MÜNAFIKLARA DİKKAT

Sami Kesmen

Bilinir ki, Hz. Huzeyfe (r.a), sevgili Peygamberimizin bazı özel bilgileri kulağına fısıldadığı özel bir sahabedir...

Peygamberimiz (s.a.v) cemaatinde bulunan gizli münafıkların listesini Hz. Huzeyfe’ye vermişti...

Bu listeden kimsenin bilgisi yoktu...

Hatta en yakınların bile...

Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Ali gibi en yakınlar bile bu bilgilerden habersizdi...

Huzeyfe bu bilgiyi aldığı gibi sakladı... Deşifre etmedi. Bu durumu bilen Hz. Ömer (r.a) bir gün soruyordu Hz. Huzeyfe’ye: Allah adına söyler misin? Peygamberimiz beni de münafıklardan saydı mı? Hz. Ömer (r.a) gibi zirve isim, amellerinin nifaka bulaşmasından endişe edecek kadar işi ciddiye alıyor. İslâm’ın öngördüğü “havf ve reca”,  “korku ve ümit arasında” olmak budur işte.. Cehennem anıldığında kendini en önde görmek, cennet anıldığında ise kendini en geride saymak duygusu....

Büyük sahabe Ebu Derda (r.a) namazdan sonra “Allah’ım! Münafık olmaktan sana sığınırım” diyor. Bunu duyan birisi soruyor: “Ey Resulullah dostu senin nifakla ne ilgin olabilir ki!” Derda (r.a)  soru sahibine şöyle cevap verir: “Sakın amellerinden emin olma... Allah’a yemin ederim ki, kişi bir saat içinde fitneye uğrar ve bir anda dininden olabilir...” Peki, sahabenin korktuğu münafıklık veya nifak nedir? Müslüman’ın böyle bir tuzağa düşme ihtimali var mı? Münafıklığın iki anlamı vardır... İtikat iman açısından münafık olan; kalbinden, içinden Müslüman olmamasına rağmen dışarıya Müslüman gibi görünene verilen isimdir... Müslüman bir insanın bu kategoriyle işi olmaz...


Münafıklığı Hz. Peygamber şöyle özetliyor:

“Dört özellik kimde bulunursa tam katıksızz!! münafıktır: Kendisine emanet verildiği zaman ihanet eder,!! konuştuğu zaman yalan söyler,!! söz verdiğinde sözünde durmaz, birine düşman olduğunda ilkesiz davranır...” Münafık ahdi bozar...!! Sözünde durmaz...!! Kendince tuzak kurar ama kurduğu o tuzağa kendi düşer..... (Tevbe, 75)

Münafık kibir sahibidir...

Bağışlanma dilemekten bile uzak durur... ( Münafikun, 5)

Münafık kalbinde olmayanı diliyle söyler... Dilinde olanı ise kalbine yerleştiremez..
(Fetih, 11)

Münafık düşmanlık yaptığında zalimce davranır... İlkesizce davranır...  Aşırıya gider... İnsafı terk eder... (Bakara, 178, 194, Maide, 94)

Münafık yapmadığı şeylerle övünür... Önce kendini sonra çevresinde olanları kandırır...(Ali İmran, 188)"

Her dönemde ve her yerde münafık vardır. Onların ismen bilinmesi gerekmez. Özelliklerinin bilinmesiyle münafığa karşı tedbir alınır.

Belki İslâm toplumunda itikadi münafık azdır ve hissedilmesi zordur ama ameli münafık her yerde görünebilir.

Müminler de kendilerini ameli açıdan sürekli kontrol etmelidir. Peygamberimizin işaret ettiği özellikler varsa kendini düzeltmelidir.

Sahabe dönemi, itikadi münafıkların olduğu bir asırdır. O dönem ameli ve sosyal münafık yoktur. Bugünse sosyal münafıklar ve ameli münafıklar vardır.

Nifak üretenler sosyal münafık, güvensiz olanlar ameli münafıktır. İslâm toplumlarında her ikisi de vardır.  O nedenle de, müslümanlarda birlik zor inşaa edilmektedir.

Münafıklara dikkat edilmelidir.

(Kısmen Alıntı)
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.