TEFEKKÜR Dursen Özalemdar
MEDENİLER !
Havaların ısınmasıyla kendini medeni kabul eden kadınların çoğaldığıdır. Medeniliği, açılıp saçılmak, vucutlarını ortaya dökmekle eşleştiren bu insanların TEŞHİRCİLİĞİNİN ne anlama geldiği düşünülmelidir. Fener patrikhanesinin, geçmişte ülkemizi yıkma faaliyetlerini raporlar haline getirerek sıraladığı konulardan biri de ARGO ifadelerdir. Bunlardan biri de YİGİDİN MALI MEYDANDI sözü ile, kendini mal Kabul edenlerin, yerine göre, değişik versiyonlarda, cadde de ayrı, düğün salonlarında ayrı, plajda ayrı. Işyerinde ayrı çıplaklıkla açıklığın en şeddelisini uyguladıklarıdır.
Bazı aile toplulukları, tarihsel değişimi yaşar gibi, Büyükanne, anne,kızı ve torunu nu bir arada görüntülediğimizde, Çarşaflı veya atkılı,Mantolu, etek buluzlu, kotlu veya mini etekli bir değişimin gözümüze yansıdığıdır. Bu haller, Ne yahudi,ne hıristiyan ne de Müslüman dininde, dinen Kabul edilen bir şey değildir . Batıda da bu hallerle görülenlerin, Dinsiz ATEİSTLER olduğudur. 60-70 senelik bir zaman dilimi içindeki, Kıyafet değişimi olarak nereden, nereye geldiğimizi görmek bazılarınca MEDENİLİK diye tarif edilirken, bu değişim ve FİİL ile insanların ne yapmak istediğininin sorgulanmasının lüzümüdür.
TIP litarütüründe, TEŞHİRCİLİK olarak tanımlanan bu durumların, insanımıza , basın, yayın ve Medya yolu ile telkin edilen, bir SAPIKLIK olarak TIP litarüterine kaydedildiğidir.
Bu değişim ve ahlaki tahribatın arka planında TÜRK MİLLETİNİN milli değerlerini, İnanç ve İslâm’a olan bağlılığını yıkmak için sistemli bir faaliyetin ürünü olduğudur.
1920 lı yıllarda, İngiliz hariciye nazırı (bakan’ı)Lord Curzon’un Lordral kamarasındaki söylemleri bu konuda en geçerli tarihi vesika olmaktadır.
“Biz Türk milletinin inançlarını alıp, onlara taklidi bir inanış sunacağız” derken, İnandık dedikleri Allah’ın emirlerini anlamayan, yüzden okuyarak içeriğini bilmeyen, bilenlerin geçen zaman içinde söylemelerinin kısıtlandığı bir sistemde , kendini müslüman kabul eden , ancak MÜMİN olamayan insanlarımızın, HEBA OLUP GİTTİĞİDİR.
Din adamı kisvesi altında TV. ye çıkartılan, birçok ard niyetli kişinin, omuzlarındaki dünyevi ünvanlara rağmen, İslam’ın geleneksel inanç değerlerini tereddüte düşürecek beyan ve ifadelerle , tahribat yaptıkları da görülmektedir.
Balta girmemiş , Amazon ormanlarında, Afrikanın kuytu yerlerinde, Avusturalyanın metruk yerlerinde çırılçıplak yaşayan, VAHŞİ dediğimiz kavimlerin ÇIPLAKLARA göre en medeni yaratıklar olması bu mantığın görüntüsüdür. Bu kesimin , Zina konusundaki istekleri, Kurtaj mevzuunda sokaklara dökülmeleri, gösterileri, FUHŞİYAT’I sokağa dökme arzuları , insanlık tarihi için, yeni bir şey değildir. Pompe-I, Sodom- Gomara-Lut kavmi, Şit kavmi, Firavun devirleri , Roma ve Bizans’ın akibetleri, bunlar ve daha birçoklarının ALLAH’ın gazabi ile noktalanan vakalar olduğudur. Ahır zaman denilen, bu zaman diliminde, ortaya çıkan bu azğınlık ve aşırılıkların çevremizde olanları dahi göremiyen insanların, İLAHİ GAZABI davet etmelerinden başkaca bir şey de değildir.