LİGİMİZDE REKABET YOK

Mor beyazlı ekibin başkanı Nedim Türkmen, kamuoyuna bir çok konuda çarpıcı açıklamalarda bulundu

* Orduspor Başkanı Nedim Türkmen, "Türk futbolu gelir elde etme sıralamasında dünyada 7.sırada ama FİFA sıralamasında 36.sıradayız. Birilerinin çıkıp bunun hesabını vermesi gerekiyor" diye konuştu

* Türkmen, "Demek ki bir şeyler yanlış yapılıyor. Durumun böyle olmasında ki en büyük etken rekabettir. Bizim ligimizde ki adaletsizlikler yüzünden rekabet olmuyor. Rekabetin olmadığı yerde de marka değeri olmaz" dedi


REHAVETİ YÖNETMEK ÇOK ZOR
İlk 9 haftada yenilmeyen bir Orduspor vardı ama deplasmanda da kazanamıyorduk. Galatasaray galibiyetinin ardından bizim takımda belli bir rehavet oldu. Bunu hocamızlada konuştuk, rehaveti yönetmek çok zordur. Sezon başında mütevazi bir kadro kurduk. Son haftalarda bazı oyuncularımız sakatlıklar yaşadı. Bunun üstüne fizik kondisyon açısından düşüşlerde eklendi. Dışarıda Fenerbahçe'ye kaybettik, ardından içeride Trabzonspor mağlubiyeti yaşandı. Trabzonspor maçında mağlubiyeti hak ettiğimizi düşünmüyorum. İyi oynayan bizdik ama Trabzonspor kazandı, bu maça bu şekilde bakıyorum. Beşiktaş maçında 1-0 öne geçtik, ofsaytta olsa o golü yemememiz gerekiyordu. Karşılaşma öncesinde mevcut sakatlıklara Nizamettin'in sakatlığı da eklendi. Defans bloğumuz ilk kez bir arada oynuyordu. Tüm bu olumsuzlukların hepsi bir araya gelince mağlubiyet kaçınılmaz oldu. Gönül ister ki 34 haftanın tamamını kazanalım ama öyle olmuyor. Elbette inişler çıkışlar olacak. Şu anda liderle 8 puan, küme düşme hattında ki takımlarla aramızda 6 puan fark var. Geride kalan 3 maçımız daha var. Devre arasında elbette yapılacak şeyler var. Şimdiden devre arası için planlamalarımızı yapıyoruz. Bu kayıplar futbolun içerisinde var. Mağlup olduğumuz Beşiktaş, ligde 3 maç üst üste mağlup olduktan sonra iyi bir çıkış yakaladı. Bizde bu sürecin ardından aynı şekilde bir çıkışı yakalamak istiyoruz.


SEZON SONUNDA CUPER İLE MASAYA OTURACAĞIZ
Sezon sonunda teknik direktörümüz Hector Cuper ile masaya oturacağız ve sözleşmesini uzatacağız. Hocamız fazlası ile mütevazi bir insan ve tamamen profesyonel olarak hareket ediyor. Hector Cuper'i getirmemizin bir nedeni de Süper Ligde ve alt liglerde süre gelen kısır döngünün dışına çıkmak istedik. Maalesef liglerimizde bir takımdan ayrılan hoca diğer takıma gidiyor. Bir hoca ortalama neredeyse 20 farklı takım çalıştırıyor. Biz bu döngünün dışına çıkmak ve farklı bir heyecan getirmek için Hector Cuper'i istedik ve takımımızın başına getirdik.


LİGİMİZDE REKABET YOK
Türk futbolu gelir elde etme sıralamasında dünyada 7.sırada ama FİFA sıralamasında 36.sıradayız. Birilerinin çıkıp bunun hesabını vermesi gerekiyor. Demek ki bir şeyler yanlış yapılıyor. Durumun böyle olmasında ki en büyük etken rekabettir. Bizim ligimizde ki adaletsizlikler yüzünden rekabet olmuyor. Rekabetin olmadığı yerde de marka değeri olmaz. Rekabetin ve marka değerinin olmadığı yerde şikede olur, teşvikte olur demiştim. 3 Temmuz sürecinden sonra yaşanan olaylardan sonra artık kimse şike-teşvik ilişkisine giremez. Sonucu belli olan bir lig oynamayalım. Gelir dağılımı olabildiğince eşit olsun. Ligimizde rekabet olsun. Sonuçta bu Avrupa Kupalarına da yansıyacaktır.

KULÜPLER BİRLİĞİNE BAŞKAN OLMAYI DÜŞÜNMÜYORUM
Şu anda Kulüpler Birliğinde mali işlerden sorumlu başkan yardımcılığı görevini yürütüyorum. Kulüpler Birliğine başkan olmak gibi bir düşüncem yok. Türk takımlarının üst ligde de olsa, alt ligde de olsa en büyük sıkıntılarından biriside mali konulardır. Kulüpler Birliği olarak şu an bu sıkıntıları çözmek için projeler yapmaya çalışılıyor. İngiltere'de ilk olarak naklen yayın gelirlerinin %50'si kulüplere eşit olarak dağıtılıyor. Daha sonra % 25'lik kısım kulüplere tanınırlıklarına göre paylaştırılıyor. Son olarak kalan kısımda performansa göre dağılıyor. Bunu ligimize uyarlamayı istiyoruz.

ŞAMPİYONLAR LİGİNDE FİNAL OYNATIRIM
Borsaya açık olan 4 büyük kulübün 2005-2009 yılı arası net transfer zararı 226 Milyon Euro'dur. Nasılsa gelir geliyor diye hoyratca harcamalarını yapıyorlar. Bu paraları bana versinler 3 yıl içerisinde Orduspor'a Şampiyonlar Liginde final oynatırım. Anadolu Kulüpleri, 4 büyüklerle yarışabilmek için 10 liralık bütçeyle 100 liralık iş yapmak zorundalar. Diğerlerinin aksine transfer kesinlikle hata yapma lüksünüz yok. Mayıs ayında Hector Cuper ile masaya oturup transferler ile ilgili konuştuğumuzda kendisine şampiyonluğa oynayacak bir takım kurmak için ne kadar paraya ihtiyaç olduğunu sordum. Hoca bana "30 Milyon Euro"ya ilk 2'de yer alabilecek bir takım kurulabileceğini söyledi. Sonuç olarak futbolda sadece para değil başarı için doğru işlerinde yapılması gerekiyor. Bizim 30 Milyon Euro'muz yok, işte adaletli bir dağıtım yapılsa belki bütçemiz olacak ve daha üst sıralar için mücadele vereceğiz.

CUPER, ROBBEN'İ İSTEMEDİ
Hocamız için oyuncu kriterli çok farklı. Oyuncunun evli ise iyi bir aile babası olması, düzgün karakterli ve uyumlu bir oyuncu olmasının yanı sıra kaliteli olması gerekiyor. Biz hocaya Robben ismini telaffuz ettiğimizde, bize "Haremini nerede konaklatacaksınız" dedi. Ordu'ya ve Orduspor'a zararı değil faydası dokunacak isimleri tercih ediyor. Huzur olmayan bir yerde ekip işinin olamayacağını, bireysel yeteneklerden çok takım uyumu olan oyuncuları istiyor. Örneğin geçen sezon La Liga'yı ilk 8'de bitiren Osasuna'nın stoperi Roversio'yu kadromuza kattık. Hoca yabancı kısıtlamasından dolayı tercihini başka oyunculardan yana kullandı. Roversio yedek kalmasına rağmen bir kez dahi hocaya beni neden oynatmıyorsun demedi, çalıştı ve Kasımpaşa maçında oyuna girdi, golünü attı. Maç sonunda da takımımın puan almasına katkıda bulunduğum için çok mutluyum diyor. Oyuncu ben gol attığım için mutluyum demiyor, bireysel düşünmüyor, takımı adına konuşuyor. Hocamızın istediği oyuncu yapısına uygun hareket ediyor.

DEVRE ARASI TRANSFER YAPACAĞIZ
Orduspor'da forvetten bol bir şey yok. Şu an David Barral sakat, Stancu ve Hasan Kabze var, hocamızın 19 yaşında altyapıdan keşfettiği Murat Torun kadromuzda var. Hocamızın vereceği listeye göre elbette transfer yapacağız. Ama devre arası yapılan transferler genelde verimli olmuyor. Sebebi de gelen oyuncular genellikle takımlarında forma bulamayan, kadroya giremeyen oyuncular oluyor. Bu bir risk ve sonuç olarak bu riski göze alıp devre arası çalışmalar yapacağız. Takımdan ayrılacaklar da yeni katılacaklarda olacaktır. Sadece transfer yapmak önemli değil. Anadolu takımları ayakta kalabilmek için her yıl altyapıdan iki oyuncu çıkartabilmeli ve oyuncu satabilmelidir.

STANCU'NUN DEĞERİ 15 MİLYON EURO
Bizim Galatasaray yada bir başka takıma, kurumlara kırgın olma gibi bir durumumuz yok. Galatasaray'da yıllardır süren bir dostluğumuzun olduğun sayın Abdulrahim Albayrak var. Stancu çok iyi bir oyuncu olmasına rağmen orada forma şansı bulamadı. Cuper özellikle onu istedi ki, eğer giderse gittiği takıma Stancu'yu da götürmek istiyor. Bizde hocamızın isteği ile belli bir bonservis yükünün altına girerek Stancu ile 4 yıllık sözleşme imzaladık. Orduspor'a sağladığı katkılar ortada ve yerinde bir transfer yaptığımızı düşünüyorum. Şu an yurt içi yada yurt dışından bir teklif gelse 15 Milyon Euro'nun altında bir değere satmayı düşünmem. Quaresma ile Stancu'yu takas edelim deseler ne dersiniz diye soruyorlar. Elbette bunun tercihi hocanındır ama şahsen ben uygun bulmam.

TARAFTAR PROFİLİNİ DEĞİŞTİRMEK İSTİYORUZ
Biz futbol kültürünü, taraftar profilini değiştirmek istiyoruz. İnsanlar çocuklarını, eşlerini yanlarına alarak maçlara gelebilmeliler. Gençleri tribünlere çekmemiz lazım ki, bu kapsamda "Geleceğin Taraftarı" projesini başlattık. Yurtdışında insanlar doğduğu kentin, yaşadığı şehrin takımını tutuyor. Futbolun bir oyun olduğunu, her sonucun olabileceğini kabul eden ve iki hafta bir gününü takımına ayırabilen, yense de, yenilse de küme düşse de her iki hafta bir tuttuğu takımın maçına giden bir taraftar profili oluşturmak istiyoruz.

SÖZ VERİYORUM STADI BİZ YAPACAĞIZ AMA...
Stadyum yapmak çok kolay bir iş, ben çok zor görmüyorum. 19 Eylül Stadyumu 1960'da yapılmış, ışıklandırma ve Maraton tribünün üstünün kapatılması işlemleri bizim dönemimizde yapıldı. Bu sezon başında da 1987 yılından kalma zemini her şeyi ile birlikte değiştirdik. Her şeyden önce taraftarlarımızın 19 Eylül stadyumuna sığmadıklarını göstermesi lazım. Sadece 1-2 maçı değerlendirmeye almamak lazım. Her maçta 5.000 Orduspor Taraftarı dışarıda kalır, yer yok diye stada giremezse ben onlara söz veriyorum 6 ayda yeni stadyum Ordu'ya biz yaptıracağız. Bu kadar net söylüyorum. Ben Stadyumun şehir dışına taşınmasını istemiyorum. Bulunduğu yerde kapasitenin 20-25 bine çıkartılarak, mevcut stadyumun daha modern bir hale getirilmesinden yanayım. Bu konuda sayın içişleri bakanımızla da konuşuyoruz ve o da benimle aynı fikirde. Türkiye Cumhuriyeti Devleti için 30 Milyon TL verip yeni bir stat yapmak zor değil. Bizler bu ligde belli bir istikrarda ilerleyelim, taraftarlarımız stadın yetmediğini her maç göstersinler, o stadın kapasitesini 20-25 Bine çıkartmak bizim için sadece 6 ay sürer.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

SPOR Haberleri