ÖĞRETMEN ATAMALARI VE GERÇEKLER

Mehmet Ali Coşkuner

Son günlerde eğitim dünyasının gündemini meşgul eden proje okullarındaki öğretmen değişimleri, binlerce eğitimcinin hayatını etkileyen bir sürece dönüştü.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın açıklamaları doğrultusunda, görev süresi dolan öğretmenlerin okullarıyla ilişiği kesilmeye başlandı.

Bu uygulama, her ne kadar mevzuata uygun gibi görünse de sahada ciddi tartışmaları ve tepkileri beraberinde getirdi.

Proje okulları, özel statülü eğitim kurumları olarak belirli nitelikleri taşımaları nedeniyle öğretmen seçiminde de farklı bir sürece tabidir.

Bu kurumlarda görev yapan öğretmenlerin dört ila sekiz yıl arasında görev süresi bulunur.

Bu sürenin sonunda öğretmenlerin görev yerleri değiştirilebilmekte ya da istisnai durumlarda görev süresi uzatılabilmektedir.

Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, bu yıl itibarıyla 38 bin öğretmenin görev süresinin dolduğu, bunların büyük bir kısmının süresinin uzatıldığı ancak yaklaşık altı bin öğretmenin görev yerinin değiştirildiği belirtildi.

Atama süreci belirli ilkelere dayanıyor.

Görev süresi dolan öğretmenler, kendilerine tanınan tercihler doğrultusunda yeni görev yerleri için başvuru yapabiliyor.

Bu süreçte öğretmenlerin sahip olduğu hizmet puanı, okullardaki ihtiyaç durumu ve boş norm kadro esas alınarak yerleştirme yapılıyor.

Tercih yapmayan ya da tercih ettiği okullara yerleşemeyen öğretmenler ise Bakanlık tarafından re’sen atanıyor.

Yani öğretmenlerin yeni görev yerleri sadece tercihlerine değil, aynı zamanda sistemin genel ihtiyaçlarına göre şekilleniyor.

Atamaların idari yetkisi tamamen Milli Eğitim Bakanlığı’nda bulunuyor.

Özellikle proje okulları söz konusu olduğunda, il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin doğrudan müdahale yetkisi bulunmuyor.

Bu durum da karar mekanizmasının merkezde yoğunlaşmasına neden oluyor.

İl düzeyinde yapılan il içi tayinler hariç, fen liseleri, sosyal bilimler liseleri ve proje okullarına yapılan tüm kalıcı atamalar bakanlık kontrolünde gerçekleşiyor.

Yaşanan bu gelişmeler öğretmenler arasında ciddi bir huzursuzluk yarattı.

Bazı öğretmenlerin görev süresi uzatılırken, bazılarının görev yerlerinin değişmesi, alınan kararların hangi ölçütlere göre verildiği sorusunu akıllara getirdi.

Her ne kadar mevzuat, görev süresi dolan öğretmenin yer değiştirmesini zorunlu kılsa da, sahada bunun uygulama biçimi eleştirilere neden oldu.

Öğrenciler, veliler ve mezunlar tarafından yapılan açıklamalar, öğretmenlerin okul kültürüne kattığı değerin göz ardı edildiği yönünde.

Bu da eğitim kurumlarında aidiyet duygusunu ve kurumsal hafızayı zedeliyor.

Bakanlık cephesi ise süreci rutin bir uygulama olarak değerlendiriyor.

Açıklamalarda, görev süresi dolan öğretmenlerin yerine yine nitelikli öğretmenlerin atandığı, eğitimin kalitesinden ödün verilmeyeceği ifade ediliyor.

Ancak eğitimin sadece niceliksel kriterlere değil, aynı zamanda duygusal bağlara ve tecrübeye de dayandığı gerçeği göz ardı edilmemeli.

Yıllarca aynı okulda görev yapan bir öğretmenin öğrenciye, veliye ve kuruma kazandırdığı aidiyet, kısa vadeli planlarla telafi edilebilecek bir unsur değil.

Öğretmenlik sadece ders anlatmakla sınırlı bir meslek değil, aynı zamanda geleceği şekillendiren bir rehberlik sürecidir.

Bu kadar büyük çaplı bir değişim, öğretmenlerin hem mesleki motivasyonunu hem de yaşam düzenini doğrudan etkiliyor.

Eğitim gibi uzun soluklu bir yapının temel aktörlerinin, bu denli büyük değişimlere maruz bırakılması sistemin sürdürülebilirliğini de sorgulatıyor.

Sonuç olarak, hukuken geçerli olan bir uygulamanın sahada nasıl hayata geçirildiği, kimi zaman daha büyük anlamlar taşıyor.

Bu süreçte yalnızca mevzuatın değil, insani değerlerin, eğitimin ruhunun ve öğretmen emeğinin de dikkate alınması gerekiyor.

Aksi halde sistemin temel taşı olan öğretmenlerin moral gücü zedelenir, eğitim yapısal bir çöküşe doğru ilerler.

Eğitim politikalarının sürdürülebilirliği, ancak öğretmeni merkeze alan adil ve şeffaf bir yönetim anlayışıyla mümkündür.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.