CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, Başbakan 'vajina' bekçiliğini bıraksın derken, CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur, Başbakan olarak bu erkek milleti, kadınların bedenleri üzerinden ellerini çeksinler. Ben, bu tavrın bir zamanlar başörtüsü yasaklarından mustarip bir parti başkanının ağzına yakıştıramıyorum ifadesini kullandı. Erdoğan'ın kürtaj ve sezaryen konusundaki sözlerini ANKA'ya değerlendiren Nazlıaka, şunları söyledi:
'Kadınların tercihini kadına bıraksın'
Başbakan'ın açıklamasını son derece hazin buluyorum. Başbakan önce 3 çocuk önerisinde bulundu kadınlara, arkasından bunu 5 çocuğa çıkardı. Arkasından kürtaj ile ilgili böyle bir açıklama yaptı. Avrupa ülkeleri içinde kürtajın yasak olduğu tek ülke Malta'dır. Başbakan bir yandan 'dünyanın 16., 17. büyük ekonomisiyiz' diye övünüyor ama öte yandan Türkiye'yi Malta'yla aynı kategoriye sokuyor. Ayrıca Başbakan'ın, kadının bedeni üzerinden siyaset yapmayı bırakması gerekiyor. Özetle diyorum ki Başbakan 'vajina bekçiliğini' bıraksın. Totaliter rejim insanların özel hayatına müdahale etme noktasına getirmiştir Türkiye'yi. Başbakan, kadınların özel tercihleriyle uğraşmayı bırakıp ülkeyi yönetsin.
'Tecavüze uğrayanlar ne olacak?'
Onur da şöyle dedi: Başka insanların bedenleri üzerinden Başbakan'ın böyle bir görüş vermesi doğru değil. Sezaryene ya da kürtaja ya da normal doğuma, çocuğunu doğurup doğurmamaya karar verecek olan kadının kendisidir. Başbakan çıkıp böyle bir fetva tarzı bir şey verirse çok yanlış olur. Bunu doktor söyler. Kürtajı yasaklarken tecavüze uğrayıp hamile kalan bir sürü kadını düşünmesi lazım. Ne yapacağız, onları da tecavüzcüleriyle mi evlendireceğiz? 'Ben sezaryena karşıyım' lafı son derece talihsiz bir açıklama. Artık bırakın Başbakan olarak bu erkek milleti, kadınların bedenleri üzerinden ellerini çeksinler. Ben, bu tavrın bir zamanlar başörtüsü yasaklarından mustarip bir parti başkanının ağzına yakıştıramıyorum. Nasıl ki başörtülü kızlarımıza yapılan yanlış idiyse belli başlı uygulamalar, bu da aynı mantıktan yola çıkılarak söylenmiş bir laftır. Bunun sonucu, insanların, 'Başbakan öyle dedi' diye zorla normal doğumlara, bazı insanlar korkar bunu yapamayabilirler ya da zorla hamile bırakılan çocukların, mecburen çocukları doğurmak zorunda kalmalarına kadar gider. Onun için Başbakan'ın bu tip açıklamalar yapmaması en sağlıklısı.