Hayvanlar alemine baktığımızda, Her hangi bir eğitim, öğretim ve bilgi veren görünürde olmamasına rağmen, hayatlarındaki bilinçlilik, hayat şartlarına olan uyumlulukları, giyim, kuşam, yeme, içme barınma gibi ihtiyaçların. ortak şartlar içinde noksansız olarak karşılanması gerçeğini bize göstermektedir. İki yumurta, birisi tavuk, diğeri ördek. Her iki yumurtadan çıkan civcivlerin , birinin (ördeğin) suya koşarken, diğerinin (tavugun) civcivinin sudan kaçışı düşünenlere birçok şeyler anlatmıyor mu. Göçmen kuşların binlerce kilometrelik mevsimlik kıtalar arası uçuşları, Denizlerdeki balıkların, Okyanusları aşarak yavru yapacakları denizlere ulaşmaları, Pusulasız, haritasız bu seyahatları, insan akıl ve iradesinin üstündeki görünürlüğü, onları sevk ve idare eden büyük bir gücü , yaratıcıyı göstermiyor mu.
Mevlanın;
Allah’ (C.C) ‘I bilmeye ne hacet kure’i alem ile
İspatına yetiyor, yarattığı tek zerre bile…
Deyişinin, bu günkü Mikro bazda, Elektro mikroskoplar ile yapılan incelemelerdeki ZERRELER içinde alemi gören, Gerçek ALİM’in YARATICI mucizelerini ,ilim sahiplerinin gördükleridir.
EŞREF’ül MAHLUKAT (yaratılanların en üstünü) olan İNSAN. Kendine verilen kabiliyet ve Dünyaya gelişindeki hikmet ile, vaat edilen EBEDİ ÂLEM. AHİRET HAYATI ile müjdelenirken. Dünya hayatına, gelişi, kısa bir zaman olan DURUŞU ve EBEDİ HAYATA göçüşün arasındaki zamanın, İMTİHAN’a tabi olduğu gerçeğini, PEYGAMBERLER ve varisleri EVLİYA, ENBİYA ve ALİMLERİN KUR’an ve SUNNET ‘e bağı bilgilerle, İnsanlara aktardıklarıdır.
Hayvan cinsinin, otladıkları otlardaki kendilerine yarayan bitkileri seçebilmeleri, zehirli yiyeceklerden uzak durmaları, onlara fıtri olarak lüzumlu bilginin verildiğidir. Hastalanan bir hayvanın, kendi derdine deva olacak, bitkiye bulup yemesi, yarasını o bitkiye sürmesi, gören ve bilenler için yüce Yaratıcının onlara verdiği ilmin kırıntılarından biridir.
İnsanlar; Habil, Kabil’den başlayan ŞEYTANA uyma , HAK YOLUNDAN sapma olayı ile,Dünya hayatındaki SIRAT’I MÜSTAKİM ve ŞEYTANİ yolların görüntüsü olmuştur. Hayvanlar FITRI olarak kendilerine yaramayan,otları yemezken, Zehirli Zakkum ağacının gölgesinde dahi durmazken, bir kısım insanın, Allah’ın HARAM ilan ettiği, ZARARLI olarak tarif ettiği birçok işle meşgul olduğu, Yedikleri,içtikleri olurken, Bilgi yönünden, Şeytani yete hizmet eden, Yazar, çizer, sanal basın, film ve TV programları ile haşır neşir olduklarıdır.
Gazete sayfalarında, kimi köşe yazılarında, Rahmaniyetten uzak, Şeytaniyet ve bunu kendilerine hayat sistemi yapmış, inkârcı ALLAH düşmanı bir kısım insanları, kendilerine REHBER alarak, fikir ürettiğini sananların, Hayvan kadar İDRAK sahibi olamadıkları gerçeğini ortaya koymaktadır.
Yunus Emre’nin ;
İlim ilim bilmektir.
İlim kendin bilmektir.
Sen kendini bilmezsen
Ya nice okumaktır.
Okumaktan mana ne
Kişi HAKKI bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru emektir….
Okudum …deyipte,Hak (ALLAH) (CC) bulamayan,göremeyen,bilmeyen,gözleri olup GÖRMEYEN, Kulakları olup DUYMAYAN, ların şerrinden ALLAH (CC) Ümmet’i Muhammed’i korusun,Amin.