MÜ'MİN OLARAK ÖLMEK...

Sami Kesmen


İnsanın Allah katındaki değeri, imanı ölçüsündedir. İmanı olmayanın ameli, kendisine bir fayda sağlamaz. Ama, Allah c.c. insanlara, nimetleri, imanı ölçüsünde taksim etmez. İmanı olmayanların, bir çok nimete sahip oldukları, imanlı olanların da çok zorluklar yaşadıkları her gün görülen bir gerçektir.
Dünyanın, imtihan alanı olduğunu söyleyen İslâm dinine göre, nimetlere şükür, sıkıntılara sabır gerekir. Dünya süsü olarak tarifi yapılan, mal, mülk, makam, mevkii, şöhret ve şehvet gibi tüm dünyalıklar imtihan vesilesidir. İmtihan vesilesi olan bu ve benzeri nimetlerin varlığı, iltimas değil temel bir sorumluluktur.
Sahip olunan tüm nimetler, insanlığın ve insanların faydasına kullanılıyorsa, onları nimet kabul edip, şükretmek gerekir. İnsanlık için kullanılmayan hiçbir varlık kişinin ahiretini aydınlatacak nimetlerden sayılamaz. Onlar, yük ve külfettirler. Hesabını vermek zorlaşır.
Akıllı mümin, dünyada sahip olduğu her değeri, kendisi için ahirette cennet sermayesine dönüştürüp, Allah c.c.ın rızasını kazanma vesilesi yapabilendir. Nimetlere şükür, müsibetlere sabır en güzel sermayedir. İmanın tezahürüdür. Cennettin garantisidir.
Dünyada imtihanlar ya varlıklı ya darlıkla olur. Her ikisi de önemlidir. Biri nefse hoş gelir ama imtihanı kazanmayı zorlaştırır. Biri kalbi yorar, hayatı zorlaştırır ama imtihanın kazanılmasını kolaylaştırır.
Mü'min günah işler tövbe eder onun için güzelliktir, günah işlemez sabreder şükreder onun için daha da güzeldir. Her şartta mümin kazançlıdır.
Mü'min olmak kolaydır, mü'min kalmak ve mü'min ölmek zordur. İnanarak mü'min olunur ama yaşayarak mü'min kalınır. Mü'min olarak ölmek ise tamamen şeytana meydan okumakla elde edilecek bir sonuçtur.
Kulağa okunan ezanla hayata başlayan mü'min, ölüm haberi anlamına gelen kendisi için okunan sâlâ ile sona gelir. Bu arada ne kadar zamanın geçtiği değil, zamanın nasıl değerlendirildiği önemlidir.
Helal kazançlı bir ömür; kısa da olsa bereketlidir. Yalansız bir hayat; yoklukla da geçse rahmetledir. Bir kimse için, doğarken gülenler öldüğünde ağlıyorsa, o kimse güzel bir hayat yaşamıştır. Doğarken ağlayan öyle bir hayat yaşasın ki, öldüğünde yüzü gülerek bu dünyadan ayrılsın.
Mü'min; duyarlı, duygulu, imanlı, ihlaslı bir kişidir. Hiçbir olumsuzluk mü'mini huzursuz kılmaz. Mü'min, Rabbının rızasını hesap eder. Bu nedenle de; dünyevi meselelerin olumsuzluğu onun canını acıtmaz. Dünyevi varlıklar da onu şımartmaz. Mü'min, her zaman huzurludur onun her hali güzeldir.
Dünya ahiretin tarlasıdır Peygamberi beyan çok anlamlıdır. Peygamber sözlerinin hepsi anlamlıdır ve bu mesajlarla bir misyonun taşları döşemektedir. Kısa olan dünya hayatının ebedi olan ahiret hayatının belirleyicisi olması; dünyayı anlamlı kılmaktadır.
İmani ölçülerin belirleyici olduğu dünya hayatı; ahiretin güzel şekillenmesini sağlamaktadır. Küfre ve şifre, nifak ve günaha dalmış ve boyanmış bir dünya hayatı da ahiret hayatının kötü şekillenmesine neden olacaktır.
İnfak ve nifak ; imanın ve günahın yansımasıdır. İnfak; paylaşmaya, nifak; ayrışmaya neden olur. Böylece de dünya hayatında bir yaşam yekli tercih edilir. Bu tercih; aynı zamanda ahiretin de hesabının yapılmasıdır. Zira tercihin esas sonuçları ahirette ortaya çıkacaktır. Dünya böylesi bir tercih; huzur ve huzursuzluk değil, esasen bu,yolla ahirete hazırlıktır.
Mü'min olmak, mü'min kalmak ve mü'min ölmek; ahiretteki yaşamın belirlenmesi bakımından tek ölçüdür. Ebedi alemin güzel şekillenmesi; dünyadaki imana bağlıdır. Zira; imanlı gönüllerin sahibi olan beden güzel ameller işleyecek ve böylece ahlaklı bir insan tipi ortaya çıkarak, Peygambere benzeyecektir.
Dünya ve ahirette kurtuluş; imanlı bir dünya hayatından geçmektedir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.