1- 22.10.2009 tarihinde saat 18.10 sıralarında, Samsun ili Kale Mahallesi 19 Mayıs Bulvarı Kültür Park .önünde Denge gazetesi sahibi ve köşe yazarı Adnan Bahadır'ı yazdığı yazılar nedeniyle rahatsız duyduklarından bahisle öldürmeye karar veren şüpheliler Süleyman Şirin (Büyükşehir Belediyesinde zabıta olarak görev yapar), Kenan Arslan, Serdal Arslan, Fatih ipek,
Erkan Uzun (şüphelilerden İbrahim Uzun'un ağabeyi Zekeriya Uzun'un oğlu ve iletişim tespitlerinde adı geçen Mustafa Uzun'un kardeşi), Şenel Uğur Sevinç'in (şüphelilerden Alaaddin Sevinç'in oğlu) Denge gazetesinin bulunduğu işhanınm yakınma gelerek araçlarını park ettikleri, işhamnrn önünde silahlı ve sopalı bir şekilde pusu kurdukları, Adnan Bahadır'ın gazeteden çıkmasını beklemeye başladıkları, bir süre sonra Adnan Bahadır'ın yanında gazete çalışanları Bayram Ay ve Mustafa Keskin ile birlikte işhanından çıktığı ve karşılıklı çatışma sonrasında şikayetçilerden Adnan Bahadır, yanında bulunan gazete çalışanları Bayram Ay ve Mustafa Keskin ile birlikte şüphelilerden Şenel Uğur Sevinç'in yaralandıkları,
Olayla ilgili olarak Samsun Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonunda 14.12.2009 tarih ve 2009/24846-12623-445 saydı iddianame ile şüpheliler Süleyman Şirin, Kenan Arslan, Serdal Arslan, Fatih İpek, Erkan Uzun, Şenel Uğur Sevinç ve Adnan Bahadır ile Bayram Ay hakkında Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, aynı olayda şüpheliler Halit Kol ve İbrahim Uzun hakkında şikâyetçi Adnan Bahadır'a yönelik eylemi azmettirdikleri iddiasıyla ilişkin suç yönünden ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, anılan davanın halen Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/366 esas sırasında derdest bulunduğu,
Olayla ilgili yürütülen soruşturma ve Samsun Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/468 sayılı soruşturma dosyasında toplanan deliller, özellikle iletişim tespit tutanakları ve fiziki takip tutanakları birlikte değerlendirildiğinde;
Adnan Bahadır'a yönelik yukarıda bahsedilen eylemi gerçekleştiren şüpheliler Süleyman Şirin, Serdal Arslan, Kenan Arslan, Fatih İpek, Erkan Uzun, Şenel Uğur Sevinç ile şikayetçi Adnan Bahadır arasında hiçbir husumet bulunmadığı, her ne kadar bu şüpheliler bir taraftan ifadelerinde Adnan Bahadır'ın Denge gazetesindeki yazılan ve haberleri sebebiyle rahatsızlık duyduklarından eylemi gerçekleştirdiklerini beyan etmekte iseler de, bir taraftan da Samsun Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/468 sayılı soruşturması kapsamında alman ifadelerinde ı "Adnan Bahadır ile aralarında doğrudan husumet bulunmadığını, Denge gazetesini ve Adnan Bahadır'ın yazılarını okumadıklarını, hatta gazete okumadıklarını" beyan etmeleri karşısında Adnan Bahadır'a yönelik eylemi ilgili şahsın yazmış olduğu yazılardan duydukları rahatsızlık sebebiyle yaptıklarına ilişkin beyanlarının hayatın olağan akışına uymadığı,
Ayrıca;
Adnan BAHADIR'a yönelik tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs eylemini gerçekleştirenler arasında bulunan şüphelilerden Erkan Uzun ile ibrahim Uzun'un akraba olması, yine şüphelilerden Şenel Uğur Sevinç ile Alaaddin Sevinç'in baba - oğul olup Alaaddin Sevinç ile ibrahim Uzun arasındaki ilişki, eylem sonrası yaralanan Şenel Uğur Sevinç'in tedavisi sürecinde şüpheliler Halit Kol, İbrahim Uzun, Salim Yaşar Uzun ve Mustafa Uzun'un yakm ilgileri, kurucusu ve yöneticisi Hüseyin Kol olan silahlı suç örgütünün Samsun ilindeki etkinliği, Samsun ve çevresinde "KOL ÇETESİ" olarak tanınması, olay sonrası Samsun Gazi Devlet Hastanesinde Adnan BAHADIR'ın alman ifadesinde "olayı gerçekleştirenleri tanımadığını, ancak yaptığı televizyon programları ve yazdığı gazete yazılarında mafya olarak geçinen Halit KOL ve ibrahim UZUN isimli şahısların aleyhinde beyanlarda bulunması, bu yazılar ve programlar sebebiyle tanımadığı şahıslardan gelen mektuplar ve Denge gazetesinin internet sitesindeki yorumlarda "yaptığının karşılığını ödeyeceksin" şeklinde tehditler aldığını, kendisine yönelik yapılan tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs eyleminin şüpheliler Halit KOL ve ibrahim UZUN'un azmettirmesiyle gerçekleştirildiğini" beyan etmesi,
İletişim tespit tutanakları ve fiziki takip tutanaklarının incelenmesinde;
Şüpheli Utku KOL'un 23.10.2009 günü Saat:16:34 sıralarında Murat CENGİZ'i (şüpheli Halit KOL' un kız kardeşinin oğlu) arayarak meydana gelen olayın kendileriyle bir alakası olup olmadığı hususunu sorması karşısında Murat CENGIZ'in alaycı bir şekilde "ne işimiz var o işlerle" diyerek gülmesi,
ibrahim UZUN' un akrabası olduğu anlaşılan Mustafa UZUN isimli şahsın olaya kansan Şenel UĞUR SEVİNÇ'in babası Alaaddin SEVİNÇ'i 24.10.2009 günü saat:16:16 sıralarında arayarak konuya ilişkin olarak "Samsun'da ne olursa hep bizden biliniyor, anladın mı demek istediğimi, aydınlattım onları (polis memurlarını kastederek)" demek suretiyle meydana gelen hadisedeki ibrahim UZUN faktörünü kapalı da olsa ikrar etmesi,
İbrahim UZUN'un dosyaya yansıyan herhangi bir akrabalık ya da aralarında sıkı bir dostluk ilişkisi olduğuna dair bir bilgi bulunmamasına rağmen Şenel Uğur SEVİNÇ'in durumu hakkında sürekli bilgi alma telaşı içinde olduğu, hastanın tedavisi için doktor arayışına girdiği, bu yönde görüşmeler yapması, (23.10.2009 saat:23:21 sıralarında X erkek şahıs ile yapmış olduğu görüşme, 26.10.2009 günü saat:13:17 Alaadin SEVİNÇ ile yaptığı görüşme, 29.10.2009 günü saat:ll:15 sıralarında Güven AKAN ile yaptığı görüşme, ayrıca olay günü Samsun Mehmet Aydın Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaralıların tedavisi devam ederken şüpheli ibrahim UZUN ve beraberindeki diğer şahısların hastane çevresinde olduğuna ilişkin fiziki takip tutanağı),
Keza ibrahim UZUN'un akrabası olduğu anlaşılan Salih Yaşar UZUN'un meydana gelen olay sonrasında Şenel Uğur SEVİNÇ' in hastanedeki tedavi süresi boyunca yardımcı olması (09.11.2009 saat:16:00 sıralarında geçen Alaaddin SEVİNÇ ve Salih Yaşar UZUN görüşmesi, ayrıca olay günü Samsun Mehmet Aydın Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaralıların tedavisi devam ederken şüpheli Salih Yaşar UZUN ve beraberindeki diğer şahısların hastane çevresinde olduğu görevlilerce yapılan fiziki takip tutanağı),
Samsun'daki bir yerel gazetede yazar olan Osman KARA ile İbrahim UZUN'un 27.10.2009 günü saat:16:43 sıralarında yaptığı görüşmede, meydana gelen olaya ilişkin İbrahim UZUN'un Adnan BAHADIR'ı kastederek "İmamlardan, şerefsizlerden, pezevenklerden gazeteci yaparsan böyle olur işte" şeklinde ifadede bulunarak bir nevi azmettirici rolünü dolaylı I olarak dile getirmesi,
Osman KARA'nın şüpheli İbrahim UZUN'a Şenel Uğur SEVİNÇ'İ kastederek "yaralanan şahsın yeğeni olup olmadığını sorduğunda konuyu geçiştirmek amacıyla tesadüfen orada bulunduğunu, kendisiyle bir bağlantısının bulunmadığını" ifade etmesi,
Şüpheli İbrahim 'UZUN'un Şenel Uğur SEVİNÇ ile yaptığı 05.11.2009 tarih ve saat: 15:26 sıralarında geçen görüşmede, geçmiş olsun dileklerini iletip "sen benim can yeğenimsin" diyerek meydana gelen hadisedeki rolü sebebiyle üstü kapalı olarak Şenel Uğur SEVİNÇ'e karşı takdirlerini bildirip tebrik etmesi,
12.12.2009 günü saat:20:ll sıralarında şüpheliler İbrahim UZUN ile Alaaddin
SEVİNÇ' in yapmış olduğu görüşmede, Halit Kol'un isminin geçtiği, Alaaddin Sevinç'in Halit Kol ile ilgili olarak "eksik yaptı onu sildim" diyerek olay sonrası yaralanan oğlu Şenel Uğur Sevinç ile ilgilenmemesini eleştirmesi, bu görüşmenin de eylemi gerçekleştiren Şenel Uğur Sevinç, babası Alaaddin Sevinç, İbrahim Uzun ve Halit Kol arasındaki bağlantıyı ortaya koyması,
11.03.2010 tarih ve saat: 12:06 sıralarında şüpheliler Alaaddin SEVİNÇ ile İbrahim
UZUN arasında geçen görüşmede, İbrahim UZUN'un aracılığıyla Şenel Uğur SEVİNÇ'in Samsun Atakent Mevkiindeki Mediva Hastanesinde işe konulmak istenilmesi,
Karşısında, Şüpheliler Halit Kol ve İbrahim Uzun'un 22.10.2009 tarihinde meydana gelen şikayetçi Adnan Bahadır'ın tasarlayarak öldürülmesi eylemini gerçekleştiren şüphelileri azmettirdikleri, bu eylemin örgüt faaliyeti çerçevesinde gerçekleştiği,
2- Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğimizce (CMK 25O.madde ile Yetkili ve Görevli)
19.04.2010 tarih ve 2010/147-91-63 sayılı iddianame ile Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi
Başkanlığına (CMK 25O.madde ile Görevli ve Yetkili) silahlı suç örgütü yöneticisi Hüseyin KOL ve arkadaşları hakkında kamu davası açıldığı, söz konusu davanın 2010/93 esas sırasında halen derdest olduğu, ilgili dosyada soruşturma aşamasında Mustafa Çinar ile Murat Hafızoğullan'nın mağdur, Vedat Kökçeoğlu'nun ise şikayetçi olarak ifadelerinin alındığı, silahlı suç örgütü yöneticilerinden Hüseyin Kol ve Halit Kol'un yeğeni olan aynı zamanda Halit KOL'un talimatıyla hareket eden şüpheli Murat CENGIZ'in adı geçen şikayetçi ve mağdurlara yönelik olarak mahkkeme aşamasında silahlı suç örgütü yönetici ve üyelerinin lehine ifade vermeleri ve şikayetçi olmamaları konusunda tehditte bulunduğu, mağdur ve şikayetçi beyanları, iletişim tespit tutanakları, fiziki takip ve görüntü çözüm tutanakları (olay-41) ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı, bu tehdit eyleminin de örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiği,
3- Mülkiyeti Samsun Büyükşehir Belediyesinde bulunan, imar planında spor tesis
alam olarak işaretli 5.483,03 m2 yüzölçümlü ve Adalet Mahallesi Hacı Murat Caddesi 15
numarada yer alan taşınmazın 5393 sayılı Belediye Kanununun 18 ve 75.maddeleri gereği belediye meclis kararıyla 5747 sayılı Yasa ile tüzel kişiliği İlkadım Belediyesine devredilmiş bulunan Gazi Belediyesine tahsis edildiği, Gazi Belediyesinin meclis ve encümen kararlarıyla söz konusu alanda YAP-IŞLET-DEVRET modeliyle idari ve teknik şartnameye uygun 1 adet halı saha ile halkın kullanımına açık basketbol ve voleybol sahalarının oluşturulması, yapılan bir adet halı sahanın 25 yıl müddetle ödeyeceği kira karşılığı işletme hakkının üstlehiciye bırakılmasına karar verildiği, üstlenicinin yapacağı işin bedelinin 200.000 TL olarak tahmin edildiği, 31.10.2007 tarihinde ilan edilerek 2886 sayılı Yasanın 45.maddesine göre yapılan ihaleye sadece şüphelilerden Ali Osman Aydın'ın katılarak teklif verdiği ve teklifin belediye encümenince uygun görüldüğü, Şikayetçilerden Adnan Bahadır'ın, dönemin belediye başkanı olan Süleyman Kaldırım'm söz konusu ihaleyi şüphelilerden İbrahim Uzun'un fiili saldırısına maruz kalması sebebiyle silahlı suç örgütüne verdiğini iddia ettiği, Samsun Cumhuriyet Başsavcılığının 06.10.2010 tarih ve 2010/2449 esas sayılı iddianamesi ile 4. Asliye Ceza Mahkemesine "Edimin l ifasına Fesat Karıştırmak" suçundan kamu davası açtığı 2009/24032 sayılı soruşturma dosyasında ifadesi alınan Süleyman Kaldırım'ın şikayetçi Adnan Bahadır'ın iddialarını reddettiği, söz konusu ihaleyle ilgili şüphelilerden İbrahim Uzun'un araya girmesi, tartaklaması, tehdit etmesinin söz konusu olmadığını, yapılan ihaleye kimin girdiğini bilmediğini, şüpheli Ali Osman AYDIN'm ihale şartlarını kabul etmek suretiyle kazandığını, ihaleye giren şahsın Halit Kol olmadığını, daha sonra tesisin Halit Kol'a ait olduğunun söylendiğini, Halit Kol'u tanıdığım, hemşerisi olduğunu, aralarında husumet olmadığı gibi samimiyet de olmadığını, İbrahim Uzun'un sendika başkam , olarak daha önce Köy Hizmetleri Bölge Müdürü olarak çalıştığı için tanıdığını, hemşerisi olduğunu, İbrahim Uzun tarafından Lokantacılar Demeğine çağrılıp tartaklanmadığını beyan ettiği,
Ancak bilirkişi İsmail Gündüz'ün 14.05.2010 tarihli ve imzalı raporunda;
Üstlenicinin 05.01.2009 tarihinde imalatı bitirdiğini bildirerek kesin teminatının iadesini talep etmesi üzerine mahallinde inceleme yapan Belediye Kabul Komisyonucunda düzenlenen tutanak incelendiğinde; projede teknik ve idari şartnamede halka açık basketbol ve voleybol sahası olarak düzenlenmiş bulunan alana proje ve şartnameye aykırı olarak ikinci bir hah sahanın inşa edildiği, bu durumun proje ve şartnamelere aykırı olduğu, bu durumda Belediye Başkanlığınca yapılması gereken üstlenici tarafından yapılmış inşaatı projeye uygun hale getirmek ve bu mümkün olmadığı taktirde sözleşmeyi fesh ederek teminatı yakmaktan ibaret olduğu, oysa ihale dosyasında aykırılığın giderildiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, buna karşılık tesisin işletmeye açıldığı, bir taraftan sözleşmeyle bir halı saha işletmesine imkan sağlanan üstleniciye oluşturulan bu fiili durumla iki adet halı saha işletmesine izin verildiği, böylece üstleniciye haksız çıkar sağlanmış olmasının yanısıra halka açık olarak hizmet verecek basketbol ve voleybol sahası inşa edilmemek suretiyle kamunun zararına da sebebiyet verildiği, dolayısıyla belediye görevlilerinin TCK'nm 257.maddesinde tarif edilen görevi kötüye kullanma suçunu işlediklerinin, belirtildiği,
Ayrıca şüphelilerden yüklenici Ali Osman Aydm'ın 23.11.2009 tarihinde İlkadım Belediye Başkanlığına verdiği dilekçesinde rahatsızlığını bahane ederek belediye ile yapılan sözleşmenin Halit Kol'a aynı şartlarla devrinin yapılmasını talep ettiği, soruşturma sırasında söz konusu dilekçedeki imzanın Ali Osman Aydın tarafından değil Ali Osman Aydm'm vekili olan Ayfer Salman tarafından atıldığı saptandığı,
Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Her ne kadar dönemin Gazi Belediye Başkam olan Süleyman Kaldırım şüphelilerden ibrahim Uzun ya da soruşturma konusu silahlı suç örgütü üyelerinin baskısı, tehdidi ve fiili saldırısına maruz kalmadığını, bu nedenle söz konusu spor kompleksi ihalesinin adı geçen şahsa verilmediğini iddia etmekte ise de, şikayetçi Adnan Bahadır'ın beyanı, kurucusu ve yöneticisi Hüseyin Kol olan silahlı suç örgütünün Samsun ilindeki etkinliği, Samsun ve çevresinde "KOL ÇETESİ" olarak tanınması, anılan suç örgütüne mensup yönetici ve üyelerin gerek ihaleye girecek kişiler üzerinde gerek ihaleyi gerçekleştiren görevliler üzerindeki etkinliği, bu anlamda söz konusu ihaleye şüpheli Ali Osman AYDIN'dan başka katılanın olmaması, ihale, kazanıldıktan sonra 11.06.2009 tarihli Yapım İşleri Kabul tutanağını hazırlayan kabul komisyonu üyeleri Akif Dinç, Azmi Ertuğral, İkram Parlak tarafından kabul sırasında eksiklikler tespit edilmesine rağmen adı geçen belediye başkanlığınca üstleniciye inşaatı projeye uygun hale getirmesi için süre verilmesi, bu mümkün olmadığı taktirde sözleşmeyi feshederek teminatı irat kaydetmesi yönünde işlem tesis edilmesi gerekirken buna tevessül edilmeyip eksikliklere rağmen işletmenin çalışmasına ve sözleşmenin devamına izin verilmesi, ihaleye katılan ve kazanan şüphelilerden Ali Osman Aydm'm silahlı suç örgütünün üyelerinden olduğu, hakkında Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğimizce (CMK 25O.madde ile Yetkili ve Görevli Başsavcı Vekilliği) 19.04.2010 tarih ve 2010/147-91-63 sayılı iddianame ile Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığına (CMK 25O.madde ile Görevli ve Yetkili) "silahlı suç örgülü üyesi olmak" suçundan kamu davası açılması, ihaleye katılan ve kazanan şüphelilerden Ali Osman Aydın olmasına rağmen tesisin gerçek işletmecisinin ve sahibinin şüphelilerden Halit Kol olduğu, bu durumun gerek iletişim tespitleriyle, gerek fiziki takip tutanaklarıyla, tesisin açılışına ilişkin gazete haberleri ve fotoğraflar ve şüphelilerin ifadeleri ile tespit edilmesi,dolayısıyla şüphelilerden Ali Osman Aydm'ın silahlı suç örgütü yöneticilerinden Halit Kol'un talimatıyla hareket ederek ihaleye katıldığının anlaşılması, şüphelilerden Erkan Akyüz'ün gerek ihale öncesi gerek ihale sonrası gelişmelerde şüphelilerden Halit Kol'un talimatıyla hareket ederek belediye görevlileri ile temasa geçmesi, ihalenin kazanılmasında, tesisin açılmasında ve işletilmesinde etkin rol oynaması, Samsun Cumhuriyet Başsavcılığınca söz konusu ihaleyle ilgili soruşturma açılması ve bu kapsamda ilgili belediyeden bilgi ve belge istenildiğinde belediye görevlilerinin Erkan Akyüz ile iletişime geçmeleri, iletişim tespit tutanakları, teknik takipler, şüphelilerin ifadeleri, toplanan deliller, ihale dosyası, özellikle bilirkişi raporu nazara alınarak;
Şüpheliler Halit Kol, İbrahim Uzun, Erkan Akyüz ve Ali Osman Aydı'nın ihaleye ve edinime fesat karıştırma suçunu işledikleri, söz konusu bu suçun silahlı suç örgütünün faaliyetleri çerçevesinde gerçekleştiği,
Görülmüştür.
SONUÇ VE İSTEM:
Tüm soruşturma belgeleri, iletişimin tespiti, dinlenmesi ile fiziki takip tutanakları, şüpheli, şikayetçi ve mağdur beyanları, şüphelilerin soruşturma kapsamında ve öncesinde gerçekleştirdikleri eylemler ile halikında yasal nedenlerle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen olaylar birlikte değerlendirildiğinde;
Şüphelilerden Halit KOL'un, Samsun İli ve çevresinde faaliyette bulunan Hüseyin KOL tarafından haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla kurulan silahlı suç örgütünün yöneticisi konumunda bulunduğu, iddianamede ismi geçen diğer şüphelilerin ise örgütün üyesi konumunda oldukları, silahlı suç örgütünün yöneticisi ve üyesi olan şüphelilerin örgüt faaliyeti kapsamında tasarlayarak öldürmeye teşebbüs, ihaleye fesat karıştırmak, edimin ifasına fesat karıştırmak ve silahlı suç örgütün korkutucu gücünden yararlanarak tehdit eylemlerini gerçekleştirdikleri anlaşılmıştır.
Böylece şüpheliler;
1) Halit KOL'un; 5237 sayılı yasanın 220/1-3, 5237 sayılı TCK'nın 220/4-5
maddesi delaleti ile,
TCK'nın 38/1, 82/1-a ve 35 (Adnan BAHADIR'a yönelik),
106/2-d (Üç Kez) (Mağdurlar Mustafa ÇINAR, Murat HAFIZOĞULLAR1 ve Vedat KÖKÇEOĞLU'na yönelik)
235/2-c yollamasıyla 235/1-3,
37/1 maddesi delaletiyle 236/2-d yollamasıyla 236/1,
2) İbrahim UZUN'un; 5237 sayılı TCK'nın 220/2, 3, 220/4 maddesi delaleti ile,
TCK'mn 38/1, 82/1-a ve 35 (Adnan BAHADIR'a yönelik)
235/2-c yollamasıyla 235/1-3,
3) Murat CENGİZ'in; 5237 sayılı TCK'nın 220/2, 3, 220/4 maddesi delaleti ile,
106/2-d (Üç Kez) (Mağdurlar Mustafa ÇINAR, Murat HAFIZOĞULLARI ve Vedat,
KÖKÇEOĞLU7na yönelik)
4) Erkan AKYUZ'ün;
5237 sayılı TCK'nın 220/2, 3,
235/2-c yollamasıyla 235/1-3,
5) Ayfer SALMAN'm;
5237 sayılı TCK'mn 220/2, 3,
6)AlaaddinSEVİNÇ'in;
5237 sayılı TCK'nın 220/2, 3,
7) Salih Yaşar UZUN'un;
5237 sayılı TCK'nın 220/2, 3,
8) Mustafa UZUN'un;
5237 sayılı TCK'mn 220/2, 3,
9) Kenan ARSLAN'm;
5237.sayıh TCK'nın 220/2, 3,
10) Fatih İPEK'in;
5237 sayılı TCK'mn 220/2, 3,
11) Erkan UZUN'un;
5237 sayılı TCK'nm 220/2, 3,
12) Süleyman ŞIRIN'in;
5237 sayılı TCK'nm 220/2, 3,
13) Şenel Uğur SEVİNÇ'in;
5237 sayılı TCK'nm 220/2, 3,
14) Serdal ARSLAN'm;
5237 sayılı TCK'nın 220/2, 3,
15) Ender ÇAM'ın;
5237 sayılı TCK'nm 220/2, 3,
16) Cavit LİKOĞLU'nun;
5237 sayılı TCK'nın 220/2, 3,
17-Cihan KOL'un;
5237 sayılı TCK'nm 220/2, 3,
18- Aü Osman AYDIN'ın;
5237 sayılı TCK'nm 220/4 maddesi delaleti ile
235/2-c yollamasıyla 235/1-3,
37 maddesi yollamasıyla 23§/2-d yollamasıyla 236/1,
19- Osman KOL'un;
5237 sayılı TCK'nm 220/2, 3,
Maddeleri uyarınca ayrı ayrı CEZALANDIRILMALARINA,
Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğimizin Adli Emanetinin 2010/253 kayıtlı delil teşkil eden iletişim tespit tutanakları ve CD leri, teknik araçlarla gizli izleme ve görüntü çözüm tutanakları ile görüntülerin bulunduğu DVD' lerin ve sair delillerin DOSYADA DELİL OLARAK SAKLANILMASINA,
Tüm şüpheliler hakkında 53. maddenin ayrı ayrı uygulanmasına, Karar verilmesi için kamu adına talep ve iddia olunur. 02/11/2010
NOT : Şüpheliler;
Ali Osman AYDIN, Yusuf İPOGLU, Mehmet TOPUZ, Enver KOL, Mustafa KOL, Mahir KOL, Ali KOL, Murat KOL, Hakkı ERİM, Ali YILMAZ, Ali Yılmaz ERGEN, Murat ERTÖREN, Mahmut ERDOĞAN, Ahmet ÇAKILCI ve Adem GÜNEY hakkında, Silahlı Örgüt Üyesi Olmak,
Alaaddin SEVİNÇ, Salih Yaşar UZUN ve Mustafa UZUN hakkında tasarlayarak kasten öldürme suçuna teşebbüs,
Halit KOL, Erkan AKYÜZ, Adem GÜNEY ve İbrahim UZUN hakkında kasten yaralamaya teşebbüs,
Ayfer SALMAN hakkında ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma, Suçlarından kovuşturmaya yer olmadığına dair ek karar verilmiştir.
***
İŞTE GERÇEKLER
ÖRGÜT FAALİYETİ ÇERÇEVESİNDE GERÇEKLEŞTİRİLEN SORUŞTURMA KONUSU EYLEMLER:
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.