Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sayın Nazım Ekren'in Ekonomik ve Sosyal Konsey toplantısı için Samsun'a gelmiş olması, çantasındaki merak ettiklerimiz açısından herkes gibi beni de heyecanlandırmıştı.Ancak nevar ki,toplantının özeti,enazından kısa ve orta vadede öyle çok da heyecanlandıracak bir hedefimizin olmadığını göstermiştir.
Cazibe merkezi olacak illerin açıklanmasıyla hepimiz gördük ki;yine bize esmer günler düştü.
Proje, şüphesiz ki kapsam içine dahil edilen illerin,ekonomik ve sosyal kalkınmasında ciddi faydalar sağlayacak olan bir çalışma.Bir vatandaş olarak,ülkem adına önemsiyor ve seviniyorum.Ama ben bir Samsunluyum.
Ve bir Samsunlu olarak da,bir çok proje ve destek uygulamalarında sürekli son dakika golü yemenin hayal kırıklığını da yaşıyorum.Bölgemiz ile alakalı genel politikaların uygulanması sürecinde,Samsun'un arka plana itilmesi sonrasında değerli vekillerimizin,durumu idare etme çabaları sonucu basına yansıyan açıklamaları da şaşkınlığımızın ve hayal kırıklığımızın giderilmesinde yeterli olamıyor.
Kısa dönemde,enerji yatırımı,teşvik,ek uçuş seferlerinde yaşanan kargaşa ve son olarak cazibe merkezi olma ümitlerimizin de buharlaşması iş dünyamızın da morallerini bozmuştur.
Sayın Bakan'ın açıklamasının hemen peşinden;OKASİFED,KASİAD,MÜSİAD ve SAMSİAD gibi örgütlerin değerli başkanları ortak bir tavırla karara tepki göstermiş ve lehimize olacak yeni bir düzenleme için gereken çalışmaların başlatılacağı sözünü vermişlerdir.Böylelikle siyasetçilerimize bağladığımız umutlarımız da,gerçek bir Samsunlu gibi davranan iş dünyamıza yoğunlaşmıştır.
Öyle inanıyorum ki,biryerlerde Samsun adına bütün bu kararlar alınır iken Sayın vekillerimiz de bizler gibi düşünmüşler ve bu yönde kanaat bildirmişlerdir ancak merkezi bir tahakküm sonucu ortaya mevcut kararlar çıkmıştır.Şimdi gel de söyleme;sosyal ve ekonomik kalkınma projeleri hayata geçirilir iken, Sayın Başbakanımızın üzerimizdeki elinden geçtim,işaret parmağı Samsun'u işaret etse yetecek.
Samsunda yaygın bir merak haline gelmiş olan,neden hiç bakanımız yok bilmecesinin,benim düşünce alemimde olan versiyonu da şöyle ki;acaba bir bakanımız olsaydı durum daha farklı olabilirmiydi?
Bir bakanımız olmadan bunu bilmek zor ama teamüller,bakanı olan şehirlerin gelişimi konusunda ipucu veriyor bize.
Trabzon,Diyarbakır ve Sivas;cazibe merkezi yapılacak üç ilimiz.Seçilmiş olan illerimize biraz derin bakıldığında insan düşünmeden de edemiyor hani.
Yaklaşan yerel seçimler öncesinde,Trabzon ve Diyarbakır'ın,Sayın Başbakanımız'ın istiyorum dediği illerimizin başında geliyor olmaları ve Sivas'ın da AK Partiden koparak yeni bir parti kurma hazırlığı içerisinde olan Sayın Abdullatif Şener'in memleketi olması nedeni ile ihtimalen bir oy kaybının önüne geçilmesi bakımından, her üç ilimiz için cazibede öncelik tanınmasına neden teşkil etmiş olabilirmiydi acaba?
Yoksa kararda bir siyasi ikbal hedefi mi var?Eğer böyle ise,kararın sahibi olan siyasetçilerimizin Samsun üzerinde ikbal endişesi kalmamış demektir.
Samsun'da büyükşehir,ilçe ve belde belediyelerinde bir önceki yerel seçimlerde elde edilen başarı, farkında olunmadan bir rehavetemi neden olmuştur yoksa?
Kahreden cazibe!
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.