İnsanımız okumuyor, okumuyoruz
Hem de hiç
Ama ne hikmetse, her b.ku biliyoruz
***
Çoğunlukla yayınlanır internet sitesinden yazılarımıza gelen eleştiriler
Kural olarak bana gelen eleştirilerin yayınlanmasından yana oldum hep
Bazen de sorar arkadaşlar
Yazıcı bak, böyle bir ağır eleştiri var yazına diye
Yayınlayın derim ben yine Vardır bir bildiği bu yorumu yazanın diye düşünürüm Gerçi bir b.k bilmediğini daha ilk cümlesinden anlarım
Dallama kendini belli eder çünkü!.. Ama olsun
***
Genellikle eleştiriler kullandığım dil üzerine
Herkes zarfı eleştiriyor yani, içeriği eleştiren yok
Özellikle www.dengegazetesi.com.tr sitesine gelen yorumlara bir bakın
Hangi yazılara geliyor en çok yorumlar En çok hangi yazılarımız okunuyor? Biliyor musunuz?
Yazı başlıkları ve gelen yorumlar şöyle
Papayı da CHP vurdurdu! (Yorum yok) Yazıklar olsun!.. (Yorum yok) Siciliniz temiz olsun!.. (Yorum yok) Pil takıp oynatıyoruz!.. (Yorum yok) Skandal büyüyor!.. (Yorum yok)
Malum yolun hikayesi!.. (Yorum yok) Kongre süreci başladı!.. (Yorum yok) Varsın "deli" desinler!.. (Yorum yok)
***
Hiç kimse bu başlıklar altında yer alan yazılarıma yorum yapma gereği bile duymamış
Bu yazıların okunma oranları da haliyle diğerlerinden daha düşük
Okuyucunun ilgisini ya da tepkisini çeken köşe yazılarımız hangileri Biliyor musunuz?
İşte ilgi çeken, okunan ve yorumlanan yazılarımızın başlıkları
Domalma vaziyeti alınacak!.., Sokayım sınav sisteminize!.., AKP"ye cart-curt yok!.., Pantolonu gösteren ütüdür!.., O tutanaklar gözünüze girsin!, Şirinler de onlara (temlik) koysun!..
***
Yani, bizim nasıl yazacağımıza siz karar veriyorsunuz
Hiç kimsenin okumayacağı bir yazıyı neden kaleme alayım ki
Yazmak önemli tabi, ama yazdığını okutmak daha da önemli
Samsun"da onlarca köşe yazarı var En çok okunan köşe yazarları hangisi dersiniz?
Boru değil yani Bu işler uzmanlık ister
Adama ilacı, şeker sürüp yedirirler!..
***
Gelelim en çok okunan ve eleştirilen yazılarımıza gelen yorumlara
Yakup İnce adıyla yazmış biri Beni eleştiriyor ama yorumuna Beee diye başlamış, (dangalak) demiştim Arkadaş yapma dedi Çıkardım ben de (dangalak) kısmını
Bağırsak gurultularıyla yazı mı yazılır beeaaaa diye de devam ediyor
Oysa koklamak zorunda değil Çekse burnunu sorun kalmayacak!..
***
Offf demiş dertli bir vatandaş Emre Baran diye de imza atmış
Yazıda belirtildiği gibi, Samsun"da kurulan bu mobil santrallere her ay 5 milyon dolar ödenmiş Bu resmen bir tuzak Hazineden ödenmiş bu paralar Yani 5 yıl boyunca 400 milyon dolar uçup gitmiş, karanlık kasalara
Bunları sorgulamak, yetimin hakkını aramak yerine yazıdaki anlatım biçimini eleştiriyor
Hortumcuları eleştireceği yerde Hortumcuları eleştiren bizi eleştiriyor
Soygunu sorgulamıyor bile, ilginç
Ben sövünce de kızıyor!..
Santralcidir bu kesin!..
***
Ya da insan da kıllanıyor tabi, "Bu hangi Baran"lardan diye
Hortumcu Baranlar"dan biriyse Doğru diyor o zaman
Onların tuzu kuru
Giren çıkan bize çünkü (Biplendi )
Yağmalanan hazine bizim çünkü (Diye değiştirildi)
***
Hele biri var, diyor ki
Adı sanı yok tabi, büzük meselesi
Ne bekliyorsunuz kardeşim imam cemaat de böyle başlıklar atar
Gazete okumaktan nefret ettirir bunlar adamı
***
Hoh hoh hoo!.. Gazete okumaktan nefret edecek
Edecek etmesine de yazı o kadar ilgisini çekmiş ki
Okumuş, yemiş yutmuş Bir de yorum yazmış hiç üşenmeden
Sevsinler senin cemaatini
***
Kendisi Samsunludur, ben çok severim Neyzen Teyfik Kolaylı
Bir dizesinde der ki:
İnsanoğlu tuhaftır, hiçbir sözü kaldırmaz
İ..ne dersin kızar da, z rsen hiç aldırmaz
Doğru söze ne denir?
***
Biliyorum, düşmanımız çok
Bu yazıları okudukça kıskançlık krizleri geçirenleri de biliyorum, emin olun
Böyle eleştiriler olmazsa yazmanın da tadı tuzu kalmayacak...
Bizim esin kaynağımız onlar!.. Hepsini tanırız, onlar da bizi bilir
Ya bir yolsuzluğa bulaşmıştır, zamanında yazmışız
Ya birinin ayağına basmış, bir yetimi dolandırmış
Kim bilir kimin arsasını senet imzalatıp kapatmış
***
Neyse, iyi şeyler yazanlar da var
Gazeteci kurnazlığı, anlayana başlığıyla yazmış Ali Kemal
Yukarıdaki zart-ı muhteremlere de yanıt veriyor
Emre bey! Uzun ve içinde anlayana çok şey ifade edebilen bir köşe yazısının, sadece başlığına takılmanız, sizin içgüdüsel düşüncelerinizi ortaya çıkarıyor anlaşılan
En azından ben yorumunuzdan bunu anlıyorum. Sayın Yazıcı, sizi tebrik etmek istiyorum, çünkü bu yazının başlığı Havana sahip çık, Çevrene sahip çık vs. gibi olsaydı, emin olun bizim (güya) her şeye duyarlı insanımız okuma gereği bile duymazdı
İşlerine gelmez çünkü bu konular. Onlara ne ki? Sadece bizim havamız, bizim doğamızı katlediyorlar. Kendileri uzayın henüz keşfedilmemiş bir gezegeninde yaşadıkları için, olayların farkında bile değiller. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantığı bu
Sizin bu başlığı atarken, yılların vermiş olduğu gazetecilik kurnazlığınızı kullandığınızı anlamak çok zor değil. Ama işte Fatma Gül"ün suçu ne deyip, merakla takip eden, yaprakları bir türlü dökülmeyen, kimin kiminle olduğu belli olmayan diziler varken, çevre kirlenmiş, doğamız elden gidiyormuş kimin umurunda. Şahsım ve sizi takip eden dostlarım adına teşekkür ediyorum
Bizler, yazılarınızın başlığıyla değil, içeriğinde ne var, çevremizde neler dönüyor, onlarla ilgileniyoruz. Kaleminize ve emeğinize sağlık, tüm Denge ekibine sevgiler
***
İşte, böyle vaziyetler!..