İNSANIN KENDİSİNE YAPTIĞI KÖTÜLÜĞÜ DÜNYA BİR ARAYA GELSE YAPAMAZ
İktidar partisinde yaklaşan kongreler nedeniyle bir hayli hareketli günlerin içersine girmiş bulunmaktayız. Matbaamıza gerekli bazı malzemeleri almak üzere geçtiğimiz Pazartesi günü Ankara'ya gittim. Gitmişken Parlamentoya uğrayıp Milletvekillerimizle de görüşeyim dedim. Hepsini ayrı ayrı ziyaret edecek kadar zamanım olmadığından büyük bir kısmını Genel kurul salonunda buldum ve görüştüm. Sağ olsunlar iktidarı muhalefeti bir araya gelip birlikte hasbihal eyledik. Ülklemizin de, şehrimizin de bu tür birlikteliklere ihtiyacı var. İyi niyetli olunduğunda olmayacak sanılan şeyler de oluyor. Bu konudaki duyarlı davranışlarından ötürü tüm millletvekillerimize teşekkür ediyorum.
Ankara'ya gitmişken biraz da siyasette ve bürokraside olup bitenlerle ilgili bilgi alayım dedim, yaptığım görüşmeler gayet verimli ve güzel geçti. Düşünce bazında herkes fevkalade güzel düşünüyor, uygulama noktasında da bu güzel düşünceler hayata geçirilebilirse şehrimiz açısından yararlı gelişmeler olacak. Görüştüğüm siyasetçilerin üzerinde mutabık oldukları konular şehrimizdeki bürokrasinin ve siyaset yapanların kirlenmişliklerini temizlemek olup bu konuda herkes aynı şeyleri düşünüyor dersem abartmış olmam.
Gerek siyasette, gerek bürokraside gerekse sosyal hayatta dik duruşu olmayan veya Hak'tan yana tavrı olmayan insanlar her zaman kaybetmeye mahkumdurlar. İnancımızın gereği de budur. Herkese mavi boncuk dağıtan, herkesle iyi geçinmeye çalışıp herkesin adamı olmak isteyenler maalesef hiç kimsenin veya hiç bir idealin mensubu olmadan bitmeye mahkumdurlar. Siyaset yapan insanlardan bazı örnekler vererek açıklamak gerekirse eski Gazi Belediye Başkanı Süleyman Kaldırım herkesle arasını iyi tutmaya çalışan yumuşak huylu bir siyasetçi idi. Ancak ilkadım Belediye Başkanlığı'na aday adayı olduğunda arkasında dimdik duran tek bir milletvekili oldu, o da Cemal Yılmaz Demir idi. Diğerlerinin tamamı onun karşısında olmasına rağmen tek bir Milletvekilinin desteği ile aday oldu. Belediye başkanlığı seçimini kazanamayınca o milletvekilini bir daha arama gereği duymadı. Böylece onu da kaybedince şimdi yanında tek bir Allah kulu yok. Şehrimize geldiğinde tek başına dolaşmak zorunda kalıyor. Süleyman Kaldırım'ı ben de severim. Ancak bundan bir kaç ay önce benimle görüşmek istedi, fakat yanıma gelmeye korktu, şehir dışında görüşmek zorunda kaldık. Böyle bir insanla kim siyaset yapar sorarım size.
Teşkilatlar kongreye giderken bazı siyasetçilerin aynı duruma düştüklerini görüyorum. Gerek Belediye Başkan adaylıklarına, gerekse ilçe başkanı atanmalarında kendilerine en büyük desteği veren insanlara ihanet etme noktasına gelen bu arkadaşlar kendilerine yaptıkları kötülüğü bu şehir bir araya gelse onlara yapamazdı. Yıllarca arkalarında adam gibi duran arkadaşlarından gizli, siyaseten mevta olmuş insanlara gidip, bağlılıklarını bildiren arkadaşlar ileride önlerine koydukları hedefi bugün kaybettiklerini fark etmiş olsalardı bu hatayı asla yapmazlardı. Ancak adili mutlak olan Yüce rabbimiz bu insanların gerçek kişiliğini şimdiden ortaya çıkardığından ileride oturma ihtimali olan makamlara oturduklarında ne kadar çok zararlı olacaklarını şimdiden gösterdi. Bu arkadaşlarımızın gerçekten acınacak halleri var. Kısa vadede kazandıklarını sanabilirler ancak uzun vadede kaybedeceklerinden adım gibi eminim.
Bundan dört yıl önce Adnan Bahadır'ın siyasi hayatı bitti diye yanımıza uğramayan bazı eski arkadaşların şimdi birilerini araya sokarak yanaşmaya çalıştıklarını görünce yukarıda belirttiğim hususun ne kadar doğru olduğunu bir kez daha anladım. Yaşadığım çok acı olaylardan edindiğim tecrübe insanın hangi şartlarda olursa olsun dik durmasını bilmesi halinde cenabı hakkın onu muvaffak kılacağıdır. Bu arkadaşlara tavsiyem akıllarını başlarına almalarıdır, haa yok almaz iseler günü geldiğinde tüm detayları ile ne demek istediğimi yazdığımda sizlerde ne kadar haklı olduğumu anlayacaksınız. Bu arada aklıma gelmişken söylemeden geçmek istemediğim bir şey var; bizim Vezir Hazretlerinin çetebaşı itoğlu it il delegesi ve il yönettim kurulu üyesi olmak istiyormuş, vezir hazretleri de destekliyormuş, Ak partiyi başka parti ile karıştırmasınlar bu parti çetelerin değil, adam gibi adamların partisidir çok merak ediyorum hangi ilçe başkanı bu adamı delege yapacak o da ayrı bir durum ancak bu konuda şimdilik çok fazla bir şey söylemek istemiyorum, zamanı gelince yazacağım. Kalın sağlıcakla.
Not: Önceki gün Ankara'dan gelirken Havza'ya uğradım bizim Hamamcı bir gazeteye ilan verip Mevlana Hazretlerinin bir sözünü koymuş bu ilandan kasdı şayet ben isem bu arkadaşımıza yazdığım köşe yazısından sonra beni arayıp telefonda yaptığı konuşmaları ve çektiği mesajları yayınlayıp ne kadar şerefsiz bir adam olduğunu sizlere delilleri ile sunacağım