Yıldız açıklamasında, 2010 bütçesinin 'vahim' taplo olarak nitelendirerek şöyle konuştu: "2010 Bütçesi krizin bütün yükünü emekçilere yükleyen bir bütçedir. 2010 Bütçesi 25.12.2009 tarihinde TBMM'nin onayına sunularak yasalaştı. 2010 Bütçesi bu ülkenin hayatını çalışarak, üreterek kazanan emekçileri açısından ana hatlarıyla vahim bir tablodur. ülkemizde bütçeler de toplumsal katılımdan uzak toplumun sadece çok küçük bir azınlığını oluşturan sermaye sınıfının ihtiyaçları ekseninde hazırlanmaktadır. 2010 Bütçesi de toplumsal katılımdan uzak, antidemokratik yöntemlerle hazırlanmış bir bütçedir. Eğitim ve sağlık alanında ihtiyaçlar yakıcı bir nitelik kazanmış, ancak 2010 bütçesi toplumun bu önceliğine de sırt çevirmiştir. Türkiye OECD ülkeleri arasında işsizliğin en yoğun olduğu ilk üç ülkeden biridir; ancak 2010 bütçesi bu gerçeği de görmezden gelmiştir. 2010 Bütçesi AKP iktidarının başlangıcından bu yana inatla tekrarlanan istihdamsız büyüme stratejisinde ısrar etmektedir"
BÜTÇE EMEKTEN YANA DEĞİL
Yıldız, bütçeyi emekçi olarak tanımalarının mümkün olmadığını söyleyerek, "Bütçeye ilişkin bir başka asılsız iddia ise kamu emekçilerinin ücretlerine ilişkin reel artış olduğu doğrultusunda Bakanın açıklamalarıdır. 2010 Bütçesi emekçiler, işsizler, yoksullar özetle tüm halkımız için temel beklentileri karşılamak bir yana, onları hiç görmeyen bir noktadan hazırlanmış ve onaydan geçirilmiştir. Emekçiler olarak böyle bir bütçeyi tanımamız söz konusu değildir. Bütçeler basit bir kasa hesabı olarak görülemez. 2010 Bütçesi krizin bütün yükünü emekçilere yükleyen bir bütçedir. 2010 Bütçesi derhal geri çekilmelidir. Parlamento başta olmak üzere en geniş toplumsal katılımın sağlanacağı yeni bir bütçe hazırlanmalıdır. Bu yeni bütçede öncelikler, işsizlikle ve yoksullukla mücadele, eğitim ve sağlık hizmetlerinin herkes için ulaşılabilir, nitelikli ve parasız olması,Herkese güvenceli iş ve insanca yaşanacak ücret,Gelir dağılımında toplumsal adaletin gerçekleşmesi,Askeri harcamaların denetim altına alarak kaynakların barışa harcanması olmalıdır" dedi.
Anıl OLFAZ