HASTAYIM DEDİM İNANMADINIZ, ÖLDÜM ŞİMDİ NE OLACAK?
Rahmetli babaannem Osmanlı"nın son dönemlerini yaşamış. 93 Harbi, Cihan Harbi, ve Kurtuluş Savaşını birebir tecrübe etmiş.26 yaşında üç çocuğuyla birlikte eşini kaybedip, dul kalmış. Cumhuriyet"in kurulması ile birlikte yaşanan yokluklara, birde arazi yetersizliği eklenince yoksulluğu en zirvede yaşamış. Ancak onurundan, aile reisliğinden, yaşam mücadelesinden hiçbir şey kaybetmemiş. Erkeğini kaybetmenin eksikliğini tamamlayabilmek için çocuklarına hem analık, hem de babalık yapmış bir Osmanlı kadınıydı.
Rahmetli ile en çok zaman geçiren aile fertlerinden birisi olduğumdan, onu hem çok sever, hem de çok sayardım, oda beni çok severdi. Zaman zaman beni dizinin dibine oturtur, nasihat ederdi. Nasihat ederken sürekli tekrar ettiği bir sözü hiç unutamıyorum; Evlatlarım benim dediklerimi anlayacaksınız, ancak ben öldükten sonra! Onun da benim için kıymeti yok derdi.
Yazılarımı uzun zamandır takip eden okuyucularımın hafızalarını yoklatıp, azıcık geriye doğru gidip, Ak Parti İlçe Başkanlarının atanma sürecinde yazdıklarımı hatırlayacak olursalar, o gün yazdıklarımın, bugün teker teker nasıl çıktığını görmüş olacaklardır. İsterseniz şöyle bir hatırlamaya çalışalım; Atakum ilçesinden başlayarak atanan ilçe başkanları ile ilgili yazdıklarımı tekrar edecek olur isek, olay daha net anlaşılacaktır.İlçe Başkanlığına ataması yapılan Av. Hüseyin Dereli daha önce il yönetim kurulu üyeliği yapmış, 22 Temmuz seçimlerinde Milletvekili aday adayı olmuş, ancak aday olamamıştı. Bu arkadaşımızın atanmasını isteyen Milletvekilleri, Atakum Belediye başkanı ve Kral hazretleri ile mutabık kalmışlar, arkadaşımızın da ataması yapılmıştı. Ben o zaman gerek yazılarımda, gerekse konuştuğum Atakum belediye Başkanı, İl başkanı gibi arkadaşlara, bu arkadaşımızın Çınarlık Belediye Başkanı Nihat Soğuk"un yeğeni olduğunu, o ne derse yapmak mecburiyetinde olduğunu, Nihat Soğuk"un da Kral Hazretlerinin has adamı olduğundan onun dediğinin dışında hareket edemeyeceğini, dolayısı ile Atakum"da kim ne derse desin Kral hazretlerinin düdüğünün öteceğini söylememe rağmen, beni dinlemeyip atamasını yaptılar. Buraya kadar gayet güzel, ancak Hüseyin Dereli becerikli ve kabiliyetli biri olduğundan, içgüdülerini rahatlıkla saklayabiliyordu. Ancak icraat noktasına gelindiğinde, gereğini yapmakta tereddüt etmiyordu. Zira ilçesi ile uzaktan yakından ilgisi olmayan Yavuz Yılmaz ve Murat Ekşi"yi liste başı yapmaktan geriye kalmayıp, ilçe başkanı olmasında her türlü desteği veren koskoca il genel meclisi başkanı Necati Demir"i 3. sıraya koyarak heyetin önüne gelmiş, Demir"in ismi listeden silinince de en ufak bir tepkisi olmamıştır. Demek ki benim fazla değil, birkaç ay önce dediklerim teker teker gerçekleşmeye başlamıştır.
Gelelim İlkadım ilçe başkanına; Orada da durum atakumun aynısı. İhsan Kurnaz"a destek veren başta Erdoğan Tok, İlkadım belde yönetimi, milletvekilleri ve İl genel meclisi üyelerinin hiçbir tanesinin arkasında durmayıp, listesine hatırları kalmasın diye yazdığı isimlerin silinmesine de en ufak tepkisi olmamıştır. Sadece Ümit Altundal"ın arkasında durarak onu listeye yazdırmış, onun da Ak parti teşkilatları ile geçmişte, uzaktan yakından ilgisi olmamıştır. Süleyman Kaldırım ile birlikte anlaşarak, Büyükşehir Belediye Meclis üyeliklerinin tamamına yakınını Kral hazretlerine vermişlerdir. Sizin anlayacağınız daha önce yazdığım gibi o da ırkdaşı olan Kral hazretlerine teslim olmuştur.
Gelelim Canik ilçesine, orada ilçe başkanı Av. Yılmaz Hocaoğlu adam gibi dimdik ayakta durmuş, emrivaki ile yazılmak istenen isimlerin altına imzasını atmayıp, toplantıyı terk etmiştir. Sonucu ne olursa olsun kader birliği yaptığı arkadaşlarına ihanet etmemiş, onların gönlünü fethetmiştir.
Ankara"ya giden meclis üyeleri taslak listesinde bazı değişiklikler yapılmak istenmiş. Örneğin eski merkez ilçe Başkanı İbrahim Sandıkçı, Milletvekillerinin talebi doğrultusunda Atakum ilçesinden listebaşı yapılmış, ancak birileri araya girip, İbrahim Sandıkçı"yı listeden çıkarmıştır.
Bu satırları yazarken henüz olay netleşmiş değildi. Bazı milletvekilleri Ak parti genel merkezine giderek, duruma müdahale etmişlerdi. Sonuç henüz belli değil, ancak Ak partideki son siyaset borsası bu. Gözüken şu ki; il Genel Meclisinin patronu belli bir zatı muhterem, Kral hazretleri ise büyükşehir Belediye Meclisinin patronu, diğerler ise figüran veya orta oyuncuları. Ben bu olacakları daha önce ısrarla yazıp, önlem alınmasını istemiştim. Ancak yapmayanlar şu an bedelini ödüyorlar. Şimdi bu yanlışları yapanların da yakında bedelini ödeyeceğinden kimsenin şüphesi olmasın, hani adam demiş ya hastayım dedim inanmadınız, şimdi öldüm ne olacak! Hoşça kalınız