İç İşleri Bakanı, katıldığı bir açık oturumda, ‘’MLKP, (Marksist Leninist Komünist Partisi )iki hafta önce Suriye’de, ABD ile görüştü.’’ Bilgisini veriyordu.
Sol görüşün kaynağı Emperyalizm ,temelinde yatan dünyayı yöneten güçtür.
İkinci dünya savaşı sonrasında bir bölüşüm planlanır. İki kutup oluşturulur ve bunların çevresinde silahlanma, halkların birbirine düşman edilmesi , ülkelerin iç meselelerle boğularak zayıflatılması, devamında hedef ülkelerin Pazar konuma getirilmesi ve kontrolün elde tutulması sağlanır.
Ülkeye , Sosyalizm tehlikesinin kapıda olduğu propagandası yapılırken, Sosyalizmin getireceği sınıfsız toplum hayali ile yoksul halk hareketlendirilmeye, ideolojiler tartışmaya, tartışma, taşlı sopalı üstünlük kurma çalışmalarına dönüşür. Devamında ise birilerinin eline silah tutuşturularak, halkların arasına kan sokulur.
Gruplar silahlanma yarışına girer.Silah ana üretici tarafından gayri resmi yollarla ülkeye sokularak bu gruplara dağıtılırken silah kaçakçılığı sektör halini alır , resmi yoldan hedef ülkeye silah satılarak bu gruplarla mücadelesi sağlanır,ülkede kan akar, emperyalistler silah ticaretinin başında olur ve yine kasasını doldurur.
Komşu ülkeler birbiriyle düşmanlaştırılarak, büyük oranda silahlanma yarışı, devasa bir sanayi oluşturur. Silah yapan kazanır, silah alan iç meseller ile uğraşırken gelişemez, gelişmedikçe, başkalarına olan bağımlılığı artar, diğer taraftan sokak yazıları ‘’Kahrolsun emperyalizm’’dir. Sokaklar da atılan sloganlar ‘’Kahrolsun emperyalizm’’dir.
Oluşturulan düzenin tek kazananı iki sisteminde başında olan,dünyayı yöneten güçtür.
Sosyalizmin fikir babası bir Yahudidir, Sosyalizmi ,Yahudi olan Karl Marks'a anlatan Avusturyalı profesör, Yahudidir.Kapitalizminde, Sosyalizminde başındaki güçte Yahudidir.
Hedef ülkelerde olan ise, emperyalizmin dayattığı, sosyalizm ve kapitalizmin kavgasıdır. Kavga edenler emperyalizme karşıdır,A gurubu Amerikan emperyalizmine karşı iken, B grubu Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinin emperyalizmine karşıdır. İki grupta kahrolsun emperyalizm diye bağırırken emperyalizme karşı hareket görüntüsün de ,emperyalizme hizmet edilir.
Kahrolacak olan emperyalizmle mücadele eden, tarihi,dili,dini tarihi aynı olan fakat birbirine düşmanlaştırılmış halk.
.Ekonomik baskılar,ihtilaller, müdahalelerle iki güçlü kutbun başında ki devlet arasında ülkeler ezilir.
Sonuçta Kızıl olan Sosyalizm bitirilip, yeşil olan İslam kızıllaştırılarak yeni paylaşım başlar.
Sosyalizmin çöküşü ile ortada kalan sol, savunduğu fikrin olumsuzluğunu gördükten sonra arayışa girer.
Bir bölüm Marksist -Leninist diye PKK terör örgütüne destek vermeye başlar. Bunu yaparken kendi fikirleri ile çelişirler. PKK emperyalizmin bir kuklasıdır. Oraya destek veren sol direk emperyalizme hizmet eder.
Bir bölüm solcu ise, Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyetin yerine Sosyalizmi getirmeye çalışırken ideolojileri çökünce Sosyal Demokratlıktan dem vurarak, Atatürk'ü sahiplenirler. Karşıların da Atatürk'ü sevmeyen gruplar vardır, tezi üzerinden kendilerine yer edinme çalışmalarına başlarlar. Bu çıkışa, tarikatlarda destek verircesine bir Atatürk düşmanlığına girerler. Atatürk'ü sol sahiplenir, bir partiyi desteklemeye kalkarsan Atatürk düşmanı ilan edilirsin, edene bakarsın kim diye, sonra genele bakarsın ki oyun başka boyutta devam diyor.
Bu ülkede başka güçlerin kukla lığını yapmadan vatan için mücadele edilmelidir. Bu mücadele yapılırken ‘’Ayrıştırma ‘’dan uzak durulması gerekmektedir. Ayrıştırmadan uzak durulması için ise ülke ,başkalarının ideolojileri ile yeni sistemler aramadan ziyade, ülke gençliği birlik ve beraberliği konusunda yetiştirilmelidir.
12 Eylül ve öncesi her açıdan güzel örnekler oluşturmaktadır . Bunların doğru işlenmesi ve kutuplaşmanın ülkeye hiçbir kazancının olmayacağını , tek kazananın da kutupları oluşturanlar olduğu daha net anlatılmalıdır
Hangi ideoloji olursa olsun tek ideoloji vatan sevdasıdır, millet sevdasıdır.Herkesin bu doğrultuda yürümesi gerekmektedir.Ülke çok zaman, çok enerji ve çok ekonomik güç kaybetti başkası olma sevdası yüzünden.
Emperyalizm yine durmamaktadır, Suriye’de yurt içinde ve dışında sana sorunlar çıkartarak, adı unutulmaya yüz tutmuş örgütlerle ilişki kurup onlardan faydalanmaya başlarlar. Onların derdi ölen veya ölecek insan yada insan sayısı değildir. Tunceli’de etkin olan bir grubun Suriye’de emperyalistlerle görüşmesi gelecek adına oynanacak oyunların habercisidir. Hala yaşanılanlardan ders almadan bunların destekçisi olmakta, kandırılmışlığın resmidir.