Eğer gazetelerin kitap eklerini takip eden biriyseniz,dikkatinizi çekmiş olmalıdır.Gazetenin siyasi ve sosyal bakış açısına en yakın olan yazarlar genelde o sayfalarda yılda
birkaç kez boy gösterirler.
İşte bundan dolayı yeni kitapları çıktığında birkaç sayfada gerek kitabı,gerek edebiyata bakışıyla ilgili değerli yorumlarını yılda birkaç kez bizimle paylaşırlar.
Bu yüzden,söyleyecek "farklı sözleri olan" birçok yazar ve yazar adayı da sırasını beklemek zorunda kalır...
Kimi kitap eklerinde "sabır,mutlak hoşgörü ve huzur" dilenirken; kimilerinde sürekli "barış,kardeşlik ve mücadele çağrısı" okuruz! Bunlar olsa olsa okuru bilgilendirmekten ziyade,kitaplar aleminin sadece birkaç penceresini açmak,okuru belli zümrelere yönlendirmek olur; halbuki asıl yönelinecek alan kitaplardır!
Aksi takdirde tektipleşme başlar;fakat tektipleşen toplum sorgulamaz,düşüncesi çeşitlenmez,kendi değerlerine yabancılaşır,kendinden evrensele ulaşamaz.Böyle bir toplum da
istenilen şekle sokulabilir.Beyinleri teslim alınan toplumları yönetmekse çok zor olmaz!
Buradan şu çıkar ki;madem herkes kendi kitabını,kendi zümresinden olanı övüyor;diğerine gözünü kapıyor,o halde kendi bilginizi kendiniz edinin.Sahaflar,büyük kitapçılar,
internetteki kitap siteleri ne güne duruyor?
Gelişiminizi kendi ellerinize alın,kendi fikrinizi oluşturun ki;başkası değil,kendiniz olun! Çünkü okumak,bilmektir;özgürlük,okuya-bilmektir!
İyi haftalar!