Ateroskleroz (Damar sertliği), Beyin kanaması ve felç, Kalp krizi ve kalp yetmezliği, Görme kaybı, Böbrek yetmezliği gibi hastalıklara yol açarak kişinin yaşam kalitesini bozan ve ömrünü kısaltan “Hipertansiyon” yani tansiyon yüksekliği nedir? sorusuna yanıt vererek hipertansiyon da erken teşhisin önemine değinen Büyük Anadolu Hastaneleri Kardiyoloji Uzmanı Uzm. Dr. Nurtaç Özer, "Tansiyon ya da kan basıncı, kalbin kanı pompalarken damar cidarında oluşturduğu basınçtır ve mm cıva (Hg) olarak ifade edilir. Bu basıncın 140/90 değerlerin üzerinde olması durumu ise hipertansiyon olarak tanımlanır.Hipertansiyon, özellikle orta yaş ve üzeri kişilerde görülür. Kan basıncı, damarda akan kanın damar duvarına yaptığı basınçtır. Kan basıncı, bahçe sularken hortumun içinden geçen suyun hortumu germesi gibi düşünülebilir.Uzun süredir yüksek tansiyonunuz olmasına rağmen tansiyon aletiyle ölçüm sonucunu gördüğünüz ana kadar herhangi bir belirti vermeyen hipertansiyon, sinsice ilerleyen bir hastalıktır. Bu sebeple hipertansiyonu olduğu halde farkında olmayan her 5 kişiden 1’i inme veya kalp krizi riskinin de farkında bile değildir.
HİPERTANSİYONUN BELİRTİLERİ
Çoğunlukla sinsidir yani belirti vermez. Bazen baş ağrısı, bitkinlik, görme problemleri, göğüs ağrısı, nefes darlığı, kalp atışının düzensizleşmesi, İdrarda kan görülmesi, kulaklarda, göğüste veya ensede ağrı ve “gerginlik” gibi belirtiler hipertansiyonun belirtileri olarak ortaya çıkmaktadır.Hipertansiyonun tedavisi için öncelikle tanı konması gereklidir. Bu sebeple aile hekiminize veya bir kardiyoloji uzmanına en kısa süre de başvurmalı ve tedavinizi geciktirmemeniz hayati önem taşımaktadır. Hipertansiyon tedavisi ömür boyu takip edilecek bir süreçtir bu süreçte yaşam tarzı değişikliğini mutlaka uygulamak gerekir. Hekiminiz medikal tedavi verdiyse bunu da günlük düzenli saatine uyarak kullanmak gerekir" diyerek sözlerine son verdi.