KASİF Başkanı Osman Reis 2013 yılını değerlendirdi

2013 yılını değerlendiren ve 2014 yılından beklentilerini belirten KASİF Başkanı Osman Reis, 2013 yılında Türkiye gösterdiği büyüme oranıyla birçok ülkenin önünde olmakla beraber gelişmekte olan ve asıl yarış içinde bulunduğu ülkelerden bir hayli geride kaldığını söyleyerek, ”Ayrıca büyümenin iç bileşenlerine baktığımızda daha çok özel tüketim ağırlıklı olduğu, kamu yatırımları ya da özel tüketime dayalı büyümeyi federasyon olarak çok sağlıklı bulmuyoruz ve asıl büyümenin iki eksende olması gerektiğini düşünüyoruz. Birincisi yurt içi tasarrufları düzeyini gelişmekte olan ülkeler seviyesine çıkaran bir yapıya yönelmeyi, ikincisi ise yatırımlarda, projelerde ve harcamalarda dış borç ve cari açığa bağımlı olmayan bir büyüme aşamasına geçilmesini öneriyoruz. Bu açıdan bakıldığında 2013 karşılaştırılabilir olmayan gelişmiş ülkelere göre daha iyi, karşılaştırılabilir gelişmekte olan ülkelere göre ise önemli ölçüde düşük kalmıştır.( 2012 yılına ait büyüme verileri; Türkiye 2.2, AB ülkeleri ortalama yüzde eksi 0.2, Çin yüzde 7.8, Hindistan yüzde 4, Şili yüzde 5.5, Endonezya yüzde 6.2)” dedi.
Türkiye tarihinin en büyük fırsatını yakaladı
Türkiye'nin gelmiş olduğu gelişme aşaması ve oluşturduğu üretim yapısıyla tarihinin en büyük fırsatını yakaladığını belirten Reis, “Ama gereksiz siyasi tartışmalar ve istikrarsızlık, alınan sonuçların olumlu yanlarını gösterirken olumsuz yanları göz ardı eden analizlerin fırsatı kaçırdığımızı düşünmemize neden olmaktadır. Batılı toplumların 'Türkler fırsat kaçırma fırsatını asla kaçırmaz' dediklerini belirterek eğer yanlışlarda ısrar edilirse 'orta gelir tuzağına' yakalanma olasılığının yüksek olduğunu söyleyebiliriz” şeklinde konuştu.
İş dünyasına 2014 önerileri
KASİF Başkanı Reis sözlerini şöyle sürdürdü: “2014 yılının başlarında ise ortaya çıkan siyasi tartışmalar banka sistemiyle siyasi irade arasındaki uzlaşmayan noktaların artması tasarruf oranıyla ilgili ciddi tedbirlerin ve reformların gündemde olmaması fiziki sermaye ihtiyacındaki ciddi açıklar, ortalama birim satış fiyatı 1,5 dolar olan ihracat düzeyi zor bir yıl oluşturacaktı. Federasyon olarak bölgemizdeki iş adamlarına tavsiyelerimiz;
1. 2014 yılı seçim yılı olacağından kısa vadeli borçlanmaya gitmemeli, borçlarını uzun vadeye yaymalıdırlar,
2. İşadamlarımızın işyerlerinin mevcut yapılarını daha da güçlendirmeleri gerekir,
3. İş dünyası iş yerlerindeki mesleki eğitimleri arttırarak verimliliği arttırmalıyız.”

Türkiye'nin son dönemde yaşadıklarını sağlıklı atlatabilmesi için yapılması gerekenin Türkiye'nin bütün kanaat önderlerinin ortak bir politika ve strateji üzerinde anlaşmaya varması olduğunu vurgulayan Reis, “ Unutulmamalıdır ki siyasi istikrar olmadan ekonomik istikrar ve gelişme olmaz” diyerek sözlerini tamamladı.