2017 yılı Hac organizasyonu ile Hac ibadetini ihya etmek üzere kutsal topraklara giden “Hacı Adayları”, söz konusu ibadeti yapıp “Hacı” olarak evlerine dönmeye başladılar. Hac ibadetini gerçekleştirenler için artık yeni bir dönem başlamıştır. Hacı olabilmek için belli bir idari prosedürü aştıktan sonra bu ibadetin gerçekleştiği kutsal topraklara gidilmiş, ibadetin gerekleri yerine getirilmiş ve dini hukuk açısından hac ibadeti ile ilgili süreç tamamlanmıştır. Hac ibadetini yerine getiren Müslümanlara toplum içerisinde “Hacı” denir. Hatta, özellikle de erkeklere “Hacı Efendi”, hanımlara da “Hacı Hanım” denmesi tavsiye edilir. Hac, özellikli bir ibadettir. Diğer ibadetler ya mal ile ya da beden ile yapılır. Hac ibadeti ise hem beden hem de mal ile yapılan bedeni ve mali bir ibadettir. İman, imkan, fırsat, sağlık, idari prosedür gibi bir çok unsur “Hac” ibadetinin yerine getirilmesiyle ilgili fonksiyonel işleve sahiptir.
Tüm hususiyetleri yerinde olan kimseler “Hac” ibadetini ihya etmek üzere kutsal topraklara giderler. “Hac Menasiki”ni yerine getirmekle de “Hacı” olurlar. Bu süreç zor olmakla birlikte bir şekilde gerçekleşmektedir. Allah c.c. takdir ettiği ve tespit edip davetini yaptığı kimseler, o yıl gidemeyenlerin de temsilcisi olarak, Yüce Mevlanın, Arefe günü, Arafatta öğle namazıyla birlikte yaptığı ilahi randevuya katılırlar. Yani Arafatta Vakfeye dururlar. Sonrasında da “Ziyaret Tavafı” olarak isimlendirilen, Haccın farzlarından olan zorunlu tavafı da yaparak “Hacı” olurlar. Bu süreci tamamlayarak, neredeyse her yıl 5-6 milyon Müslüman Hac bidatini ihya ederek “Hacı”lık unvanına sahip olmaktadır.
İbadetlerin, özelliklerine göre önemi, önemine göre hikmetleri vardır. Müslümanlar ibadetlerin getirisini hesaba katarak bu ibadetleri gerçekleştirmezler. Asl olan Allah c.c. bu ibadeti emretmiş olmasıdır ki, ibadetler de bu maksatla yapılırsa anlam kazanır. Ancak, bilinmektedir ki her ibadet mutlaka bir maksada mebnidir. Beşer olarak yapılan ibadetin maksadı bilinemez ama hikmetleri üzerinde ayet ve hadislerin ışığında değerlendirmeler yapılır. Böylece de yapılan ibadetten azami ölçüde istifade de edilmiş olur. “Hac” ibadeti, özellikleri diğer ibadetlerden farklı olan ve bu nedenle de daha farklı hikmetlere sahip bir ibadettir. Tüm zorluklara rağmen “Hacı Olmak” kolay, “Hacı Kalmak” ve “Hacı Ölmek” zordur. “Hac İbadeti” Müslümanı fıtratına döndürür. Doğduğu günkü gibi beyaz sayfaya kavuşturur. Müslümanı yeniden imanla ve islamla buluşturur. Müslümanı yeniden Müslüman, Mümini yeniden Mümin yapar. Kendisini tanımasını sağlar. Hayatının geçmişini hatırlatır, geleceğini inşa eder. “Hac” sadece günahlardan temizlenme süreci değildir. Haccın özü, ilahi randevu esnasında gelecekle ilgili duruşun belirlenmesi, kararın verilmesi, fıtrata dönülmesidir.
Hac ibadetiyle Müslüman olması gerektiği kıvama dönüşür. Daha önceki aşınmalar, kırılmalar ve kıvrımlar ortadan kalkar. Olgun, durgun ve dolgun olur. Kusurlarda önce kendini, faziletlerde de önce karşısındakini fark eder. Nimeti komşu ve dostuna, külfeti de kendisine uygun görür. Ağzını küfürden ve olumsuzluklardan kurtarıp Kur’an ve dua ile buluşturur. Yatmayı değil çalışmayı ilke edinir. Çalıştığını saklamayı ve biriktirmeyi değil, paylaşmayı ve dağıtmayı hayat biçimine dönüştürür. Hacı olan Müslüman böyle yapabilirse “Hacı” olarak kalır ve hayatını böyle yürütebilirse “Hacı” olarak ölür.