Milli Eğitim Bakanlığı'nın(MEB), yüz binlerce öğretmeni yakından ilgilendiren 'Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği' ile ilgili sendikalardan görüş ve öneriler istediğini, fakat bugüne kadar yaptığı gibi tamamen keyfi ve siyasi amaçlarla yapılan düzenlemeler ile öğretmenlere eziyet etmeyi sürdürdüğünü duyurdu.
Osman Batı açıklamasında şunları kaydetti:
"Bugüne kadar defalarca değiştirilen MEB Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği, 17 Nisan Cuma günkü resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Uzun süredir tartışılan öğretmenlere zorunlu rotasyon, aday öğretmenlere performans ve sözlü sınav ve özgür grubu tayinleri gibi konular başta olmak üzere, öğretmenlerin atanması ve yer değiştirmesi ile ilgili pek çok başlıkta büyük tepki çeken değişiklikler yapılmıştır. Öncelikle belirtmek gerekir ki, resmi gazetede yayınlanan Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği sorun çözmekten çok, yeni sorunlar üreten ve geniş bir kesimde mağduriyet yaratan düzenlemelerle büyük tepki çekmiştir.
ÖĞRETMENLERİ İSTEKLERİ DIŞINDA YER DEĞİŞTİRMEYE ZORLAMAK, ONLARI SÜRGÜN ETMEK DEMEKTİR!
Milli Eğitim Bakanlığı, eğitim yöneticilerinin tamamından sonra şimdi de öğretmenleri çalışma sürelerine bağlı olarak zorunlu rotasyona tabi tutacaktır. MEB’in öğretmenleri zorunlu rotasyona tabi tutmasıyla eğitimin hangi sorununa çözüm üretileceği, hangi önemli gereksinimin karşılanacağı belli değildir. Başarısı ile ilgili hiçbir tartışma olmayan, hakkındaki disiplin soruşturması sonucu görev yerinin değiştirilmesi önerilmemiş, görev yerinin değiştirilmesi isteğinde bulunmamış, günlük yaşamını (ev, çocuklarının eğitim durumları gibi) buna göre düzenlemiş bir öğretmenin görev yerinin değiştirilmesinin eğitim sistemine hiçbir katkısının olması beklenemez. MEB bu düzenleme ile tarihin en büyük sürgün operasyonunu için düğmeye basmış, eğitimde yeni bir kaos yaratmak için adeta seferber olmuştur.
Görev yaptığı eğitim kurumunda sekiz yıldır görev yaptığı için bir öğretmenin görev yerinin değiştirilmesi, öğretmenlerimizin görev yaptığı eğitim kurumundaki başarısının hiçbir anlam taşımadığını düşünmelerine yol açacak, çalışma istençlerini büyük ölçüde kıracaktır.
Yönetmeliğin Geçici 3 üncü maddesine göre rotasyon 2014-2015 öğretim yılında 12 yıl, 2015-2016 öğretim yılında 11 yıl, 2016-2017 öğretim yılında 10 yıl, 2017-2018 öğretim yılında 9 yıl görev yapan öğretmenlere uygulanacak, nihai olarak hiçbir öğretmen aynı okulda 8 yıldan fazla görev yapamayacaktır.
Milli Eğitim Bakanlığı, on binlerce öğretmen açısından yeni bir dayatma anlamına gelen, ekonomik ve sosyal olarak ciddi sorunlara yol açacak ve pek çok yönden yeni mağduriyetler yaratması kaçınılmaz olan 'öğretmenlere rotasyon' uygulamasının yeni bir tasfiye mantığı ile ele almaktadır. Zorunlu rotasyon dayatmasına karşı hukuksal ve örgütsel açıdan mücadele edeceğimiz bilinmelidir.
ADAY ÖĞRETMENLERE PERFORMANS DEĞERLENDİRME, YAZILI VEYA YAZILI VE SÖZLÜ SINAV, İŞ GÜVENCEMİZE YÖNELİK YÖNELİK AÇIK BİR SALDIRIDIR!
Yeni yönetmeliğe göre aday öğretmenler, en az bir yıl fiilen çalışmak ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartlarını sağlamak kaydıyla, Bakanlıkça yapılacak yazılı veya yazılı ve sözlü sınava girmeye hak kazanacak, yazılı veya hem yazılı hem de sözlü sınavda başarılı bulunursa öğretmenliğe atanabilecek, aksi durumda memuriyetle ilişkisi kesilecektir.
Aday öğretmenlerin performans değerlendirmesi, büyük bölümü siyasal kadrolardan oluşan il milli eğitim müdürünce görevlendirilen müfettişler, aday öğretmenin görev yaptığı eğitim kurumu müdürü ve eğitim kurumu müdürünün görevlendireceği danışman öğretmen tarafından yapılacaktır. Aday öğretmenler göreve başladığı ilk dönemde bir, takip eden dönemde ise iki defa olmak üzere değerlendiriciler tarafından toplam üç kez değerlendirilecektir. Performans değerlendirmesinde başarılı olamayan aday öğretmenlerin memuriyetle ilişkisi kesilecektir. Başarısız bulunan aday öğretmenin başarısızlığa neden olan durumlarının değerlendiriciler tarafından belgelendirilmesi zorunlu tutulmuştur. Performans değerlendirmesinde başarılı olan aday öğretmen, Bakanlıkça belirlenen merkez ve tarihlerde yazılı veya yazılı ve sözlü sınava tabi tutulacaktır. Sınav yazılı ve sözlü birlikte yapılacak olursa yazılı sınav sonucu beklenmeden aday öğretmen ayrıca sözlü sınava alınacak olması, iktidarın her alanda olduğu gibi, eğitimde de 'AK Öğretmenler' yaratma çabasının bir ürünüdür.
Yazılı veya yazılı ve sözlü sınavda başarılı olan aday öğretmenlerin yıllardır iktidarın il başkanları gibi görev yapan valilerce öğretmen olarak atanacak olması dikkat çekicidir. Sınavda başarılı olamayan aday öğretmenler, il içinde aynı hizmet alanında başka bir eğitim kurumunda görevlendirilerek yeniden performans ve değerlendirmesi ve sınava tabi tutulacaktır. Aday öğretmenler performans değerlendirmesinde veya sınavda başarısız olursa öğretmenlik unvanını kaybedecek ve memuriyetle ilişkisi kesilecektir.
MEB’İN GÖREVİ ÖĞRETMENLERE EZİYET ETMEK DEĞİLDİR!
MEB Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği ile yapılan ve şimdiden büyük tepki çeken düzenlemelere ne öğretmenlerin ne de sendikamızın onay vermesi mümkün değildir. Zorunlu rotasyon dayatmasında ısrar, aday öğretmenlere yönelik performans, yazılı ve sözlü sınav uygulaması, özür grubu tayinlerinin zorlaştırılması, yüz binlerce işsiz öğretmen atama beklerken, sınavsız öğretmen alımı, fen ve sosyal bilimler liselerine sınavsız geçiş, zorunlu hizmet affının olmaması gibi çok sayıda düzenleme karşısında, Eğitim Sen olarak hukuksal girişimlerimizi başlatmış bulunuyoruz."
Eğitim Sen Kırşehir Şube Başkanı ve KESK Dönem Sözcüsü Osman Batı; "MEB’in görevi, attığı her adımda, eğitim emekçilerini mağdur etmek değil, onların yaşadığı sorunlara kalıcı çözümler üretmek, eğitim emekçilerinin ve sendikaların öneri ve taleplerini dikkate almaktır. MEB, öğretmenleri kendi istekleri dışında zorunlu rotasyona tabi tutmak yerine, gönüllülük ve teşvik esasına dayalı çözümler üretmeye çalışmalı, attığı her adımda bizlere eziyet etmekten vazgeçmelidir." sözleriyle açıklamasını sonlandırdı.CİHAN