Mahkeme başkanı Hasan Hüseyin Özese, 19 Ocak 2006 tarihinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanan direktifin, evrak başlığının 'Bölücü faaliyetlere yönelik eylem planı' olduğunu belirtti. İrticayla Mücadele Eylem Planı Davasıyla birleştirilen İnternet Andıcı Davası'nın 36. duruşması da İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin davaya bakmaya görevli olup olmadığı tartışması ile devam etti.
EMEKLİ GENERAL VE AMİRAL TUTUKLU SANIKLAR HAZIR BULUNDU
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar emekli Albay Dursun Çiçek, Mehmet Deniz Yıldırım, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız, Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, korgeneraller Mehmet Eröz ve tümgeneral Hıfzı Çubuklu'nun da aralarında bulunduğu 14 tutuklu sanık katıldı. Bu dava kapsamında tutuksuz yargılanan ikinci "Ergenekon" davasının tutuklu sanığı Hasan Ataman Yıldırım ile birlikte 5 tutuksuz sanık da hazır bulundu. Hakkında yakalama kararı çıkarılan YAŞ kararıyla Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığı'na atanan Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler ve Tümgeneral Mustafa Bakıcı ile kırmızı bülten ile aranmasına karar verilen Bedrettin Dalan'ın da aralarında bulunduğu 10 sanık ise duruşmaya gelmedi. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese mahkemeye gelen evrakları okudu.
AVUKATTAN MAHKEMEYE : SUÇ İŞLİYORSUNUZ
Başkan Özese eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız'ın savunmasının alınacağını belirtti. Bu sırada söz isteyen tümgeneral Hıfzı Çubuklu'nun avukatı aynı zamanda kızı olan Nazlı Çubuklu, "Görevsizlik talebimiz mahkemeniz tarafından reddedildi. Biz de olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması için Askeri Yargıtay Başsavcılığına gönderilmesi talebiyle mahkemeye dilekçe verdik. Bu konuda direniyoruz. Siz dosyayı göndermek zorundasınız. Yoksa suç işliyorsunuz. Siz itiraza ilişkin dilekçelerimizi göndermediğiniz sürece savunmaya iştirak etmeyeceğiz" dedi. Bazı sanık avukatları da söz alarak dilekçelerinin olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması için Askeri Yargıtay Başsavcılığı'na gönderilmesini istedi.
"SİZ YASALARI UYGULAMAYACAKSANIZ KİME GÜVENECEĞİZ"
Hıfzı Çubuklu, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması için Askeri Yargıtay Başsavcılığı'na gönderilmesi talebiyle mahkemeye dilekçe verdiklerini söyledi. Çubuklu mahkemeye 3 defa dilekçe verdiklerini bellirterek, "İtiraz dilekçelerimizin biran önce gönderilmesini istiyoruz. Bu konuda mahkemenizin takdir hakkı yok. Göndermek zorundasınız. Siz yasaları uygulamayacaksanız kime güveneceğiz" diye konuştu.
MÜDAHİLLERE TEBLİGAT YAPILMASI GEREKLİ
Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese'nin talebin sonradan değerlendirileceğini ifade etmesi üzerine Çubuklu, "Sonradan değerlendirme diye bir şey olamaz" diyerek, kanuna göre mahkemenin bu taleplerini Askeri Yargıtay Başsavcılığına göndermesi gerektiğini söyledi. Talebe ilişkin görüşü sorulan duruşma savcısı Mehmet Ali Pekgüzel de, usulü işlemlerin yerine getirilmesi gerektiğini belirterek, kendilerinin bu konuda bir taraf olmadıklarını, bu talebi ilişkin müdahillere tebligat yapılması gerektiğini ifade etti. Mahkeme heyeti karar vermek için duruşmaya ara verdi.
MGK GENEL SEKRETERLİĞİ YAZIYI GÖNDERDİ
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, sanık Mehmet Eröz'ün avukatı İlkay Sezer'in talebi üzerine MGK Genel Sekreterliği Hukuk Müşavirliği tarafından özel kurye ile gönderilen Ocak 2006 tarihli Milli Güvenlik Kurulu (MGK) direktifinin mahkemeye ulaştığını açıkladı. Gönderilen evrakın heyetçe incelendiğini belirten Özese, daha sonra tekrar kuryeye iade edildiğini belirtti. Evrakın 17 Ekim 2011 tarihinde mahkemede hazır edilmesinin istendiğini ifade eden Özese, dava öncesinde yine kurye ile birlikte bu evrakın mahkemeye sunulduğunu ve duruşma başlamadan önce bu belgenin incelendiğini söyledi.
DİREKTİF BAŞBAKAN ERDOĞAN TARAFINDAN İMZALANMIŞ
Mahkeme başkanı Özese gelen evrakları okudu. Direktifin 19 Ocak 2006 tarihinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalandığı söyleyen Özese, evrakın başlığının 'Bölücü faaliyetlere yönelik eylem planı' olduğunu belirtti. Birinci madde ve planın amacının 'Bölücü faaliyetler ile terör örgütü ve destekçilerini etkisiz hale getirmek, meşruiyet kazanmalarını önlemek, yurtiçi ve yurtdışındaki etkilerini ortadan kaldırmak ve bu konuda topyekün mücadelenin oluşumunu sağlamak' şeklinde geçtiğini ifade etti. Özese, ikinci maddesinin ise 'Eylem planının topyekün mücadeleyi temin maksadıyla yurt içi ve yurt dışında yürütülecek bilgilendirmeye Milli Birlik ve Beraberliği sağlamaya yönelik tedbirleri kapsadığını' söyledi.