KARADENİZ'DE MİSYONERLİK
ORDU - Doğu Karadeniz bölgesindeki misyonerlik ve Pontus faaliyetleri, Ordu'daki yerel bir televizyon kanalında tartışıldı.
Programda, bölgede misyonerlik faaliyetlerinin Samsun ve Trabzon'daki kiliseler vasıtasıyla yürütüldüğü, kiliselerin öğrencilere para yardımı yaptığı, Pontus faaliyetlerinin arkasında ise Yunanistan, ABD ve Almanya olduğu belirtildi.
Kanal 52 Televizyonu'nda gerçekleştirilen ve Orhan Gündoğdu'nun hazırlayıp sunduğu tartışma programına, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Samsun Türk Ocakları Şube Başkanı Prof.Dr. Kenan Erzurumlu, OMÜ Dinler Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç.Dr. Şinasi Gündüz ve OMÜ Dinler Tarihi Anabilim Dalı Başkan Yardımcısı Yrd.Doç.Dr. Mahmut Aydın katıldı.
"PONTUS FAALİYETLERİNİN ARKASINDA ABD, YUNANİSTAN VE ALMANYA VAR"
Samsun ve Trabzon'daki kilise faaliyetlerine dikkat çeken Prof.Dr. Erzurumlu, "Manevi değerlerimize sıkı sarılan bir milletiz, ama kritik bir dönemden geçiyoruz. Trabzon da manevi değerlere çok sıkı sarılan bir ilimiz ama bu ilimizde bir kilise var ve bu kilisenin 3 bine yakın cemaati var. Ayrıca Samsun'daki kilise, ekonomik yönden destek olmak amacıyla liseli öğrencilere para yardımı yapıyor. Bu durum giderek hizmet istemeye kadar varıyor. Tehlike kapımızda" dedi.
Pontus faaliyetlerinin daha çok Trabzon ve Rize'de yürütüldüğünü, bu faaliyetlerin arkasında Yunanistan, ABD ve Alman gizli servislerinin bulunduğunu ifade eden Prof.Dr. Kenan Erzurumlu, "Tarihi gerçekleri çarpıtarak Pontus'u diriltmeye çalışıyorlar. Bir kere Karadeniz Türk'tür. Bu coğrafya, yani Ortadoğu, Orta Asya, Kafkasya ve Karadeniz, Türk göçleriyle oluşmuştur" şeklinde konuştu.
OMÜ Dinler Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç.Dr. Şinasi Gündüz ise Türkiye'de misyonerlik faaliyetlerinin tüm bölgelerde yürütüldüğünü, ancak Karadeniz Bölgesi'nde, özellikle Trabzon ve Rize'de çok fazla olduğunu belirterek, "Bölgedeki misyonerlerin amacı insanları bir anda Hıristiyan yapmak, Rum yapmak değil. Amaç telepati ilişkisi kurmak. Rumların 1921'de Müslümanlığı kabul etmedikleri için sürüldüklerini, Müslüman olanların ise burada kaldığını empoze etmeye çalışırken, "Gel Hıristiyan ol, Rumluğu kabul et' demiyorlar. Zihniyetleri törpüleyerek telepatik ilişki kurmaya çalışıyorlar" dedi.
"TÜRK FİLMLERİNDE DİN ADAMLARI, EN TİKSİNDİRİCİ KARAKTER"
OMÜ Dinler Tarihi Ana Bilim Dalı Başkan Yardımcısı Yrd.Doç.Dr Mahmut Aydın da, misyonerlik faaliyetlerinin arkasında mutlaka siyasi ve ideolojik bir güç olduğunu ifade ederek, misyonerlerin Karadeniz Bölgesi'ndeki üniversite öğrencilerine ,aylık 200 dolar burs verdiğine dikkat çekti.
Yrd.Doç.Dr Aydın, "Şimdi ekonomik kriz var diye insanlar para ile kandırılarak Hıristiyan yapılmaya çalışılıyor görüşü yanlış olur. Bahanemiz ekonomik kriz olmamalı. İşin aslolan tarafı, kültürel dejenerasyondur. İtiraf edelim; biz gençlerimize sağlıklı eğitim veremedik. Yabancı filmlere bakıyorsunuz; rahip ve rahibenin insanlara davranışları daha cazip geliyor. Türk filmlerine bakıyorsunuz, din adamları en tiksindirici karakterler oluyor" diye konuştu.
Programa katılan 3 akademisyen, Karadeniz Bölgesi'nde özellikle Yunan, ABD ve Alman gizli servisleri tarafından misyonerlik ve Pontus faaliyetleri olup olmadığı ile ilgili soruya, "Karadeniz Bölgesi'nin Orta Asya ve Kafkasya'ya uzanan bir geçiş yolu özelliğini taşıması, Ortadoğu'yu karşısına alan ve aynı zamanda Orta Asya petrolleri ile doğalgaz havzalarının bulunduğu bir coğrafya olması, birilerinin iştahını kabartıyor" şeklinde konuştu.
İstihbarat raporları, Akademisyenleri açıklamaları bir tarafta.
Samsun Büyük Şehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz’ın;
AMİSOS
AMAZON
Ve Karadeniz’i,
PONTOS EXİNOS (Pontos denizi) diye isimlendirerek bastırdığı broşür-kitap-afis-pankart-bibbord ve değerleri milyarları aşkın YAPITLARI bir tarafta.
Bunlara ne isim verilir, Kamuoyunun takdiri veya tekdiri gösterecektir.