Konumuza girmeden geçtiğimiz günlerde ahirete irtihal eden iki dostumdan bahsetmek istiyorum. Bunlardan biri İlkadım Derecik Camii İmamı Nihat Bayraktar Hoca, bir diğeri ise merhum dostumuz Kemal Topçu’nun kardeşi Ali Topçu. Nihat Bayraktar Hoca, imam hatip lisesinden üç sınıf geriden arkadaşımdı. Her cuma babamın Derecik Mezarlığındaki kabrini ziyaret ettikten sonra cuma namazını Nihat Hoca ile beraber kılardım. Genellikle müezzini olmazdı ona müezzinlik yapardım, daha sonra ayrılırdık. İllet hastalık onu da buldu ve hiç beklemediğimiz bir zamanda rahmeti rahmana kavuştu. Ali Topçu’yu rahmetli Kemal Topçu’nun ANAP dönemindeki yöneticiliği ve Kirazlık’taki damper imalathanesinden tanımıştım. Daha sonra Ladik’teki tavuk çiftliklerine giderken Çakallı’daki menemen dükkanına uğrayıp yemek yer, sohbetimizi yapıp yolumuza devam ederdik. Rahmetli bir yandan boğazındaki kanser illetiyle uğraşırdı, bir yandan da FETÖ davalarıyla uğraşıyordu, bu konuda cezaevine de girdi, bir hayli çile çekti. Bana göre Ali Topçu, cemaatin ibadet kısmından samimi bir müslümandı, çektiği çile ahirette sermayesi olur inşallah. Rabbim hem Nihat Bayraktar hocamıza hem de Ali Topçu dostumuza rahmeti ile muamele eylesin diyerek asıl konumuza geçmek istiyorum.
Bugün biraz farklı bir konuya değinmek istiyorum. Neden derseniz; biz eski CHP’lileri hem severdik hem de anlaşırdık onlarla. Her ne hikmetse yenileriyle bir türlü anlaşamıyoruz. Eski CHP’liler namaz kılarlar, oruç tutarlar, hacca giderlerdi, İslami hassasiyetleri de fevkalade üst düzeydeydi. Mesela merhum Muzaffer Önder, Zekai Saral, Ziya Çebi, Hüseyin Pelit gibi CHP’liler namaz kılar, oruç tutardı ve İslami konuda hassasiyeti olan insanlardı. Bunlardan günümüze dek gelenler Mustafa Tüfek’le Cemal Ulusoy’dur. Bu insanlar menfaat gözetmeksizin siyaset yapan insanlardı, şehrin ve ülkenin menfaati söz konusu olduğunda parti ayrımı yapmaksızın yola düşer, ellerinden ne geliyorsa yaparlardı. Hiç unutmuyorum merhum Resül Odabaş amca Gürbüz Camii dernek başkanıydı. Şimdiki cami yapılmadan önce arsa sorunu vardı. Bu sorunu dönemin belediye başkanı Muzaffer Önder’e çözdüren merhum Ziya Abdik, Yusuf Soley, Resül Odabaş ve babamdı. Daha sonra Resül amca hastalandı ve rahmetli oldu ama hamdolsun camii bugünkü duruma geldi. Bu insanların partileri farklıydı ama amaçları aynı olunca bir araya gelip iş birliği yapabiliyorlardı. Şimdi böyle bir durum bulamazsınız emin olun, o insanları çok arayacağız, keşke onların yolundan gidebilsek.
AK Parti’nin kan kaybettiği bir dönemde CHP’nin neden istenilen oy oranına ulaşamadığını teşkilatlardaki insanlara bakarak görebilirler. CHP’ye yeni seçilen il başkanını ilk seçildiğinde arayıp tebrik ettik, adam ondan sonra ne aradı ne sordu. Sen ana muhalefet partisinin il başkanısın, basını ziyaret edip yapacağın çalışmalarla ilgili bilgi vereceksin, aktif olacaksın, koltuğunda oturup ahkâm kesmeyeceksin. CHP bu şehirde iki dönem üst üste büyükşehir belediyesini kazandıysa merhum Muzaffer Önder’in yukarıda bahsettiğim özellikleri nedeniyle kazanmıştı. Cemil Deveci de halkla iç içe ve samimi bir başkan. Bu özelikleri nedeniyle Atakum Belediye Başkanı seçildi, yoksa Millet İttifakının oyu ile seçilmesi mümkün değildi. Cemil Başkan, kendisini yetiştirmiş bir insan, altyapısı çok iyi. Eskiden tanımıyordum kendisini ama geçenlerde biraz sohbet etme imkânımız oldu, adam ülkücü felsefeyi ülkücülerden iyi biliyor. Ne yalan söyleyeyim hoşuma gitti; bizim arkadaşlarla oturup bu minvalde iki kelam edemezsiniz, anında sığ konulara girerler ama Cemil Başkan’la saatlerce sohbet edersiniz asla bıkmazsınız.
Konu gelmişken bir hususa daha değinmeden geçmek istemiyorum. CHP’de Atatürkçülerle Kemalistlerin kavgası var. Atatürkçüler yukarıda bahsettiğim samimi insanlar, menfaat gözetmeden partilerine, ülkelerine hizmet etmek isteyen insanlar. Kemalistler ise AK Parti’deki AKP’liler gibi menfaatperest, işlerini yürütmekten ve ceplerini doldurmaktan başka bir şey düşünmeyen insanlar. Gördüğüm kadarı ile son zamanlarda CHP’de Atatürkçüler yok denek kadar azalmışlar, Kemalistler çoğunlukta. Hal böyle olunca da CHP’nin iktidar olma hayali başka bahara kalacak haberleri olsun. Biz eski CHP’lileri seviyoruz ve istiyoruz, yenileriyle de pek anlaşamıyoruz. Umarım CHP bu dediklerimi dikkate alır diyerek sözlerime son veriyorum. Bir hatırlatma yaparak bitirmek istiyorum; pandemi döneminde cumartesi pazar hariç haftanın diğer günlerinde çıkıyoruz, bilginize. Kalın sağlıcakla.