Samsun İl Genel Meclisi'nde 3'üncü dönemdir İl Genel Meclis Üyeliği yapan CHP'nin Samsun'daki önemli isimlerinden biri. Partili olan herkes tanır. Sever ve sayar.
1946 doğumludur. Partinin büyüğüdür. Anlattıkları dinlenir ve uygulanır. İsmet Şahin'den söz etmek istiyoruz bu haftaki Pazar sohbetimizde. Onun için bir gazeteci arkadaşımız, "İl Genel Meclisi toplantılarında tek başına yetiyor iktidar partisine. Söylenecek her sözü de haykırarak söylüyor. Yanlış kararlarda 'RED'oyunu hiç çekinmeden kullanıyor..Belki Meclis tutanaklarında 'RED' oyu bulunan tek meclis üyesidir. Samsun için alınacak her kararı önceden didik didik inceliyor..
Samsun Valisi, Genel Sekreter Aslan Karanfil ile çok tartışmıştır. Ama Samsun için etmiştir tüm kavgalarını. Hatalıysa özür dilemiştir. Haklıysa özür beklemiştir." diye yazmıştı. Gazetemiz Köşe yazarı Şevki Yıldırım, 2011 yılının bu son pazarında İsmet Şahin ile konuştu.
Ş. Yıldırım: Sayın abim bize kısacık kim olduğunuzu anlatabilir misiniz? Biliyorum. Kısacık anlatılacak bir yaşam yok sizde ama kestirmeden İsmet Şahin kimdir?
İSMET ŞAHİN: Öncelikle bana böyle bir fırsatı sağladığınız için teşekkür ederim. Kısacık anlat dediğiniz yaşamım 1946 yılında doğumumla başladı. Emekliyim. Evliyim Ortaokul mezunuyum. 3 dönemdir İl Genel Meclisi üyesiyim. Sanırım, eğer yanılmıyorsam en uzun süreli il genel meclis üyeliği yapan kişiyim. Şimdilik bu kadar yeter sanıyorum. Sizin kısa tanımınıza uyalım.
Ş. Yıldırım: Sevgili İsmet Abi, sizin için aykırı adamdır deniyor. Nedir insanları böyle söylemeye iten durum? Gerçekten aykırı mısınız?
İSMET ŞAHİN: Valla gardaşım sen beni yakından tanırsın. Ben aykırı biri değilim. Ben haksızlıklar karşısında suskun kalamayan, doğru bildiğim, inandığım davalarımdan taviz vermem. Bunu da aykırılık olarak görüyorlarsa evet aykırıyım. Nazım Hikmet'in dediği gibi, aykırılığa devam ediyor hala da diyebilirsiniz.
Ş. Yıldırım: Anladım sizi. Gayet iyi anladım hem de.. CHP'yi konuşalım isterseniz biraz da.. Hani İl yönetimi sık sık değişiyor. Şimdiki yönetim nasıl, bu konuda neler söylemek istiyorsunuz?
İSMET ŞAHİN: Sevgili gardaşım.Başkan Ersoy Üstay sevdiğim saydığım değerli bir büyüğümdür. Onun seçimlere kadar bu yönetimi yürütmesi gerekir. Ben bu yönetimin kurulmasını isteyenlerin de başında yer alıyorum. Şimdi bazı sıkıntılar yaşandığını biliyorum yönetim içinde, ama onların aşılması gerektiğine inanıyorum. Her küçük olayda demoklesin kılıcı gibi, "İstifa" tehditleri asla olmamalı. Parti yönetimi bu seçim sürecini çok sağlıklı yürütebilmeli, seçimlerle oluşacak yeni yönetimlerle CHP'ye nefes aldırılmalıdır. Bunun için ben partiliyim diyen herkese büyük görevler düşüyor.
Ş.Yıldırım: İsmet abi, anlıyorum parti içiyle ilgili şimdi pek konuşmak istemiyorsunuz. Bunu ben her defasında tekrarlıyorum. Benim duruşum belli diyorsunuz. Kurultay delegesisiniz bildiğim kadarıyla. Bize CHP'liliğinizi anlatır mısınız?
İSMET ŞAHİN: Ben CHP'nin 29, 30, 31 ve 33'üncü dönem kurultay delegesiyim. CHP 12 Eylül'de kapatıldığında HP'nin kurucuları arasında yer aldım. CHP'nin yeniden kurulmasında da kurucu üyelik yaptım. CHP yeniden kurulurken 373 kişiydik.HP'de Merkez ilçe başkanığı yaptım. SHP olduk İl Yönetim Kurulu üyesi oldum. Canik Belde Başkanlığı yaptım. Disiplin Kurulu Başkanlığında bulundum. İl Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı yaptım. Fakat tüm bunların yanında benim en büyük ünvanım, CHP ailesinden olmaktır. Bu miras bize Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve partimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten verilmiş en büyük miras en büyük hediyedir. Dünyada hiç bir siyasi hareket yoktur ki, özünü kurtuluş mücadelesinden alsın ve önce kurtuluş savaşını versin, kurtuluş savaşını kazansın bir Cumhuriyet kursun, ardından da bir parti kursun. Onun için CHP'li olmak bu ülkede her zaman ayrıcalıktır, gurur vericidir. Bizim partililiğimiz böyle bir partililiktir. İnançlıdır. Doğrular üzerine kuruludur. Adalet ve hakkaniyet üzerinedir.
Ş.Yıldırım: Sevgili abim isterseniz 3'üncü dönemdir yaptığınız İl Genel Meclis üyeliği ve CHP Grup Başkan Vekilliği'ne
İSMET ŞAHİN: Evet, senin de belirttiğin gibi bu üçüncü dönem oluyor İl Genel Meclis üyeliğim. Bu üç döenmi de hakkıyla yerine getirdiğime inanıyorum. Devletin parasının doğru yerlere harcanması konusunda kılı kırk yarıyorum. Bu konuda çok hassasım. Hem partimi hem şahsımi karalayacak hiçbir girişime onay vermiyorum. Bazen gücüm yetmiyor. Bazı şeylere engel olamıyoruz ama gerekli mücadeleyi yapıyoruz. Bu konuda gerçekten müsterihim. Huzur içindeyim. Vatandaşlar da sıkıntıları olduğunda doğrudan benim kapımı çalıyor. Olabilirliği çerçevesinde hiçbir vatandaşımız da bizim kapımızdan boş dönmüyor. Mutlu oluyor. Teşekkür ederek ayrılmaları benim ne kadar doğru iş yaptığımın göstergesi oluyor. Siyasetçi olarak hep vatandaştan yana olmak durumundayız.
Ş. Yıldırım: Sayın Şahin, siz zaman zaman mecliste hırçın oluyorsunuz, ama genelde çok duygusalsınız. Mesela sanırım geçtiğimiz yıl Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde şehit olan Samsunlu Teğmen Ahmet Altunoğlu'nun şehit olması üzerine konuşmanız muhalifleriniz dahil herkesi ağlattı yanıl mıyorsam.
İSMET ŞAHİN: Doğru, ben çok duygusal bir insanım. O sözünü ettiğin Teğmen Ahmet Altunoğlu benim komşumdu.Ben isterdim ki dün meclisin ilk oturumunda saygı duruşunda bulunalım. Hemen akabinde istiklal marşı okuyalım. Bu askerler bizim için! Vatan için şehit oldu! Eksik yaptık. Binamızın önüne bir bayrak asamaz mıydık? Bari meclis olarak bir heyet oluşturalım ve şehidimizin ailesine taziye ziyaretinde bulunalım.
Ş.Yıldırım: Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin Amazon Heykeli yerine, Milli Mücadele Parkı yapmasını istemiştiniz. Bu konuda konuşalım mı biraz da..
İSMET ŞAHİN: Vali Hasan Basri Güzeloğlu zamanıydı. O zaman kendisiyle de konuşmuştum. Sülünle, amazonla uğraşacaklarına, Milli mücadele Parkı yapsınlar. Oraya Atatürk'ü, silah arkadaşlarını, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna emek vermiş değerli isimleri koysunlar. Amazon da neymiş? Her şey 3 tane turist için mi? Samsun Pontus'a bağlıydı. O zaman, o kralların da heykelini dikecekler. Biz Kurtuluş Savaşı'nı mı, yoksa Yunanlıları, Pontusları mı markalaştıracağız? Bu yanlıştan dönsünler, kim akıl verdiyse geri alsın. Buraya bir Milli Mücadele Parkı yapılsın demiştim yine de diyorum. Doğru değil mi söylediklerim?
Ş. Yıldırım: Sevgili abim, sizin bir de Tekkeköy Belediye Başkanı Hayati Tekin ile klise polemiğiniz olmuştu.
İSMET ŞAHİN: Tekkeköy Belediye Başkanı Tekin'i çok iyi tanırım. Kendisi beş vakit namazında niyazındadır. Böyle işlere nasıl soyundu anlamış değilim. Sonra AK Parti Grup Başkanvekili Dilaver Atlı. O, da bu işin üstünde çok durdu. Bana kalırsa, bu işin altında yatan başka şeyler var. Yarın öbür gün rumlar buraları sahiplenmeye kalkabilir. Belki de çoktan sahiplendiler. Bizim tarihimiz yokmu bu topraklarda, bulsunlar onları gün yüzüne çıkarsınlar. Bunu sembol için yapıyorlar. Camiilerimizde su akmıyor. Tutup kilise yaptırıyoruz. Müslümanın parasıyla kilise yapacaklar. Biz milletten topladığımız vergilerle neden kilise yapalım. Ramazan ayında müslümanların parasıyla bunu yapmak olmaz. Ayıptır. Hangi devlet bize cami yaptı. Bizim Filistin'de camiilerimiz bombalanıyor. Ben müslümanım diyen, mübarek ramazan günü o teklife onay vermezdi dedim yalan mı söylediklerim?
Ş. Yıldırım: Hani, Türkiye`nin en büyük iki ovalarından olan Bafra ve Çarşamba ovalarındaki ürünlerin ihraç edilmesi için gerekli oluklu mukavva karton kasa makinesi talep üzerine İl Özel İdaresi tarafından satın alınarak fabrika kurulup Bafra Sebze Yetiştiriciliği Birliği`ne teslim edilmişti. Sonra neler olmuştu?
İSMET ŞAHİN: Samsun`da üreticilerin karton kasa ihtiyacını karşılamak için 247 bin TL destekle devlet tarafından para verilerek alınıp üretici birliğine teslim edilen ve 3 yıl boyunca hiç kullanılmayan Bu makineyi biz aldık. Şimdiye kadar kaç sene geçti, kontrol edilmedi, niye çalıştırmıyorsun? 2050 yılında bir ürün yapacaksın diye ona makine alıyorsun. Yazıktır bu milletin parasına. Bu konu araştırılmalı ve sebep olanlara hukuki yönden sorulmalıdır dedim.Sözlerimin arkasındayım ve takipçisiyim
Ş. Yıldırım: Sevgili abim, 2011 yılının bu son pazarı için bize ayırdığınız zaman nedeniyle size çok teşekkür ederim. Gerçi İsmet Şahin'in anlatacakları bizim sayfalarımıza sığacak kadar az değil ama bu kadarla yetinmek zorundayız. Teşekkür ederiz.
İSMET ŞAHİN: Sevgili gardaşım asıl ben teşekkür ederim. İsmet Şahin'e sayfalarınız ayırdığınız için. Beni dinlediğin için. Başta Genel Yayın Yönetmeniniz Adnan Bahadır'a gazetenize, sana ve gazeteye emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum