HERKES BİR GÜN YAPTIĞININ KARŞILIĞINI BULACAKTIR
Çalma kapıyı çalarlar kapını diye bir Atasözü vardır, bu Atasözü'ne benzeyen men dakak dukka Arap Atasözü vardır, bu Atasözlerinin söylenme nedeni yaşanmış olan bazı gerçekler sonunda insanların edindikleri tecrübeleri toplumla paylaşma ifadeleridir. İnsan yaptığı iyiliğin de kötülüğün de mutlaka bir gün karşılığını bulacağını bilmelidir. Aksi halde herkesin yaptığının yanında kar kaldığı bir dünyada yaşamak mümkün değildir.
Yaklaşık dört yıldır birçok olayla karşılaştım ve bu olayların birçoğu basın tarafından ulusal medyaya servis edildi, hem de o kadar çarpıtılarak servis edildi ki adeta linç kampanyası yapıldı, A Takımı operasyonu yapıldı adeta şehrin Ali Diboları olarak topluma yansıtıldık, hatta başkalarının biri birleri ile yaptıkları telefon görüşmelerinde kullandıkları ifadeler sanki bizim tarafımızdan kullanılmış gibi tüm ulusal basına servis edildi, daha sonra AK Parti grup toplantısına giderken iki şerefsizin saldırması olayını daha önceden tezgahlayanlar özel bir muhabir ayarlayarak olayın yaşandığı anı dakikası dakikasına çekip tüm ulusal basına servis etmişler, ulusal basında bu görüntüleri özel olarak yayınlamıştır.
2009 yılında çetenin organize ettiği şahsıma saldırı olayını haber ajansları takla attırmak sureti ile sanki ben tertiplemişim ve saldırıda bulunmuşum gibi haber yapıp basına servis ettiler. Bu olayla ilgili iddianame hazırlanıp Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunulduğunda TV kanalları ve yerel basın karşı tarafı masum göstermek sureti ile hakkımda 15 yıl ağır ceza talebinde bulunulduğunu kamuoyuna duyurdu, ama bu haberi yapan şerefsiz ve de haysiyetsiz adamlar karşı tarafın çeteye girmesini kamuoyundan gizleyebilmek için ellerinden geleni yaptılar ve konuyla ilgili tek bir haber yapmadılar. Haber yapmamaları bir yana biz iddianameyi yayınladığımız için rahatsız olanların bini bir para.
Bize geldiğinde bu kadar taraflı davranan haber ajanslarından bir kısmı sıra kendilerine geldiğinde feryadü figan etmesini biliyorlar, ama biz onlar gibi taraflı davranmayıp, yapılan yanlışlığı objektif olarak yayınlamaktan çekinmiyoruz. Dünkü gazetemizin sürmanşetine bakarsanız ne demek istediğimi rahatlıkla anlarsınız. Önceki gün Tekkeköy'de bir düğünde muhtarın attığı silahtan çıkan kurşunun isabet ettiği yavrucağızın duruşmasında yaşanan olaylar gerçekten enteresan olaylardı. Muhabirler haber yaparken maganda kurşunu kullananlar tarafından tartaklanıyor, polis yeterli müdahalede bulunmuyor, bu kez basın mensubu arkadaşımız biber gazı kullanmak zorunda kalıyor, Polis ortalığı yatıştırıp, olayı halletmesi gerekirken biber gazı kullanan arkadaşa neden kulandın diye kızıyor.
Olaylara nefsimizi karıştırıp, gereğini yapmaya kalksak oh olsun hak etmişler, yanlı haber yapmanın ne demek olduğunu görsünler deyip, sesimizi çıkarmadan haberi de görmezlikten gelirdik ama biz öyle yapmadık, haberi sürmanşetten verdik ve yapılan olayın yanlış olduğunu kamuoyu ile paylaştık. Tarafsız habercilik bu olmalı, yoksa birilerinin gönlünü yapmak adına veya şahsımızın egolarını tatmin etmek adına haber yapmaya kalkmış olsa idik, gazetecilerin yanlış yaptığını yazar, ona göre de yorum yapardık.
Öte yandan bu güne kadar hakkımda savcılığa şikayette bulunan hiç bir kamu kuruluşu yokken, geçtiğimiz ay hiçbir şey gizli kalmıyor başlığı ile yazdığım köşe yazısında şehrimizde birilerinin özellikle korunmaya çalıştıklarını ama yakın zamanda her şeyin ortaya çıkacağını, hatta birilerinin otelinde yasadışı örgüt mensuplarını sakladıkları için mahkemelik olanlarla ilgili kamuoyunu bilgilendireceğimi yazınca Emniyet Müdürlüğü hiç alakası olmadığı halde Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunmuş. Bu durum bana çok ilginç geldi şikayet edilmemi önemsemiyorum ancak özellikle birileri ile ilgili köşe yazınca emniyetin harekete geçmesi fevkalade ilginç bir durum. Savcılık kovuşturmaya gerek olmadığına karar vermiş olsa da bu konu çok dikkatimi çekti, bunun peşini bırakmayacağım, acaba bu şehirde birileri özel koruma altında mı diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Ancak kimse unutmasın ki herkes yaptığının karşılığını bir gün bulacaktır. Kalın sağlıcakla