İnsanlara kendilerini nankörlüğe sevk edecek kadar büyük hizmetlerde bulunmayınız.
O kadar değişik insan tiplemeleri ile karşılaşıyoruz ki, bazen hayret ediyoruz. İnsan tiplemeleri karakterleri müsaade etmediği için, fedakarlık ve cansiperane bir şekilde çalışma ve özveride bulunmayı anlayamamaktadırlar. Neticesinde de ya bu tip insanlara aptal olarak bakıyorlar, ya da kendilerini çok büyük, çok değerli insan olarak görüyorlar ve bütün insanların onlara ölümüne hizmet etmesi gerektiğine kendilerini inandırıyorlar. Halbuki bu tip insanlar konuşmaya bile değmeyecek kadar basit yaratılışta olduğunu sahip oldukları üç beş kuruş zenginliklerini kullanarak kamufle etmeye çalışıyorlar.Ben bu tip insanlara Allah'ın veznedarları diyorum..Çünkü sahip oldukları zenginliklerini kullanamadıkları gibi, birde o zenginliğin muhafazası için gece bile rahat uyku uyuyamıyorlar. Kendileri için değil başkaları için, yani desinler için yaşamaya çalışıyorlar.
Çalıştığımız iş yerimizde görevimizin gerektirdiği kadar çalışmalıyız. Fazlaca yapacağımız fedakarlık, takdir edilmiyorsa o fedakarlık değildir. Fedakarlık bizden isteniyorsa, o zaman yapılırsa bir değer ifade eder belki. Bugüne kadar yaratılış icabı istenmeden yapılan yardım ve fedakarlıklar kendi değerimizden kaybetmek demektir. Bu anlattıklarımı bazı işverenler kabul etmeyebilirler. Ancak o işverenlere şunu sormak isterim: Çalışanların ücretlerini zamanından önce artıran, yahut yüzde on artırması gerekirken yüzde onbeş artıran, çalışanını bu şekilde teşvik eden kaç işveren var acaba? Fedakarlık hep tek taraflı beklenmemeli. Hep çalışandan fedakarlık beklenmemeli, birazda işveren yapsa bu fedakarlığı acaba karşılığını misli misli alamaz mı? Hayır yapamazlar. Çünkü işveren devamlı işçisinin hakkını yemeye meyillidir. İşçi nasıl olsa ona muhtaçtır. Muhtaç olmasa onun yanında çalışmayacaktır. Öyle ise kullanabildiği kadar kullanması onun karıdır. Bu arada çok çok istisna olan işverenlerimiz bunların dışında olup zaten istisnadırlar. Görüştüğüm dertlerini dinlediğim nice kişiler var ki çok acı olarak anlattıklarını ne yazık ki hepsini yazmam mümkün değil. Sigortasını yaptırmayan, eksik yaptıran yada aldığı maaşını tam olarak göstermeyen işverenlerin hangisini yazayım? Hepinizin bildiği şeyleri yazmama ne gerek var. Diyeceksiniz ki neden kabul ediyorsunuz o zaman? Yapacak bir şeyleri yokki. Çalışmak zorunda olduğundan işveren ne derse hepsini kabul etmeye mecburlar.
Evimde kedi besliyorum. Her gün onu daha çok seviyorum. Kediye nankör diyen insanları gördükçe benim kedim o insanlardan ne kadar üstün diyorum. Sokakta gezen kediler bile ne kadar asiller. Onlara kimseye laf söyletmem. Allah ne güzel yaratmış, onları bize insanları daha iyi tanımamız için örnek göndermiş. Keşke nankör insanlar kediler kadar olabilseler. Kediler beklide kahrediyordur nankörlük kendilerine yamandığı için. Olsun be Pati. Sen bir tanesin! Canımsın
Mutlu yarınlar dilerim