Her gecenin bir sabahı, her karanlığın bir aydınlığı mutlaka vardır. Belirlenmiş bir hedef var ise o hedefe ulaşmak için mücadele kaçınılmazdır. O mücadele anında ne kadar zorluklar yaşansa da, yolun ortasında, sona ulaşabilme adına yapılması gerekli hamleler mutlaka yapılmalıdır. Eğer o hamleleri yapılmazsa, ulaşılmak istenen aydınlık, hüsranın başlangıcı olacaktır.
Bu ülkeye 2023 hedefi gösterilmiş ve o hedef için verilen mücadele de aksaklıklar yaşanmış ise, her şeye yeniden başlanmalıdır. Yeni başlangıçta amaç aynı hedef ise, o hedefe giden yolda, araçlarda, o yolda yürüyenlerde aksaklık başlamış, heyecan yitirilmiş ise aksaklıklar yerinde ve anında giderilmelidir ki, hedefe ulaşılsın.
2023 tek ideal olacak o, ideal uğruna şahsi çıkarlardan uzak durulacak, eğer belirlenmiş hedefin önüne menfaatler geçiyorsa, inanç o hedef üzerinden kazanıma dönüşür ki, doyuma ulaşan insanın düşünce yapısı, azmi, birbirinden kopmaya başlayarak hedeften uzaklaşılır.
2023 hedefine ulaşmak adına, 2002 ruhu yakalanamazsa, 2023 beklentinin dışında oluşacaktır.
Yeni başlangıç için bir gün dahi beklenmemelidir. Çalışmalar sahada başlamalı ve herkes o sahanın tozunu yutmalıdır. Saha çalışmalarında, gencinden, yaşlısına iyi bir araştırmayı yapılmalıdır.
Neden insanlar tercihini değiştirdi?
Neye, insanlar neden tepki gösterdi?
Nerede hata yaptık?
Sahada yapılacak olan bu çalışmalar esnasında karşılaşılacak olan sonuç genelde şu olacaktır. Partilerin vitrini olan belediyeler.
Belediyecilik ruhu ile başlamışsa yürüyüş ve sarsılmaya başlamışsa bu ruh, tekrar en başa dönüp vitrin belediyeler ile süslenmelidir.
Bu çalışmalar güven ya da güvensizlik meselesi değildir. Ayakaltından kayan bir zemin var o zemine geçici çözümler ile düzeltilmesi mümkün değildir. Bunun için kalıcı çözümler üzerinden çalışarak sorunlar tek tek ele alınmalı ve sonuçlandırılmalıdır.
Kurulacak olan bağımsız bir yapı geriye doğru, öncelikle kaybedilen belediyelerle işe başlamalıdır. Belediyelerin gelir giderleri kontrol edilecek ve kaybedilen de, kazanılmış belediyelerinde mali durumlarının yanı sıra belediye başkanlarının da mal varlıkları yerinde kontrol edilmelidir.
Çıkılmış bir yol gösterilmiş bir hedef var ise herkes taşın altına elini koyacaktır
Ramazan ayında verilen iftar yemekleri vardı. Gazetelerde boy boy resimler, yemek verilen kişi sayıları ile resmen yarış halinde idi belediyeler. Belediyelerin düzenlediği iftar programlarına, gerçek ihtiyaç sahiplerinden daha fazla, durumu düzgün olan insanlar gitmekte idi. Bir nevi iftar yemekleri panayır havasında gövde gösterisine dönüşüyordu.
Bu yıl, iftar programları yapılmadı, belediyeler kendi bölgelerinde gerçek ihtiyaç sahiplerini bilmiyor ve onlara yönelik çalışma yapmıyorsa 100 bin kişiye açıktan yemek verin, eleştirilmeniz “Bu derenin suyu nereden geliyor?” yönünde olacaktır.
Önce vitrinler düzenlenmelidir, vitrin ne kadar düzgün olursa itibarı o kadar yüksek olacaktır. Bir gün dahi beklenilmeden çalışmalara başlanılmalıdır. Halkın olumsuz baktığı şeyleri belirlenerek nedenleri niçinleri açıklanarak şeffaf bir yapı oluşturulmalıdır.
Zorlu yola çıkanların o yol üzerinde, seçimi kendisi ve çevresi yönünde yapanların temizlenmesi gereklidir. Yürünecek yolda tek yön vardır, o da nihai hedeftir. Bunu kaldıramayanların ayrımı mutlaka yapılmalıdır.
İstanbul seçiminden sonra top partinin kucağına atılmıştır. Hiç kimse sonuç üzerinde etkili olan hataları kabul etmeyecektir. Hatta “Daha başka ne yapabilirdim” diyerek sorgulayan sorgulanacaktır.
Bu dönemde yetkisiz olan hiçbir kimsenin boş ve anlamsız konuşmalarına müsaade edilmemelidir. Seçim çalışmalarında “Cennet” kelimesini gündeme getirenler, yaptıkları o konuşmalarının başarısı ile gurur duysun, Cennetin sonucudur İstanbul.
Son anda ortaya çıkartılan terörist başından beklenen getiri negatif olarak yansımıştır topluma, ne kendi seçmenine, ne kararsızlara ne de toplumun diğer bireylerine neden konusunda bir açıklama getirilememiştir.
Ve en büyük olumsuzluklardan bir tanesi de, avcı iken av pozisyonuna düşmekti. Hatırlarsanız daha önce ki seçimlerde iktidar bir tez atar ortaya, muhalefet onun çevresinde tartışırken, yeni dönemde ne yazık ki bu süreç kullanılamamış ve muhalefetin sunduklarının peşine gidilmiş ve puan kaybedilmiştir. Gündem belirlenememiş, belirlenmiş gündemin peşinden gidilmiştir.
Seçimin tekrarı zaten başlı başına İstanbul'u kaybetmenin ana kaynağıdır.