Madem Üreten Biziz Yöneten...

Madem Üreten Biziz Yöneten de Biz Olalım!..

KESK'e bağlı BES Samsun Şube Başkanı Ahmet Kesik, sendikalarına bağlı üye  olan veya olmayan tüm Büro Emekçilerinin ekonomik ve özlük haklarının her geçen gün daha da gasp edildiğini  anlattı geçenlerde sendika odasında. Başkan Ahmet Kesik"in anlattığı iş kollarında çok arkadaşım var. Yargı iş kolunda çalışan çok arkadaşım var. Hepsinin de derdi aynı. Üreten biziz yönetende biz olmalıyız. Maliye iş kolundaki arkadaşlarım ise daha farklı bir açıklamada bulunuyorlar her sohbetimizde. Ülkenin  tüm parasını toplayan biziz ama en maaşı alan kurum personelleri de  bizleriz diyerek tepki gösteriyorlar. Sivil Savunma alanında çalışan arkadaşlar ha keza en   meşakkatli işlerde çalışıyorlar. Fakat canları en az korunan kamu emekçileri bence. Nüfus Müdürlüklerinde, Gençlik Spor müdürlüklerinde çalışan kamu emekçisi arkadaşlar  kafalarını kaldırmadan üretim yaptıklarını ancak söz sahibi olamadıklarını vurgulamaktaydılar. Tam da bu tür serzenişler ardından BES Samsun Şube Başkanı arkadaşım Ahmet KESİK , bütün bu iş kollarında yaşanan adaletsizlikleri anlattı basın emekçisi arkadaşlarıma. Ahmet Kesik, Büro Emekçilerinden alınanları bakın nasıl anlatıyor. ”AKP hükümeti tüm kamu emekçilerine olduğu gibi sendikamızın örgütlenme alanı olan büro iş kolundaki kamu emekçilerinin sorunlarını görmezden gelmektedir. Çözüm üretmek bir yana sorunları giderek derinleştirmektedir. Yargı iş kolunda emekçilerinin her ay almakta oldukları havuz paraları kaldırılmıştır, ayrıca yargı emekçilerinin daha önce almış oldukları nöbet paraları kaldırılmış, bugüne kadar tüm caba ve uğraşlara ve anayasaya göre angarya olmasına rağmen yargı emekçilerine karşılıksız nöbet tutturulmaktadır, ödenmekte olan fazla mesai ücretleri ise günün ekonomik koşullarından çok uzaktır,  Tüm Kurumlarda ihtiyaçları karşılamak için yeni kadrolu istihdam yapılmak yerine, emekçilerinin tüm haklı mazeretleri göz ardı edilerek geçici görevle görevlendirilmeleri yapılmaktadır, bu uygulama emekçilerinin aile düzenlerini bozacak niteliktedir, ayrıca Büyükşehir olmasına rağmen emekçilerinin servis sorunları görmezden gelinmektedir,  SGK uygulanmakta olan performans sistemi ise hiçbir hukuki dayanağı olmaksızın tamamen keyfi uygulanmaktadır.  Fazla mesai yaptırılmasına rağmen bazı kurumlarda ya hiç mesai ücreti verilmemekte, yada günün ekonomik koşularına uymayan çok düşük ücretler verilmektedir, fazla mesai ücretleri günün ekonomik koşullarına göre tüm kurumlarda uygulanmaktadır. Sendikamız eşit işe eşit ücret ilkesini benimsemiş ve bununla ilgili bir çok eylem ve etkinlikte bulunmuştur. Maliye gelir ve giderde uzman, uzman olmayan ayırımı emekçileri karşı, karşıya getirerek çalışma barışını bozmaktadır, tüm emekçilerin konumları gereği zaten uzmandır.  Sivil Savunma Arama Kurtarma birliklerinde emekçilere sürekli dış görevler verildiğinden bu iş kolunda çalışan emekçilere bu emeklerinin karşılığı ödenmemektedir, Bu kurumda iş güçlüğü ve iş riski zammı gönün ekonomik koşullarına göre düzenlenmelidir.  Ayrıca örgütlenme alanımızda bulunan diğer Nüfus Müdürlüğü, Gençlik Spor İl Müdürlüğü, Meteoroloji İl Müdürlüğü gibi kurumlarda da buna benzer bir çok sorun yıllardan beri süre gelmektedir, “
BES Genel Başkanı Osman Biçer ve beraberindeki  MYK üyeleri ve Şube Yöneticileri olarak iş kolumuzdaki emekçilerin sorunlarının bizzat kendileri ile görüşerek tespit edilmesi ve gelecek dönem mücadele programının belirlenmesi için Samsun il ve ilçelerinde iş yeri ziyaretleri başlatmış bulunmaktayız, bu çerçevede Samsun Merkez,Alaçam, Bafra, 19 Mayıs, Havza, Ladik, Kavak, Vezirköprü, Çarşamba, Terme, Tekkeköy ilçelerinde bugünden itibaren emekçilerle buluşacaklarını  anlattı. BES Genel Başkanı Osman Biçer ve arkadaşlarının bu çalışmalarını ben takdirle karşılıyorum. Lafın yeri gelmişken de hemen yazmalıyım. 20 yıldan biraz fazladır TES-İŞ Sendikasının hangi Genel Başkanı olursa olsun ben işyerimde bire bir görmedim.  Herhalde bundan böylede görmem imkansız olur. Nedeni ise açık değil mi? Mustafa Kumlu sadece bizim sendikanın değil koskoca(!) Türk-İş"inde Genel Başkanı. Niye o kadar işini gücünü bırakıp da bizim gibi kıçı kırık bir işçinin yanına gelip çayını kahvesini içsin ki?  Ne  derdin var diye sorsun ki? Hem bizim yanımıza gelse ne olur diğer illerdeki arkadaşlarında yanına gitmesi gerekir. Bu ne demektir . Bütün işçilerin dertlerini dinlemek için koltuğunda oturmaması gerek demektir.  Eğer koltuğunda oturmayıp yereldeki işçi temsilcileriyle ayda birde olsa yılda bir de olsa sorunları dinlemeye giderse koltuk altımızdan gider diye korkularından yerlerinden kıpırdamıyorlar. Bırakın onu   bunu ben TES-İŞ Sendikası Genel Başkanı Mustafa  Kumlu"ya, Ankara"da ki Genel Merkez Binasında selam verdim selamımı lütfen aldı. O an kendime o kadar kızdım ki ne işin varda adam selam veriyorsun dedim. Sayın Kumlu, bu yazıyı okur musunuz okumaz mısınız bilmiyorum? Ama  eğer okursanız başında olduğunuz TES-İŞ sendikası üyesi olarak sizi size şikayet ediyorum. BES Genel Başkanını ve yönetim kurulun umarım etkilenirsiniz!