MEŞHUR SİYASETÇİMİZİN SON MARİFETLERİ
Birkaç gündür köşemizin seyri, genel itibari ile Samsun dışındaki gelişmelerden oluşmaktaydı. Buradaki amacım bir nebze de olsun siz okuyucularımı, Samsun"un değişmeyen problemlerinden ve yoğun temposundan uzaklaştırıp, bazı olaylara farklı perspektiften bakmanızı istemememdi. Tabii bu arada köşemizin mihenk taşları yaramazlar, yine rahat durmamışlar. Kimden mi başlayalım, tabii ki baş yaramaz meşhur siyasetçimizden! Kanı kıpır kıpır oynayan, eli bin bir yolsuzlukta, gözü her türlü oynaşta olan bu Zat-ı muhteremin son icraatlarından bahsedelim. Ne mi yapmış? Bu sefer ortalığı biraz karıştırmış. Kendisine yakınlığıyla bilinen ve kendi top 10 listesinde ilk 3"ten inmeyen yakın dostuna, gerçekten sağlam bir kazık atmış! Yaptığı değişikliklerde bu çok yakın dostunu hiçe sayıp, onun istediği kişileri almayarak onu paçavra gibi bir kenara fırlatıvermiş. Peki, sadece bununla mı yetinmiş? Tabii ki asla! Yönetimde aradığı nemalanmayı bulamayan ünlü Çakılcıbaşlarının bir tanesini kendi işletmesine yerleştirmiş, bir diğerini de bir Kamu Kurumunun satın almasına vermiş! Yanlış, duymadınız SATIN ALMA! Ne tesadüf değil mi? Artık siz bu adamın, satın almasında çalıştığı kurumdan fayda bekleyin! Bununla da yetinmeyip etrafında ki samimi! dostlarına; Karşısında muhalif bir tek kişi olan benim, ETKİ ve YETKİSİNİ kullanarak, bir şekilde buradaki kalma sürecimi uzatacağını söylüyormuş (bundan da o kadar eminmiş ki tarih verme cüretine bile gidebiliyormuş!) ! Bununla birlikte de içerde olmama rağmen, köşelerimin çıkmasına artık tahammülü kalmamış. Ve şu anda da yazılarımın cezaevinden gelişini kesmeye çalıştığını biliyorum. Bu meşhur siyasetçi dişlerini gıcırtatarak okuduğu köşelerimin birinde Bu adama yapmadığımızı bırakmadık, saldırdık, indirdik, içeri tıktık! hala daha nasıl yazabiliyor ? demiş. Bu sözleri beni hala daha tanıyamadığının bir göstergesi olarak algılıyorum. Karşımıza kim çıkarsa çıksın, biz bildiğimizden asla geri durmayız, nokta kadar menfaat için virgül kadar eğilmeyiz. Böyle olduğumuz için de, gurbet ellerdeyiz zaten. Ama hiç mühim değil, doğru haber için, kirli çamaşırları ortaya çıkarabilmek için, bizler hep varız, ve var olmaya devam edeceğiz. Kim ne kadar uğraşırsa uğraşsın. Unutulmamalı ki, onlar ellerindeki Siyasi Güçlerine güveniyor iseler, bizler hep aslolan güce sığındık. Onun sayesinde de buralara geldik. O"na emanet olmanız dileğiyle. Hoşçakalın