Çorum'da, Gençlik ve Spor Bakanlığının "Tecrübe Konuşuyor, İçimizdeki Kahramanlar" projesi kapsamında düzenlenen programda, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin bertaraf edilmesinde büyük katkı sağlayan gaziler ve şehit yakınları yaşadıklarını anlattı
Devlet Tiyatro Salonunda Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda, saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu.
Vali Necmeddin Kılıç, burada yaptığı konuşmada, 15 Temmuz'un Türk milleti için bir dönüm noktası olduğunu belirterek, "O gece Çanakkale ruhunu yeniden yaşadık." dedi.
Türk milletinin devletinin bekası için seve seve can verdiğini ifade eden Kılıç, "En son Çanakkale'de yedikleri sillenin acısı halen yüzlerinde. Bu toprakları bize dar etmek istiyorlardı, bizi yok etmek istiyorlardı, bizi köle etmek istiyorlardı ama yürekleri yoktu. Bunun için içimize hainler devşirdiler. Bizim dilimizi konuşan, bizim elbiselerimizi giyen, bizim devletimizin verdiği maaşla aç karnını doyuran aşağılık insanlar devşirdiler. Ancak bir şeyi hesaba katmadılar; bayrağımız ne zaman solsa, düşmanlar ne zaman bayrağımızı indirmeye çalışsalar bayrağımızın kan istediğini anlıyorduk ve şehadete koşuyorduk." diye konuştu.
Darbeci askerlere karşı mücadelesiyle tanınan emekli binbaşı Barış Dedebağı da 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlattı.
FETÖ üyelerinin kılıktan kılığa girdiğini dile getiren Dedebağı, "FETÖ denen bu Haşhaşi örgüt öyle bir topluluk yetiştirmiş ki 60 saniyede 60 tane kılık değiştiren, mutasyon geçiren, kılıktan kılığa giren bir örgüt." dedi.
15 Temmuz'un geride kaldığını ve bundan sonra yapılacak en önemli ve tek işin, 15 Temmuz'dan ders çıkarılması gerektiğini vurgulayan Dedebağı, "15 Temmuz'dan alınması gerken ders, milleti yöneten her düzeydeki idarecinin görevini hakkaniyetle yapmasıdır. Eğer yapmazsa kimse kusura bakmasın yüce Allah torpil yapmaz. Ümitsizlik Müslüman'a göre değil, rehavet hiç değil. Niyet hayr, akıbet hayr cümlesine sığınıyorum. Çünkü yaşananları hakkıyla insanların bilmesi mümkün değil. O yüzden mahşeri dört gözle bekliyorum." ifadelerini kullandı.
Dedebağı, TSK'daki FETÖ'cülere de tepki göstererek, "Ama orduda aldığı maaşı hak eden ordunun hizmetinde olan tüm subay, er ve erbaşın ayağının altından öpüyorum." şeklinde konuştu.
Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz'da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde helikopterden açılan ateşle şehit olan Cuma Dağ'ın eşi Rukiye Dağ ise 15 Temmuz gecesi cumhurbaşkanının çağrısı üzerine sokağa çıktıklarını söyledi.
Eşinin külliye önünde şehit olduğunu ifade eden Dağ, "Ben eşimin şehit olacağını bilseydim, o zaten giderdi ama ben de giderdim yanında ama elini hiç bırakmazdım. Rabbim onu yanına aldı, beni de oğluma bağışladı. Eşim şehit oldu. Diyecek fazla birşey yok. Ben bunları yapana hakkımı helal etmiyorum. Öbür dünyada da iki elim yakalarında olacak." dedi.
İstanbul Saraçhane'de darbecilerin açtıkları ateş sonucu iki bacağından vurularak yaralanan milli karateci İsmet Doğan da yaşananların unutulmaması gerektiğini kaydetti. AA