Ancak mesane kanserinde umutlar henüz birkaç yıldır uygulanmaya başlanan radikal cerrahi yöntemi; Radikal Sistektomi ile artıyor. Cerrahi olarak tüm mesanenin çıkartıldığı Radikal Sistektomi ile yüksek evreli kanseri olan hastalara umut oluyor.
Medical Park Bahçelievler Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Talat Yurdakul; yaptığı yazılı açıklamada, mesanenin iç yüzeyinin özel bir hücre tabakasıyla döşeli olduğunu, bu hücrelerin idrar kesesini, idrarın tahriş edici etkisinden koruduğunu ve yaşam döngüleri boyunca çoğaldığını, öldüğünü ve yerlerini genç hücrelere bıraktıklarını ifade etti.
Kanserde ise bu hücrelerin kontrolsüz olarak çoğalarak sağlam dokuları işgal ettiğini, bu durumun bazen tümör gelişimi olarak adlandırılsa da her tümörün kanser özelliği taşımayabildiğini vurgulayan Yurdakul, bu nedenle hastalık için ''kötü huylu tümör'' tanımlamasının daha uygun olduğunu belirtti.
Yurdakul, hastalığın en önemli belirtisinin idrarda kanama olduğuna, kanamanın idrar boyunca ve pıhtılı veya pıhtısız olarak geldiğine dikkati çeken Yurdakul, ''Hematüri genellikle ağrısızdır, gözle görülebilir (makroskopik), mikroskobik, aralıklı veya sürekli olabilir. Bazı hastalarda sık sık idrara çıkma, idrarını yetiştirememe ve yanma gibi sistizm belirtileri de gelişebilir. Kum ve taş düşürme belirtileri ile benzerlik gösterebilir. Bu yakınmaların benzerliğinden dolayı hastalığın tanısında yanılgılar, gecikmeler olabilir'' ifadelerini kullandı.
Tarama yöntemi olarak idrar sitolojisinin önerilebileceğini, sitolojinin anormal hücrelerin idrarda araştırılması prensibine dayandığını belirten Yurdakul, düşük dereceli kanserlerde tanıdaki hassasiyetinin oldukça zayıf kaldığını, normal idrar testleri de yapılabileceğini, ancak bunlarda sağlıklı sonuçlar veremeyebileceğini kaydetti.
Yurdakul, mesane kanserinde prostatta yapılan PSA testi gibi kesin sonuç veren bir taramanın mümkün olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
''Risk faktörlerinin en başında sigara geliyor. Erkeklerde görülen mesane tümörlerinin yarısından fazlası sigara kaynaklıdır. Tekstil, boya ve lastik sanayi çalışanları kimyasal maddelerle korumasız bir şekilde, karşı karşıya kaldıkları için bu maddelerle çalışanlarda mesane kanseri riskine sebep olmaktadır. Deri ve kauçuk işçileri, kamyon sürücüleri, madenciler ve alüminyum işçileri de mesane tümörü riski altındadır. Yapay tatlandırıcılar ve gıda boyalarının da mesane kanseri oluşumda etkili olduğu söyleniyor, ancak kesin olduğuna dair ciddi bilimsel bir bulgu yok. Korunma yöntemlerinin en başında sigaradan, sigaralı ortamlardan uzak durmak geliyor. Likopen, beta-karoten gibi pigmentlerin mesane kanserinden koruyucu özellikleri vardır.''
Mesane kanseri olan hastalar için birçok tedavi seçeneğinin söz konusu olduğunu anlatan Yurdakul, mesane tümöründeki tedavi seçeneklerinin transüretral rezeksiyon (mesane tümörünün sistoskop kullanılarak çıkarılması), intravezikal tedavi (mesane içine ilaç verilerek kanser hücrelerinin öldürülmesi), kemoterapi, radyoterapi ve sistektomi olduğunu ifade etti.
Yurdakul, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
''Mesane kanseri, kanserin en tehlikeli türlerinden biri. Ancak mesane kanserinde umutlar henüz birkaç yıldır uygulanmaya başlanan 'radikal cerrahi yöntemi', yani 'radikal sistektomi' ile artıyor. Sistektomi, mesanenin ameliyat ile çıkarılmasıdır. Radikal bir yöntemdir. Cerrahi olarak tüm mesanenin çıkarıldığı 'radikal sistektomi', yüksek evreli kanseri olan hastalara umut oluyor. Mesane çıkarıldıktan sonra ince ya da kalın bağırsaktan mesane oluşturulabilir. Biz buna 'ortotopik yeni mesane' demekteyiz. Hastalar bu ameliyat ile torba takmaksızın, normal yoldan idrar fonksiyonlarını yerine getirebilmektedir. 5-6 saat süren bir ameliyattır. Radikal sistektomi yapılan kadınlar rahim alındığından, erkekler de prostat ve er bezi (seminal veziküller) alındığından meni idrar yoluna boşaltılamadığı için çocuk sahibi olamazlar.