O tutanaklar gözünüze girsin!

Şu bizim Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti artık şirazesinden çıktı…

“Neresinden tutayım” diye düşünüyorum…

Doluya koysam almıyor… Boşa koysam dolmuyor…

Hiçbir işi doğru gitmeyen bir kentin, gazeteciler cemiyeti nasıl doğru gitsin ki?

Onun için kızmıyorum bile…

Ama iddialar da gülüp geçilir gibi değil…

***

Nasıl geçelim…

Bizim mesleki yapılanmamız söz konusu…

Arkadaşlarımızın alın teri… Emekleri… Sorunları, dertleri…

Ve bu emeklere sahip çıkması gereken sivil toplum kuruluşumuz…

19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti…

***

Canım çok sıkkın…

Hani ben, uzun zamandır “mevcut yönetimin, yani İsmal Temiz"in arkasında durmamız gerektiğini” yazıyordum ya…

Ağzıma biber sürün!..

***

Ama öyleydi…

Seçimleri kaybettik… Arkadaşlar kazandı…

Onlara bir fırsat vermek lazımdı…

Biz, iyi niyetle bunları düşünürken…

“Genç arkadaşlara bir fırsat verelim” derken…

Ne olsa beğenirsiniz…

Biz “Fırsat verelim” derken…

Arkadaşlar fırsatçı çıktı zaten!..

***

Benim onca söylediğim söz, lakırdı…

Boşa gitti böylece…

Bakın ne yapmış bizimkiler…

***

Seçimler oldu, bitti…

Geçen yıl Mayıs ayında yapmıştık kongreyi…

Kongreden önce önünü kestiğim, Sayın Necdet Uzun…

İnce zekası ve zarif bir ayak oyunu ile seçimleri bize kaybettirince…

İsmail Temiz ve genç arkadaşları yönetimi almış oldu…

Kutladık kendilerini…

Döndük işimizin başına…

***

Öyle ya… “3 yıl da bu arkadaşlar görev yapsın…”

“Sonuçta bu bir hizmet” dedik…

Meğer bizim bilmediğimiz neler varmış neler!..

Bir kere, bunun sadece bir hizmet değil, öte yandan bir rant kapısı da olabileceğini gösterdi yeni arkadaşlar… Sağ olsunlar!..

(Bu konu ile ilgili olarak bir dosya hazırlıyorum. Yakında duyarsınız…)

***

İkincisi de koltuk hırsının insanın gözünü bu kadar karartabileceğine ilk kez tanık olduk…

Benim de bugüne kadar gerek köşe yazılarımda, gerekse dost sohbetlerinde savunduğum arkadaşlar…

Baltayı taşa vurmuşlar…

Canım çok sıkkın… Moralim bozuk… Hiç yakıştıramadım hiç…

***

19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İsmail Temiz ve arkadaşları ne yapmış biliyor musunuz?

Seçilir seçilmez, kendilerine yakın görmediği 50"ye yakın gazeteciyi cemiyetten atmışlar…

Ne için?

Eğer bir olağanüstü kongre filan olursa seçimleri kaybetmemek için tabi…

Eşeği sağlam kazığa bağlamışlar yani!..

***

Oysa… Derler ya…

“Eşeği sağlam kazığa bağlamak için, eşekliğe gerek yok” diye…

***

Hadi bunun bir savunması vardır…

Kendilerine göre…

“İhraç ettiklerimizin isimleri bize yabancı geldi, tanımıyorduk, bu nedenle ihraç ettik…”

Ya da “Aktif gazeteci değillerdi, ek iş yapıyorlardı…” filan gibi bir mazeretleri olabilir…

Dedim ya… Mazerete de gerek yok…

Beğenmediklerini çıkarmışlardır kafalarına göre…

Bunu deseler bile, anlayışla karşılanacak bir yanı var…

***

Bunun da ötesinde…

Ya, kimseden habersiz…

Kongre yapmalarına ne demeli…

***

Düşünsenize…

180"e yakın üyesi bulunan bir sivil toplum kuruluşu…

Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti…

Olağanüstü Kongre kararı alıyor…

Ama üyelerin haberi yok…

***

Kararın ardından kongre yapılıyor…

Üyeler yine habersiz…

Kağıt üzerinde üyelerin imzaları var sadece…

Kongreyi gören de yok, giden de…

***

Üyelerin katılımı olmadan yapılan kongreye ne denir?

Hakikaten Olağanüstü Kongre olmuş yani!..

Bundan daha olağanüstüsü olamazdı!..

Olur şey değil çünkü!..

Kanarya Sevenler Derneği mi bu?

***

Belki Kanarya Sevenler Derneği değil ama…

Cemiyetimizi getirdikleri nokta işte tam da bu!..

Oysa kanarya kadar düşünebilen insanlar bunu yapmaz…

***

Sizin anlayacağınız…

Üyelerden habersiz, evde kendi aralarında kongre yapmışlar…

Kağıt üzerinde kongre!..

Ortada bir kongre, divan, kurul filan yok yani…

***

O yüzden zaten… Bilerek saklamışlar üyelerden…

Kimse duymasın diye de… Hiç kimsenin okumadığı…

Hatta bulamayacağı… Piyasaya çıkmayan… Bir yerel gazetede yayınlamışlar kongre kararını…

***

“Körler ve sağırlar, birbirini ağırlar” misali…

Bir evde… Kendi aralarında toplanıp, almışlar ortaya karar defterini…

Neredeyse, çeyrek asırlık gazeteciler cemiyetinin namus defterini yani…

Bir dizi karar almış, kirletmişler!..

***

Olmayan kongreyi "olur" gibi yapan yönetimin amacı…

Cemiyeti bir daha hiç kimseye kaptırmamak…

Gören de der ki, “Osmanlı Saltanatı…”

Ama görmemişe göre öyle tabi!..

***

Şimdi işe bakın siz…

Biz “Ortada kongre, divan, üyeler filan yok” dedik hani…

Ama kağıt üzerinde var ya!

Getirir şimdi gözümüze sokarlar…

Olmayan kongrenin tutanaklarını…

***

Keşke öyle bir şey yapsalar…

Yapsalar da…

O yapılmayan kongrenin tutanaklarını…

Nerelerine sokmaları gerektiğini…

Yüzlerine karşı söyleme fırsatı bulabilsem…

***

(Devam edecek)