık" olarak tanımladı. Göz sinirinin beyin ile göz arasında görme işlevini sağlayan bir organ olduğunu aktaran Güngör, görme hücrelerinin bulunduğu retina tabakasından iletimi sağlayan sinir liflerinin, görme sinirini oluşturmak üzere gözün arka tarafına doğru ilerleyip orada birleştiğini ve görmenin bu noktadan sonra görüntünün beyindeki görme merkezine iletilmesiyle oluştuğunu anlattı. Prof. Dr. Güngör, glokom hastalığının, görme yolundaki sinir hücrelerini bozduğuna dikkati çekerek, "Hastalığın önemli nedenlerinden biri, hastaların çoğunda yükselen göz tansiyonunun, göz sinirindeki kan dolaşımı ile beslenmesini bozması ve bu basıncın sinir hücrelerinde harabiyet oluşturmasıdır. Göz sinirinde oluşan hasarın geri dönüşü yoktur. Bu nedenle erken tanı ve tedavi çok önemlidir." ifadesini kullandı. Glokomun kalıtsal olabileceğini belirten Güngör, genetik ve kalıtsal faktörlerin, hastalığın alt tiplerinde anahtar rol oynadığının düşünüldüğünü dile getirdi. Prof. Dr. Güngör, genel olarak herkes glokom geliştirebilme riski taşısa da ailesinde hastalık öyküsü olan ve bazı risk faktörlerini taşıyan bireylerin etkilenme olasılığının kat kat daha yüksek olduğunu vurguladı.