Samsun halkı, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığı için adaylığını açıklamasını konuşuyor.
Sokağın Sesi, Samsun halkına, Deniz Baykal'ın istifasından sonra, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul milletvekili ve Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu'nun, CHP Genel Başkanlık adaylığını açıklaması hakkında ne düşündüklerini sordu. Halk, olayı Deniz Baykal adına düzenlenmiş bir komplo olarak nitelendirirken, Kemal Kılıçdaroğ'lunun ise adaylığı hakkında olumlu yorumlarda bulunarak, destekleyeceklerini belirtti.
KILIÇDAROĞLU AKP DEN KURTULUŞ YOLUDUR
Bülent Karaismailoğlu (42-Emekli): Cumhuriyet Halk Partisi, Deniz Baykal'ın istifasını açıklamasından sonra gerçekleşen Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığı ile kesinlikle bir çıkışa geçecektir. Cumhuriyet Halk Partisi olmayıp ta, Deniz Baykal'dan çekinenler bile CHP'ye muhakkak oy vereceklerdir. Neden CHP çıkışa geçecektir; halkın gözünde Kılıçdaroğlu'nun olumlu bir intibası var. 1974'te bizler Bülent Ecevit'e nasıl sarıldıysak, bu halkta Kemal Kılındaroğlu'na 2011'de sarılacaktır. Bana göre, Adalet ve Kalkınma Partisi'nden kurtuluş yolu Kılıçdaroğlu'dur
KILIÇDAROĞLU CHP'Yİ İLERİYE GÖTÜRÜR
(İsmini vermek istemeyen vatandaş): Deniz Baykal'ın yerine kim gelirse gelsin bu gün bölüyoruz ama oyları, ben Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy verebilirim. Deniz Baykal son 20 sene içerisinde yaptığı eylemlerle, en azından solun içerisindeki daha sosyal adaletçi, daha sola yakın ve emekten yana yakın hareket her gördüğümde Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy vermeyi düşünebilirim. Ama Deniz Baykal'ın öyle bir derdi yok ve Baykal olduğu sürece oyumu esirgerim. Baykal politik anlamda etkili bir adam, ağzı laf yapan birisi fakat bu gün Recep Tayyip Erdoğan'da hiçbir şey yapmadan konuşmaları ile insanları etkilemeyi başarabiliyor. Kısacası, halkın beklentisi var insanlardan. İnsanların, yenilikçi ve illa muhafazakâr olması gerekmiyor. Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Halk Partisi'ni eğer bir adım öne getirecekse ki götüreceğine de inanıyorum ve bu durum Ülke adına iyi olacaktır diyorum. Şu da var CHP'yi bir adım öne şöyle götürür; Deniz Baykal, kendi istirhamındaki grupları Kemal Kılıçdaroğlu'nun üstüne salarsa hiçbir şey yapamaz. Bir bilen olarak, başında şunu yap bunu yap dediği zaman bu iş biter açıkçası. Kılıdaroğlu, Parti başkanı olarak hiçbir insiyatif kullanamıyorsa bunun hiçbir anlamı yok. Kılıçdaroğlu kendi insiyatifi ile birazda kadroyu gençleştirerek yoluna devam ederse, CHP ve ülke adına her şey olumlu olacaktır diyor. Bu ülkenin, memuru var, işçisi, emekçisi ve acı çeken insanı var, umarım bu insanlarımız adına hayırlısı olur diyorum. Şunu da eklemek istiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi'ne adam gibi bir adam gelecek ise bu kişi Kılıçdaroğlu'dur
KILIÇDAROĞLU GELSİN ÇOK İYİ OLUR
Hüseyin Yalay (51-Serbes Meslek): Eski Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal muhalefetten başka hiçbir şey yapamaz. Onun başkanlık koltuğuna oturma gibi bir lüksü ve isteği yok. Çünkü o adam muhalefetin koltuğunda rahat olan bir insan v sadece yaptığı iş iktidar partilerini kışkırtmak ve onlar hakkında yorumlarda bulunmaktır. Bu adam bundan dolayı rahattı ve gerçektende kendi seçilmesini kendi isteği olarak istemiyor diye düşünüyorum. Bu birdi, ikincisi ise Türkiye'de ya suçlama, ya gerçek onu kimse bilemez. Bilen şahıslar ve bilen kurumlar olabilir. Yazık, öyle bir şey olmaması gerekiyordu. Ben Deniz Baykal olsaydım, kesinlikle istifa etmezdim. Ama tabi onunda gereken bir insanlık gururu ve belli bir misyonu vardır. Kılıçdaroğlu'na gelecek olursak, Kılıçdaroğlu, Baykal'dan kat kat iyi bir insandır. Bu gün Kılıçdaroğlu, Ankara'da milletvekili adaylığını verse İstanbul değil de Ankara'da verse idi. Daha başarılı olurdu. Kılıçdaroğlu Cumhuriyet Halk Partisi'nin başına gelsin çok çok iyi olur. Hatta ve hatta Cumhuriyet Halk Partisi'nin kadrosu komple yenilensin diyorum
ASIL RAHATSIZLIK ÖNDER SAV'AYDI
Mehmet Ali Ayvaz (46-Esnaf): CHP Genel Başkanı Baykal'a yapılan bu çirkin olay tamamen bir komplodur ve ben kesinlikle gerçekliğine inanmıyorum. Baykal, böyle olumsuz bir durum karşısında çok soğukkanlı davranarak ve çok iyi bir harekette bulunarak istifasını verdi ve partinin önünü açtı. AKP ve diğer Partiler belki bu olayı kullanıyor ama hiç beklenmedik bir hareketle, Baykal bütün dengeleri bozdu. CHP'deki sorun şu, biz çok rahat seçime, kurultaya gidecektik. Eğer genel başkana böyle bir komplo olmasaydı, partinin üst kademesi de büyük bir ölçüde değişecekti. Başta da Önder Sav gidecekti. Ben kamuoyunun Kılıçdaroğlu'nu ön plana çıkardığını düşünüyorum. Bu olaydaki sebep ise bana göre bir yerde doğru, bir yerde yanlıştır. Zaten böyle bir olay gerçekleşmeseydi, başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu partinin yönetim kademesine alacaktı. Aslında partideki en büyük rahatsızlık Genel Sekreter Önder Sav'aydı. Şimdi Önder Sav, Kemal Kılıçdaroğlu'nun yanına bulunuyor. Soruyorum ne değişti?
CHP YIPRATILMAK İSTENİYOR
Bizim sorunumuz Önder Sav gibi polit büro üyelerinin değişmesiydi. Biz genel Başkanımız Deniz Baykal'dan, son derece memnunduk. Baykal, yaptığı mücadelelerin sonrasında CHP bu konuma gelmiştir. Onun yaptığı muhalefeti hiçbir lider yapmadı. CHP'de de ben şu andan sonra kimsenin yapacağına da inanmıyorum ve Baykal'ın bu durum oluştuktan sonra ise partiye geri döneceğine kesinlikle inanmıyorum. Bu şekilde de, Kılıçdaroğlu aday olacak ise öncelikle genel başkanın onayını alması gerekir. Genel başkanın onayı ve günlü alınmadan, Önder Sav'ın itelemesi ile beraber bu konuma birden atması, benim Kılıçdaroğluna o sıcak bakışımı tamamen değiştirdi ve artık istesem de sıcak bakamıyorum. Kamuoyunda CHP adına olumsuz konuşan adamlar şimdi ahkâm kesmeye başladılar ne değişti? O adamlar şimdi bütün televizyonlarda ve yayın kuruluşlarında boy göstermeye başladılar. Bu durumda benim kafamı kurcalıyor. Genel Başkan istifa etmiştir tama ama bu durum Genel Başkan Deniz Baykal nezrinde Cumhuriyet Halk Partisi'ne kurulmuş bir tuzaktır. Önümüzde ki süreçte iktidar ortağı olacak bir dönemde, CHP yıpratılmak isteniyor. Kim aday olursa olsun, CHP'nin ilkelerinden ve tüzüğünden kesinlikle taviz vermeyecek. Cumhuriyetten yana tavır alacak, ulusal birlikten yana tavır alacak, SHP döneminde, mezhepsel yanı ağır basan insanlar hâkimdi ve CHP Karadeniz'den oy alamıyordu. Şimdi ise bu dönemde Alevi'si ile Kürt'ü ile Sünni'si ile CHP bir dayanışma içerisinde, yani CHP'ye bu tip insanlar hâkim olacaklarsa, ben o insanların Cumhuriyet Halk Partisi'ne hâkim olmasını kesinlikle istemiyorum. Partinin benim gönlümde yatan birlik ve beraberlik hali ve düzeninde olmasıdır. Bizler iktidar olma yolunda ilerleyen bir partiyiz ve Cumhuriyet Halk Parti'sinin, onun bunun yönlendirmesine ve yıpratılmasına bizler izin vermeyeceğiz.
Tolga BİRGÜCÜ