Madalyonun öteki yüzü

Yeşim Akar

Teknolojinin ve iletişimin günümüz coğrafyasında önemi çok büyük. Aslında iletişimi ele alırsak sadece günümüz coğrafyasında değil yaradılışımızdan bu yana en gerekli ve en sağlam yapıtaşımız olduğu bir gerçek. Geçmişten günümüze birçok gelişme kateden teknoloji ve iletişim ileriki dönemlerde bize neler sunacak, bizlere neler katacak ve bizden neleri götürecek acaba? Şu bir gerçeki içinde bulunduğumuz çağda oturduğumuz yerden birçok bilgiye ulaşmamış, aktarmamız ve bilgilenmemiz mümkün. Televizyon ve radyo aracılığıyla bilmem kaç mil ötede neler olmuş anında öğrenmemiz de.

               

           Yeni nesil çocuklarımıza baktığımızda (ŞANSLI OLAN ÇOCUKLARIMIZ !) gerçekten bilinçli bir toplum yetişiyor. Umarım bu bilgi birikimini, gelişmeleri doğru yönde kullanmayı bilirler ve artık bir şeyler değişime uğrar!

           Şanslı olan çocuklar diye nitelendirdim çünkü madalyonun bir de farklı bir yönü var. Bakıma muhtaç, her şeyden yoksun, şiddete maruz kalmış ve saf duyguları bastırılmış birçok çocuğumuz var. Sanırım en çok düşünmemiz gereken taraf bu. Çünkü onları göz ardı edemeyiz. Şehrimizin en işlek caddesine baktığımızda belki bu sorunu göremiyoruz, fakat iç kesimlere gittiğimizde ki bu çok fazla değil, en fazla birkaç sokak ötemizdeki çocuklarımıza baktığımızda madalyonun en acı yönünü görmemiz mümkün.

             Geçenlerde ilkokul çağındaki bir çocuk ile tesadüfî bir tanışma yaşadım ve bu çocuğun sözleri üzerine onları ne kadar fazla önemsememiz gerektiğini, onlar için çalışmalar yapılması gerektiğini bir kez daha iyi anlamış oldum.

              Çocuk yanımdaki kişiyle konuşurken onun bir kuyumcu olduğunu öğrendiğinde şu şekilde devam ediyor konuşmaya "Senin dükkan nerede? Senin orası iyi soyulur biz soyalım senin orayı sen zenginmişsin." Bu cümleyi duyduğumuzda yüz ifademiz birden değişmiş ne yapacağımızı ne diyeceğimizi şaşırmıştık.  Konuşma ilerledikçe ailesinde her gün şiddetin yaşandığını ve içinde bulunduğu dramı daha iyi anlar olduk.

              Ne yazık ki belirli bir kesimde yaşayan insanlarda kesici alet taşıma, suç unsuru madde kullanma, suç işleme vb. olaylar ilkokul çağındaki çocuklarımıza kadar inmiş durumda. Günden güne artan hırsızlık, cinayet, terör gibi sorunların ana kaynağını madalyonun bu tarafı oluşturuyor sanırım.

            Bu güne kadar yapılan ya da yapılmaya çalışılmış çeşitli çalışmalar olduğunu biliyorum. Fakat bu konuda ne kadar ilerleme kat edebildik? Bunu tam olarak kestiremiyorum! Ya da ne kadar yararlı olduğunu?          

 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.