Kemal Taner'in Ardından...

Mehmet Büyükalbayrak

Mimarlık camiası olarak, Kemal Abi'mizi kaybettik. Geçen perşembe günü, telefonla geldi acı haber... Kemal Taner, yakalandığı hastalıktan kurtulamamış, vefat etmişti. Amansız hastalık, kısa denilebilecek bir sürede, aramızdan aldı O'nu...

Seksenli yaşların ortalarında olmasına rağmen hayat doluydu, enerji doluydu. Neşesini ve güler yüzünü hiç kaybetmemişti. “Her ölüm erkendir” denir. Bu sözün, Kemal Abi için, daha bir geçerli olduğunu hisseder gibiyim.

Kendisini, İstanbul Belediyesindeki işimden ayrılıp, Samsun'da büro açtığım günlerde tanıdım. Seksenli yılların başlarıydı. Şehre yeni taşınmış, büromu açmış, iş beklemeye başlamıştım. Zor günlerdi benim için. Samsun'da ilk tanıştığım meslektaşlarımdan biri olmuştu Kemal Abi... Gülen yüzüyle moral verirdi bana.

Daha sonra, 12 Eylül yönetiminin kapattığı meslek odamızın açılış çalışmalarında sık sık bir araya geldik. Odamızın “Mesleki Denetim Görevliliği”ni üstlenerek, kapatılan odamızın tekrar açılmasında, bizlere Abi'lik yaptı. Odamız, önce Temsilcilik, sonra Şube oldu. Kemal Abi, görevi bırakmıştı ama, Mimarlar Odası'ndan kopmamıştı, kopamamıştı.

Her etkinliğimizde, her toplantımızda yanı başımızda olurdu. Çoğu zaman, toplantılara ilk gelenlerden biriydi. Meslektaşları ile bir arada olmak mutlu ediyordu O'nu. Bunu, tüm hareketlerinden anlamak mümkündü. Gülerdi, şakalaşırdı, espriler yapardı... Belki de, bitmeyen enerjisinin kaynağı bu idi.

Aralık ayının başlarıydı. Kemal Abi'nin hasta olarak, evinde yattığını duyduk. Oda başkanımız ve bir kaç meslektaşımızla birlikte, ziyaretine gittik. Yataktaydı, belki ağrısı da vardı. Ona rağmen güler yüzle karşıladı bizi. Espriler yaptı, şakalaştık. Oda'yı  sordu bize... Mesleğe adım attıktan sonra, bir türlü kopamadığı Mimarlar Odası'nı. Öyle ya... 1953 yılında mimar olmuştu. Meslek hayatı, odamızdan da yaşlıydı. TMMOB, 1954 yılında kurulmuştu.

Genel kurulun ne zaman yapılacağını sormayı da ihmal etmedi. Genel kurulun 13-14 Şubat'ta toplanacağını söyleyip, ardından ilave etmiştim. “Abi, çabuk iyileş, genel kurulda aramızda olmanı istiyoruz.” Güldü... Ardından, gözleri dolarak, “Çocuklar, sedye ile de olsa, genel kurulda aranızda olmaya çalışacağım.” cümlesi çıktı ağzından. Bizim de gözlerimiz dolmuştu. Belli etmemeye çalıştık.

Olmadı... Bu genel kurulu Kemal Abi olmadan yapacağız. Alışmak zor olsa da alışacağız.  Şairin dediği gibi:

“Kimin gönlünce olmuş ki olanlar”

“Senin gönlünce olsun” *¹

Ne diyebiliriz ki?

Kemal Abi'mize Allah'tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve mimarlık camiasına baş sağlığı diliyorum.      

*¹ Ahmet ULUKAYA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.