Kritik zirve öncesi çarpıcı açıklamalar

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile saat 15.00'da görüşecek olan Başbakan Erdoğan, TİM Genel Kurulu'nda kritik terör zirvesi öncesi çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

DÜNYA BAŞARIMIZI İZLİYOR

Herkes bizden ekonomimizdeki başarının kaynağını öğrenmek istiyor. Bu başarının aktörleri şu anda bu salonda. Bu noktada geçtiğimiz on yıl boyunca yüreğimizi burkan hadiseler yaşadık. Herkeste bir umutsuzluk vardı. Elde ettiğimiz her başarıya kulp taktılar. Bu başarının geçici olduğunu söylediler. Dünyada Türkiye'yi izleyenlere yanlış izlenim sundular. Bu sadece biz değil tüm Türkiye'ye haksızlıktır. Kararlı ve birlikte yürüdük. Hala tereddütleri olanlar var mı? Bilmiyorum. Küresel kriz deyim yerindeyse dünyayı kasıp kavuruyor. Biz bu sürede yüzde 8 büyüyerek yolumuza devam ediyoruz.

BEN NÜFUSU ATTIRMAK İSTİYORUM
Yunanistan'ın nüfusu azalıyor bizim ise her yıl 1 milyon artıyor. Ben daha fazla artmasını da istiyorum. 66 milyon nüfusumuz vardı şimdi 75 milyon. Batı çöküyor bunun sebebi yaşlı nüfustur.Onlar siz doğruyu yaptınız diyor bize. Bütün bu tespitlerle hükümete haksızlık yapılmıyor tüm ihracatcılara da haksızlık yapılıyor.

İNTİHAR ETMEYİN SİZE ACIRIZ
Hükümet kaybetmesinde Türkiye'ye ne olursa olsun zihniyeti eskide kalmıştır. Elbette ekonominin durumu büyüme, enflasyon, dış ticaret gibi göstergelerde belli olur. Borçlanma dediğiniz olay milli geliri oranla tespit edilir. Atalarımız borç yiğidin kamçısı dediyse bu güçlüler için. Biz de şu an güçlüyüz. Dünya krizde ama biz Çin'den sonra ikinci sıradayız. Bunla iftihar ediceğine intihar ediyorlar biz acırız intihar etmeyin siz de lazımsınız.

TERÖR SİYASİ MALZEME OLARAK KULLANILDI
Ülke olarak bu hedeflerde birlik içinde olmalıyız. 30 yıldır terörle mücadele ediyoruz. Türkiye'nin ekonomisine çok hasar vermiş bu sorunu çözmek istiyoruz. Bizim parti olarak bu meseledeki kararlılık 81 ilinden destek gördü. 75 milyon hep birlikte bu sorunun çözülmesini istiyor. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Bu acıyı anlamak için herkes çaba harcamak zorunda. Türkiye'de bu yapılamadı bu hissiyat paylaşılamadı. Herkes önce vicdanını sorgulasın. Bu ülkede terör siyaset malzemesi olarak kullanılmıştır. Son 30 yıldır hükümetle olan her partiye muhalet terör üzerinde yüklenmiştir. 2010 yılı halk oylaması öncesinde de namlular seçim sandıklarını hedef aldı. Terör örgütün çok enteresan bağlantıları çıkmaya başladı. Karşımızda sadece silahlı çete yok karşımızda karanlık çevrelerin taşeronluğunu yapan bir terör örgütü var.

SİYASETTE KÜSLÜK OLMAZ
2009'da milli birlik ve kardeşlik projesinde her partiden randevu istedik TBMM'ye bu durumu taşıdık ama yalnız kaldık. Biz tüm zorluklara rağmen yalnız olmamıza rağmen terörle mücadele ettik milletimiz bize güvendi. Terörün bu ülkede siyasetin şekillendirmesine müsade etmeyeceğiz. Kalbimizden söyledik terörle mücadele esnasında hayatını kaybedenlerin hepsi bir can hepsi bir insan. Ay yıldızlı bayrak için şehitler geliyor hükümet suçlanıyor. Ama çözüm dediğinde hepsi sırtlarını dönüyor. Biz bu meselenin çözümü için hiçbir zaman kapılarımızı kapatmadık. Bugün de kapılarımız ardına kadar açık. Kim gelirse, kim katkı vermek isterse, kim bize bir çözüm önerisi getirirse dikkatle dinleriz, hassasiyetle üzerinde dururuz ve oradan istifade edip, alacağımız ne varsa alır ve onu uygulamaya koyarız. Bizim hiçbir ön şartımız, hiçbir önyargımız, ön kabulümüz yok. Biz bu milli meselede iktidar, muhalefet gibi değil, annelerin gözyaşını dindirmeye çalışan, can, kalp, vicdan taşıyan insanlar gibi olunmasını her zaman istedik, bugün de istiyoruz. Kapıyı kapatmakla bir yere varılmaz. Siyasette küslük olmaz, köprüleri atmak olmaz. Hasmane duygular içine girmek, rakiplerini düşman olarak, hain olarak yaftalamak olmaz. İnşallah öğleden sonra da ana muhalefet partisi genel başkanı ve heyetini kabul edecek, bu konudaki önerilerini dikkatle dinleyecek, not edecek, üzerinde istişareleri yapacağız