Evet;
Devletin en üst makamından…
Cumhurbaşkanlığımıza denk;
TBMM Başkanlığından bir ses;
Laik değiliz… dindarız dedi.
1982 Anayasası'nda Allah lafzı var mı?
Yok!
ama anayasalar inanca göre tasnif edilmeli;
değil mi…
oysa 1982 Anayasası da;
1961 Anayasası da dindar anayasalardandır.
Neden mi?
Diyanet İşleri Başkanlığı idare içerisinde var.
Resmi tatiller…
Kurban Bayramı… Ramazan Bayramı…
zorunlu din dersi söz konusu!
seküler miyiz? Olmamalıyız.
Bize dindarın anayasası yakışmaz mı?
Laiklik tarifi de ona göre olmalıdır.
Laiklik zaten yeni anayasada olmamalıdır.
Dünyada 3 anayasada laiklik vardır.
Fransa… İrlanda… ve Türkiye!
Tarifi de yok.
İsteyen bunu kafasının estiği yorumluyor.
Böyle bir şey olmamalı.
Fransa'daki anlayışta Allah demeyeceksin,
Allah Allah!
Ölürken mi diyeceksiniz!
Bizde İslam'a göre doğuyorsunuz…
kulağınıza ezan okunur…
ama İsviçre Medeni Kanunu'na göre büyür…
evlenirsiniz.
Alman Ticaret Kanunu'na göre ticaret…
İtalya Ceza Kanunu!
Ama öldünüz… musallaya konuldunuz;
besmele çekilip yolcu edilirsin" dedi.
Türkiye'nin ilk anayasası
Kanun-i Esasi'nin yapılmasında
ferman veren Abdülhamid Han'ın ;
fermanının orijinal bir basımı;
Başkan’a hediye edildi.
Bakınız yüzyıldır laik anayasayla doğmuş;
Evlenmiş… çoluk çocuk yetiştirmiş;
T. C. Vatandaşları ne diyor:
Yazık cok yazık...
biz ilkokulda öğrendiklerimizle
gurur duyuyoruz diyenler…
Atatürk’ün kemikleri sızlıyo!!!!! diyen;
yıkın herseyi yıkın!
100 yıllık tüm kazanımları…
çağdaş devleti yok edin…
doyamadınız yazık! Diyenler var.
Ya takmışsınız!
anayasada başkanlık olmalı mı…
yok laiklik olmalı mı filan...
şu ülkede hukuk var mı ki sanki!
neyin yasası bağıranlar var.
iran ile farkımız bir o vardı!
onu da kaldırın tam olsun diyenler.
Toplum son derece laik olmuş zaten!
anayasada yazsan ne… yazmasan ne!
Darbe anayasaları!
"Bir başlangıç kısmı var,
üzüyor beni. 2 sayfa süren bir başlangıç kısmı.
Dünya anayasalarında böyle bir başlangıç yok.
61'de böyledir… 82'de böyle!
1982 Anayasası! 113 maddesi değiştirilmiş.
177'de 113!
yüzde kaç? yüzde 63. 6 değişmiş.
Yamalı bir bohça! Uymuyor” dedi.
Sözcü Gazetesi hemen Tayyip Erdoğan’ın;
Arap Baharında… Mısır’daki sözünü;
“Devlet, her dine eşit mesafede olmalı;
Laiklik kesinlikle ateizm olmamalı.
Müslümanım ama laik değilim.
Fakat laik bir ülkenin başbakanıyım.
Dindar olma ya da olmama özgürlüğü var;
Bu sözlerini anımsattı, Kahraman’a…
"Fransız tipi" laiklik anlayışı,
zaten 1789'dan bu yana sürekli sorun!
bir tür dinsizliği dayatan ‘Jakoben’;
Fransa…
Cumhuriyet'in din adamlarına karşı giriştiği;
despot ve acımasız tasfiyelerle defalarca;
kana bulandı.
Kendilerini "öz yurtlarında parya" hisseden;
Katoliklerin tepkisi,
daimi bir toplumsal gerilim!
defalarca devrimler savaşı!
despot laiklik anlayışı arkasından;
devrimcilik ve devletçilik fikirleri var.
sosyalist/devrimci "Fransız zihniyeti"!
C'si büyük yazılarak kutsal Cumhuriyet'i,
kimi zaman yıkılması gereken bir düşman,
çoğu zaman da her sorunu çözmekle yükümlü;
buna muktedir bir "devlet baba" gibi görüyor.
İster Saddam Hüseyin’in Irak’ta…
ister Esad ailesinin Suriye’de…
ister Hüsnü Mübarek’in Mısır’da…
ister Abdülaziz Buteflika’nın Cezayir’inde;
tamamı Fransız’ın dinsizlik laikliği!
Ama Anglo-sakson İngiliz laikliği!
basit anlamıyla; devlet-din ayrılmış…
Devlet! Tüm dinlere eşit mesafede...
Devlet! Tüm inançların koruyucusu!
İnancını yaşayanın tesettürü serbest… özgür!
Cuma namazına giden memur serbest-özgür!
Pazar güzü yerine Cum’a tatili serbest-özgür!
İşte laiklik bu! Anayasa’da tanımlansın yeter!