AK Parti’nin en büyük düşmanı kendi içerisindeki şerefsizlerdir. Onların ülke, parti, dava diye bir dertleri yok. Onların tek derdi var o da kendi menfaatleridir. Kendi menfaatleri olmadığı yerde ülke batmış, millet perişan olmuş, hiç umurlarında olmaz. AK Parti’yi perişan eden de bu şerefsizlerdir. Üzülerek ifade etmek gerekirse onurlu insanların minnet etmemeleri nedeniyle bu tür insanlar, partileri tamamen istila etmiş durumdular. Umarım Cumhurbaşkanı bunların farkına varır da teşkilatları bunlardan temizler. Samsun’da AK Parti’nin seçim kaybettiği iki ilçede de bu tür bazı AK Partililerin karşı adaylara çalışmaları nedeniyle bu sonuçlar alındığından adım gibi eminim. Şayet bu ahlaksız insanlar teşkilatlardan temizlenmez iseler AK Parti asla bir daha iktidar yüzü göremez. Bu tür insanları maalesef Belediye Başkanları da destekledikleri için ayakta kaldılar. Yoksa altları, üstleri olmayan bu tür insanların değil ayakta kalmaları, şehirde dolaşmaları dahi mümkün değildi. Bu giriş kısmını bitirdikten sonra gelelim asıl konumuza.
Siyasette bulunduğum dönemde karşımda olan insanların tamamı yukarıda bahsettiğim türdeki insanlardı. Benimle ilgili her gün tezvirat yapan o insanlar benden sonraki cukkacıbaşıyla ilgili en ufak bir sıkıntıları olmadı. Neden olmadı çünkü o da onlardan biriydi de ondan. İstediği gibi yedi, içti kimsenin en ufak bir itirazı olmadı. Biz en ufak bir şey yapmadığımız halde çekmediğimiz çile kalmadı. O günlerden kalma hiç unutamadığım enteresan bir hadiseyi sizlerle paylaşmak istiyorum: Sürekli olarak karşımda olan ekip partiden ihracımı talep etmişti. Yapılan ilk oylamada ihracım reddedilmişti, kanunsuz olarak bu olay ikinci kez il yönetimine geleceğini öğrenince o zaman il yönetiminde olan Kemal Certel’le görüşmek üzere Cibran kafeye gittim. Arkadaşla orada yaptığım görüşmede bana aynen şunu söyledi: ‘‘Benim seninle en ufak bir problemim yok ama sen Trabzonlusun asla sana oy vermem, oyum vezir hazretlerinden yanadır.”
Ersan Aksu İl Başkanı olunca bu arkadaşın da içerisinde bulunduğu bir ekiple çalışmaya başladı. Bu ekip tamamen vezir hazretlerinin kontrolünde olan bir ekiptir. Ekipte Mehmet Köse gibi sevdiğim insanlar da var ama gerçekleri yazmak gerekirse yapmak istedikleri şeyi duyunca fevkalade canım sıkıldı. Atakum ve İlkadım’ı AK Parti kaybedince şimdi bu ekip vezir hazretlerinin arka plandaki talimatları ile enteresan bir operasyon yapmaya çalışıyorlar. Hatta operasyonun ilk ayağını da gerçekleştirmiş durumdalar. AK Parti belediye meclislerinde çoğunlukta olduğundan bu arkadaşlar meclislerde oturup vezirin talimatlarına göre görevlendirmeye çalışmaktalar. İlkadım ’da 21 tane Cumhur ittifakının 16 tane de Millet ittifakının meclis üyesi var. Cumhur ittifakının üyelerinin tamamına yakını yeni meclis üyesi İlkadım ‘da eski meclis üyesi olarak Erol Köroğlu var. Normalde onu AK Parti’nin grup Başkanvekili yapmaları gerekirken onu yapmadılar.
Bu arkadaşların asıl amacı Mustafa Demir’in etrafını vezir hazretlerinin adamları ile doldurmak. Aldığım bilgilere göre kendi aralarında bu konudaki görevlendirmeleri dahi yapmışlar. AK Parti Büyükşehir meclis grup Başkanvekilliğine vezir hazretlerinin adamı olan Nihat Soğuk’u, meclis 1. Başkanvekilliğine de Kemal Certel’i verip Mustafa Demir’in etrafını vezir hazretlerinin adamları ile doldurup, Büyükşehir eski tas, eski hamam vezir hazretlerinin adamları tarafından yönetilmeye devam edecek… Nasıl ama yeme de yanında yat değil mi? Peki, Mustafa Demir bu numaralarını yer mi derseniz, benim tanıdığım Mustafa Demir bu numaraları asla yemez. İl Başkanı ile istişare eder ama Büyükşehir’in patronu odur. O ne derse o olur. Üzüldüğüm nedir bilir misiniz? Bu insanların derdi ne Samsun ne AK Parti ne de ülke. Tek dertleri var, acaba bizim dediklerimizi yapacak insanları bir yerlere nasıl yerleştiririz… Yapmayın Allah aşkına millet ne dertte siz ne dertte, zaten yıllardır Büyükşehir’i bu zihniyet yönetmedi mi? Bu milletin paralarını oraya buraya hoyratça harcayıp eski parayla 3 katrilyon borç bırakan kim?
İşin garibi nedir bilir misiniz, Ersan Aksu’yu İl Başkanı yapan Mustafa Demir’dir. Şimdi Mustafa Demir’in altını boşaltıp vezir hazretlerinin ekibiyle doldurmak isteyen de aynı Ersan Aksu’nun olması çok enteresan değil mi? Kerteli yanına alıp ilçe ilçe dolaştırıp teşkilatlarla tanıştırmaya çalışan Ersan Aksu’nun bu operasyonlarını Demir’in ne kadar yiyeceğini önümüzdeki günlerde göreceğiz… Ama benim tanıdığım Mustafa Demir böyle dayatmalara asla müsaade edecek bir siyasetçi değil. İl Başkanı Ersan Aksu’ya buradan tavsiyem vezir hazretlerine olan hayranlığını ve yakınlığını biliyorum ama bu dönem vezir hazretlerinin değil Mustafa Demir’in dönemi, bir sonraki seçimde vezir hazretleri Vekil dahi olma şansını kaybetti. En yakın adamları Özhaseki ve Menderes Türel de siyasi mevta oldular. Ersan Aksu’nun siyasette devam etme gibi bir niyeti varsa Mustafa Demir’le adam gibi uyumlu çalışmaya baksın. Bıraksın kendi başına toplantılar yapıp uyduruk kararlar almayı, bir de bu fakirin geçmişteki il başkanları ile ilgili yazdıklarını ve sonuçlarını da okusun, ona göre karar versin diyerek sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla.