Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, yaptığı açıklamada, Türkiye'de her 10 erişkinden 4'ünün fazla kilolu, 3'nün ise obez olduğunu söyledi. Modern toplumlarda ulaşılabilir, ucuz, lezzetli ve yoğun enerji içeren besinlerin tüketiminin arttığına, dünyada her 50 kişiye bir fast food zinciri şubesi düştüğüne işaret eden Yıldız, bireylerin zamanlarını oturarak, okuyarak, televizyon izleyerek veya bilgisayar başında geçirdiğini ifade etti. ABD'de 2010'da yaşları 20-55 arasında değişen bin 754 erişkin üzerinde, hareket takip cihazları kullanılarak bir çalışma yapıldığını anlatan Yıldız, erişkinlerin uyku dışındaki zamanlarının yüzde 58'ini hareketsiz, yüzde 39'unu hafif hareketlerle geçirdiğinin, sadece yüzde 3'ünün sağlık üzerinde etkili fiziksel aktiviteye zaman ayırdığının belirlendiğini kaydetti. Türkiye'de ise kişilerin kendi ifadelerine dayanarak elde edilen verilere göre, her 10 erişkinden 7'sinin yeterince hareket etmediğini belirten Yıldız, ABD'deki çalışmanın bir benzerinin de Türkiye'de yapılması gerektiğini söyledi.
Değişen sosyal yaşam ve çalışma şartları nedeniyle azalan fiziksel aktivitenin, obezite gelişimini arttırdığını vurgulayan Yıldız, yetersiz fiziksel aktivitenin önlenebilir erken ölümlerin de en önemli nedenlerinden olduğunu söyledi. Yıldız, dünyadaki tüm ölümlerin yüzde 10'unun hareketsiz yaşamdan kaynaklandığını, bu oranın kalp hastalarında yüzde 30'a çıktığını belirtti.
Kişilerde genetiğin etkinliği farklı
Yıldız, hareketsiz yaşam konusunda, genetik dünyasının saygın dergilerinden Behavioral Genetics'te yayınlanan çalışmanın bu konuda ilginç sonuçlar ortaya koyduğunu söyledi.Okan Bülent Yıldız, genetik ve fiziksel aktivite ilişkisini inceleyen 45 çalışmanın toplu olarak değerlendirdiği araştırmaya göre, aile çalışmalarında yüzde 60'a, ikizler üzerindeki çalışmalarda ise yüzde 85'e varan oranlarda hareketsizlikte genetik faktörlerin rol oynadığının belirlendiğini bildirdi. Yıldız, ''Çalışmalar arasında oranlar oldukça değişkenlik gösteriyor. Bazı insanlar genetik olarak hareketsizliğe çok meyilliyken bazılarında genetik faktörlerin hareketsizliğe katkısı düşük olabiliyor. Yeni yeni araştırılmaya başlanılan bu konuyu göz önünde bulundurmakta fayda var' diye konuştu.