Danıştay, 2000 yılında Karadeniz Bölgesi illerinde ''En Güzel Cephe/Ön Görünüm'' yarışmasının birincisinin Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan ödül bedelini tazmin istemiyle açtığı davayı reddeden idare mahkemesi kararını bozdu.
Gerekçe:
-''İdareye güven ilkesi uyarınca yarışmaya katılan, ödülü birinci
olması halinde almak için haklı beklentiye giren davacının,
ödülün verilmemesinden kaynaklanan zararının, hizmet kusuru saptanan
davalı idarece tazmin edilmesine karar verilmesi gerekir''
Danıştay, 2000 yılında Karadeniz illerinde ''en güzel cephe/ön görünüm'' yarışması düzenleyen ancak Karabük birincisine ödülünü vermeyen Kültür ve Turizm Bakanlığı'nı haksız buldu. Danıştay 10. Dairesi'nin Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanan kararına göre, toplumda turizm bilincini geliştirmek, iç turizmi canlandırmak amacıyla 2000 yılındaki Turizm Haftası kapsamında Karadeniz illerinde ''en güzel cephe/ön görünüm'' yarışması açıldı ve il birincilerine ailesiyle 3 kişilik 7 gün tam pansiyon tatil ödülü verilmesi uygun görüldü. Karabük birincisi olan Yılmaz Kavuşturucu, ödülle ilgili kendisine bir bildirimde bulunulmaması üzerine ödülün verilmesi istemiyle 11 Haziran 2001 tarihinde bakanlığa başvurdu. Kavuşturucu, başvurusunun cevap verilmemek suretiyle zımnen reddi üzerine, ödülün karşılığı olan bin 419 liranın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tazmini istemiyle dava açtı. Davaya bakan Ankara 4. İdare Mahkemesi, yarışma sonrası il birincilerine ödül verilmesini zorunlu kılan herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığı gibi şartnamede de ödülün verilmemesi halinde ne şekilde bir işlem yapılacağının düzenlenmediği, vaat edilen ödülün idare açısından bir bağlayıcılığının bulunmadığı ve idarenin tazminat ödemekle sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davayı reddetti. Kavuşturucu'nun başvurusu üzerine Danıştay Başsavcılığı, kanun yararına bozulması istemiyle kararı temyiz etti. Temyiz istemini görüşen Danıştay 10. Dairesi, Ankara 4. İdare Mahkemesi'nin kararını oy birliğiyle bozdu. Yüksek mahkemenin kararında, o dönem yürürlükte olan 355 sayılı Turizm Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 11. maddesinin (a) bendinde, ''Her türlü imkandan yararlanarak, turizm değerlerinin, yurt içinde ve dışında tanıtımını yapmak, yaptırmak; bu amaçla yurt içinde ve dışında seminer, sempozyum, kollokyum, kongre, fuar, sergi, festival, yarışma, gösteriler ve benzeri faaliyetleri düzenlemek veya düzenlenmiş olanlara katılmak, bu yönde faaliyet gösteren yerli veya yabancı, kamu veya özel kurum, kuruluş, topluluk ve kişileri desteklemek, yönlendirmek ve bunlar arasında gerekli işbirliğini sağlamak, bu tür faaliyetlerin ülkemizde yapılmasını özendirmek'' görevinin, Bakanlığın ana hizmet birimlerinden olan Tanıtma Genel Müdürlüğü'ne verildiği anımsatıldı. Toplumda turizm bilincini geliştirmek ve iç turizmi canlandırmak amacıyla Bakanlık makamının onayıyla 15-22 Nisan 2000 tarihleri arasındaki Turizm Haftası etkinliklerinde Karadeniz Bölgesi illerinde ''En Güzel Cephe/Ön Görünüm'' yarışması düzenlendiği belirtildi. Kararda, il birincisi olan kişiye ailesiyle birlikte, toplam üç kişi 7 gün tam pansiyon tatil ödülü verilmesinin uygun görüldüğü de anlatıldı. Anayasa'nın 125. maddesinde, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlü olduğunun kurala bağlandığına işaret edilen kararda, bakanlığın davacıya ödülünü vermemesinde, yarışmayla hedeflenen amaca ve yürütülen hizmetin gereklerine uygunluk bulunmadığı vurgulandı. Bu şekilde meydana gelen hizmet kusurundan kaynaklanan zararın idarece tazmin edilmesi gerektiği belirtilen kararda, ''İdareye güven ilkesi uyarınca düzenlenen yarışmaya katılan, yarışma sonucunda verilecek ödülü birinci olması halinde almak için haklı beklentiye giren davacının, ödülün verilmemesinden kaynaklanan zararının, olayda hizmet kusuru saptanan davalı idarece tazmin edilmesine karar verilmesi gerekirken, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır'' ifadelerine yer verildi.