Dost, bazen minik bir kuş, bazen olmayan sevgili, bazense saksıda bir çiçektir.Gerçek dost, seni senden çok sevendir.İyi günde yanında olan çok olur,kötü günde yanında insan bulman zor olur.
Günümüzde ne yazık ki kimseye güven olmuyor. Çok ilginç olaylar yaşıyor çok ilginç olaylara şahit oluyoruz. İnsanlar kendilerini sorgulasa ,kalplerindeki, melek ve şeytanın yerini değiştirseler, ilişkiler daha mı sağlıklı olur acaba ? diye düşünmekten kendimi alamıyorum.
Şişede durduğu gibi durmaz demiş atalarımız.Adam, günün yarısını alkol tüketerek diğer bölümünü ya uyuyarak yada sarhoş geçiriyormuş.Alkol beyin damarları uyuşturunca, gecenin kaç yarısı bilinmez telefon ile taciz ediyormuş insanları.Yaptığından haberi yok,karalamaya çalışıyormuş beyaz sayfaları.Sosyal demokrat, ilerici, aydın düşünceli bu adam,bir derneğinde başkanlığını yapıyormuş ayrıca.İnsanları rahatsız etmeye hakkın yok sevgili başkan.Medenice mertçe varsa bir sorun konuşarak çözüme ulaştır.Yoksa alırlar aklını maneviyatını..
Çocukları çok seven bir arkadaşım anlatıyor; üst kat komşusunu ve onun ilkokul ilk sınıflarında okuyan oğlunu. Erkek çocuk ki evlere şenlik.İzlediği çizgi film kahramanları gibi tavanla zemini karıştırıyormuş.Bazı günler arkadaşları ekleniyormuş, birde onların ev kaçkını anneleri.Haftanın üç günü pastalar börekler,Ankara türküleri eşliğinde gün son buluyormuş.Bu da bir rahatlama örneğimi rahatsız etme örneğimi bilmiyorum fakat kendine yapıldığında rahatsız olduğun her şey başkalarını da rahatsız eder unutma.Hata çocukta değil.Ona doğruları öğretmeyen annelerde.
Tohum ekme, fidan yetiştirmek kolay değil.Bir çok aşamadan sonra hapsedilir toprağa, sulanır, büyümesini engelleyen otlar temizlenir, fidan olur toprak üstünde tohum.Kök salar, dallanır, budaklanır o fidan.Karnında taşıdığın evlat, aynı karında barındığın kardeş gibidir.Herkes den her şeyden vazgeçersin , ne evladından nede kardeşinden vazgeçemezsin.Hayat şartları zordur.En yakınından bekler, sevgiyi, ilgiyi insan.Komşu bahçenin çiçeği çabuk solar,sen ekmedin sulamadın, emek vermedin.
Birkaç gün önce,sivil toplum örgütlerinden birinin çok değerli üyeleriyle gittiğim bir yemekte, gerçek dostluk ve sevgiye şahit oldum.Ankara' dan gelen genel başkanları için düzenledikleri yemekte, eğlence doruktayken, sevgi , saygı birlikteliği, duyguları harekete geçiriyordu.Gecenin geç saatlerine kadar süren müziğin eşliğinde, oyunlar oynandı halaylar çekildi.Emeğe, emek veren insan topluluğu, yüreği güzel insanlara ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM.
Sevgiye açılmalı bütün kapılar.Bu nefret niye,ölümlü dünya da.Kefenin cebi yok derdi canım BABAM.Ne yaşarsak bu dünyada yaşıyoruz .Sevgiyle ,dostça,barışık kalın