OMÜ Veteriner Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cevat Nisbet,Arı ürünlerinin iyileşmeyen ve kangrenli yaralarda, arı zehrinin ise romatizma, kronik ağrılar, migren, sinüzit, bazı kanser türleri ve daha birçok hastalığın tedavisinde kullanıldığını ifade etti.
TÜBİTAK DESTEKLİ PROJE
Arı ürünlerinin birden fazla hastalığın önlenmesi ya da iyileştirilmesi amacıyla kullanıldığını belirten Nisbet, özellikle bu amaçla çeşitli ülkelerde faaliyet gösteren sağlık merkezlerinin yer aldığını söyledi. OMÜ'de yaklaşık 4 yıl önce başlatılan ve TÜBİTAK'ın da desteklediği projenin önem taşıdığını ifade eden Nisbet, bal, arı sütü, propolis ve polen gibi arı ürünlerinin çeşitli hastalıkların önlenmesinde ve tedavisinde kullanılabilirliği üzerinde yürütülen çalışmaların devam ettiğini kaydetti. Sentetik ilaçların yan etkileri nedeniyle ortaya çıkan sağlık sorunları, kimyasalların kullanımı sonucu ortaya çıkan çevre kirliliği ve benzeri nedenlerin alternatif tıp uygulamalarını yeniden popüler hale getirdiğini vurgulayan Nisbet, şunları kaydetti: ''İnsanların arı ürünlerine yönelmesindeki temel nedenler, günümüzde kullanılan tedavi yöntemlerinin bazı hastalıkların mevcut semptomlarını gidermede yetersiz kalması ve aynı zamanda da yan etkilere yol açıyor olmasıdır. Arı ürünleri ile tedavilerde bal, polen, arı sütü, propolis ve arı zehri tek başına veya kombine olarak kullanılmaktadır. Bal, esas besin maddesi ve enerji kaynağı olarak kullanılmasıyla beraber insan sağlığı bakımından son derece önemli bir yer teşkil etmektedir. Arı sütü, enfeksiyonlara karşı bağışıklık sistemini güçlendirip savunma hücrelerini sayısal ve niteliksel olarak artırmaktadır. Diğer taraftan propolis ise antibiyotiklerden farklı olarak sağlıklı dokuya ve metabolizmaya zarar vermeden enfeksiyonlara karşı bağışıklık sistemini harekete geçirmektedir.''
BİR ÇOK HASTALIĞIN TEDAVİSİNDE KULLANILIYOR
Arı ürünlerinin iyileşmeyen ve kangrenli yaralarda, arı zehrinin ise romatizma, kronik ağrılar, migren, sinüzit, bazı kanser türleri ve daha birçok hastalığın tedavisinde kullanıldığını kaydeden Nisbet, ''Arı zehirinin proteinler ve aminoasitlerden oluşan yapısı, kan dolaşımını artırıcı, bakteri öldürücü, radyasyona karşı koruyucu, tansiyon düşürücü etkileri ve bağışıklık sistemini aktive edici etkilere sahip olması nedeniyle birçok hastalığın tedavisi için önemli'' dedi. Arı zehiri ile herhangi bir tedaviye başlamadan önce mutlaka uzman görüşü alınması gerektiğini, aksi taktirde ölüm dahil pek çok komplikasyona yol açabileceğini belirten Nisbet, şöyle devam etti: ''Arı zehiri tedavisi, tüberküloz, bel soğukluğu, şeker hastalığı, değişken hipertansiyon, kalp rahatsızlıklarında ve hamilelikte kullanılmamalıdır. Ancak, bal kullanılabilir. Balı, hastaların açık yarasını temizledikten sonra sürüyoruz. Bunun dışında ekstra tedavi yöntemi yok. İyileşmesi güç olan yaralarda bunu kullandık ve iyi sonuçlar aldık. Her bal tedavi edici güce sahip değildir. Flora değeri ne kadar yüksekse, iyileştirme etkisi de o kadar yüksektir. Proje kapsamında aynı zamanda arı zehrini de kullanmaktayız. Bunu normal tedaviyi destekleyici tedavi olarak modern tıbbın yanında kullanıyoruz. Bir de bilindiği gibi bitkilerle terapi de (fitoterapi) Anadolu'da yaygın olarak kullanılmaktadır. Türkiye zengin flora çeşitliliğine sahip, arılar da bu bitkilerden faydalanıyor. Böylece kaliteli bal üretimi ile modern tıbba ek bir tedavi sunuyoruz.''