İl Özel İdaresi ve İl Genel Meclisi ile ilgili yapmış olduğumuz haberler ve yazdığım köşe yazılarına İl Genel Meclisi Sekreter Yardımcısı ve şu an itibari ile Sekreter Vekili pozisyonundaki arkadaşımız gazetemize hitaben bir cevap yazmış, cevap yazısını okuduğumda AK Parti'nin ve bilhassa Başbakan'ın işinin ne kadar zor olduğunu bir kez daha anladım. Bu arkadaşımızı yaklaşık on yıldır tanırım, biraz bürokrasi tecrübesi olduğunu sanmıştım, ancak yanılmışım. Adam yazdığı yazıda bize verdiği cevabı yayınlamamızı rica ediyor, bizim üst amirimiz ya!... yazdığı yazıyı anında yayınlamak zorunda olduğumuzdan!... bize ricada bulunmuş....
Ak Parti ne yapsın, Başbakan ne yapsın eldeki veri bu insanlar olunca yapacak çok şey yok. Adam daha önce vergi denetmeni olarak çalıştığından vergi mükelleflerinin adeta korkulu rüyası olarak hareket ettiğinden, şu anda çalıştığı kurumda da aynı şekilde davranmaya devam edip, muhataplarına onların amiri imiş gibi davranmaya devam ediyor. İnsanı makamı hak etmeden oraya atarsanız olacağı budur. Bu arkadaşımızın tek meziyeti ağabeyinin il yönetim kurulunda olması sonucu bu göreve atanmış olduğudur. Sıra vatandaşa geldiğinde yukarıdan bakmayı adet haline getiren bu arkadaşlarımızın, kendi emirlerindeki çete bozuntularının yanında nasıl hazır ol vaziyetine geçtiklerini de çok iyi biliyorum.
Muzaffer Kayaoğlu'nun gazetemize yazdığı yazı adeta bizim yazılarımızın teyidi mahiyetinde, zira İl Özel İdaresi'ndeki kamuya ait taşıtların 237 sayılı taşıt yasasına göre kullanılması gerektiğini belirtmiş ancak gazetede resmini yayınladığımız araçlarla ilgili en ufak bir ayrıntıya girmemiş. Bu araçların da hizmet aracı olarak kullanıldığı imasında bulunmuş. Dilerse o araçlarla ilgili Adem Kızılkaya'nın nerelere gittiğini, araçların kimleri taşıdıklarını, aile fertlerinden eş, dost, akrabaya varıncaya dek kimlerin o araçlara bindiğini resimleri ile yayınlayalım. Ancak kişinin özel hayatını ihlal olacağını düşündüğümüzden ve ailesine olan saygımızdan ötürü onları yayınlamadık. Muzaffer Bey isterse kendi kontrolündeki mobese kameralarından görüntülere ulaşabilir.
İl Özel İdaresi'ndeki ihalelerin 4734 sayılı yasaya göre şeffaf yapıldığından bahseden Kayaoğlu kendi kurumlarının lokantası olmasına rağmen bir lokantaya kaç lira yemek ücreti ödenmiş? İl Özel İdaresi'nin birçok yemekli programı ihale yapılmaksızın 22/d gereği hizmet alımı olarak bu lokantadan neden yapılmış? Bu lokanta kime yakın veya arka planda kim bu lokantaya gizli ortak iyi araştırsın. Misafirhanenin tadilat işini kim yaptı? Bu işi yapan kimin adamı? Adem Kızılkaya kendisi ile ilgili haber yapıldıktan sonra bindiği araçlardan birisini şoförünün emrine verip, evrak taşıma işinde kullanması talimatını vermiş mi? Şayet vermişse daha önce neden kendisi kullanmış?
Yasalar uygulanmak için çıkarılır ancak onu uygulayacak olanlar da bizler olduğumuzdan işimize geleni uyguluyoruz, gelmeyenini görmezlikten geliyoruz. Muzaffer Kayaoğlu bize yazdığı yazıda araçların hizmet amaçlı kullanıldığından dem vurmuş, halbuki kendisi de adı gibi emin ki o araçlar makam aracı olarak kullanılıyor, arka koltuklarına bakıldığında müştemilat her şeyi ortaya koyar, kendilerine sıra gelince farklı davranıyorlar, vatandaşa sıra geldiğinde ise elli dereden su getiriyorlar.
Sayın Kayaoğlu yazdığı yazıda İl Özel İdaresi'nin hizmet aracı olarak kullanmak üzere araç almasının yasal olduğunu belirtmiş, ancak Meclis Başkanı'na makam aracı tahsisi edilmesinin yasal olarak mümkün olmadığını bildiklerinden yasaları arkadan dolanıp, hizmet aracı adı altında alıp, meclis başkanına tahsis edecekler. Meclis başkanı işi o kadar ileriye getirmiş ki beyefendi yerli araç istemiyor, ithal araç istiyor. Yasa gereği kamu bütçelerinden ithal binek aracı almak mümkün olmadığından Köylere Hizmet Getirme Birliği'nden almanın yolunu arıyorlar. Şu işe bakar mısınız adamlar devlet içerisinde devlet olmuşlar, yasaları ya uygulamıyorlar, veya arkadan dolanıyorlar, hesap soran yok, çıkabilirseniz çıkın işin içerisinden. Ama hiç endişe etmeyin bu ülkede, bu şehirde ve her kurumda olduğu gibi İl Özel İdaresi'nde de vicdan sahibi, devletini, milletini seven insanlar olduğundan yapılan yanlış işler anında bize ulaşıyor, bizim yapılan yanlışların hesabını soracağımızdan kimsenin endişesi olmasın. Kalın sağlıcakla